Pandemi fırsatçılığı

Hükümetin tam da yeni yasaklar yerine, kurallara uymayanlara ceza uygulamasını benimsediği yeni pandemi mücadelesinde, karar vericilerin derhal gündemine almaları gerektiğini iki konuyu iletiyoruz.

Haberin Devamı

Biri korumayan sahte maske üretimi, diğeri hijyen içeriği olmayan sahte dezenfektanlar. Çünkü, TCK’nın ilgili maddeleri, ‘bulaşıcı hastalığın yayılmasına neden olan, bundan kar sağlayan fırsatçılara’ ilişkin hapis cezası öngörüyor. Tek yapılacak işlem, ortaya çıkarıp cezalandırılmak. Bu konuda kamuoyu yaratmaya çalışan son derece duyarlı uzmanların seslerine kulak verelim.

Pandemi fırsatçılığı

Aysel Alp’in aktardığına göre, Duyarlı İnsanlar Vakfı (DİVA) Başkanı Eczacı Mehmet Şapçı, hastaneler başta olmak üzere piyasada satılan sahte dezenfektan üretiminin yasaklanarak, toplatılması için Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’ya mektup yazdı. Şapçı, mektubunda hastanelerde ölen 3 kişiden 2’sinin tıbbi hata kapsamında sayılan hastane mikrobundan öldüğüne dikkat çekerek, bazı hastanelerin sahte antiseptik-dezenfektan aldığını iddia etti.

Haberin Devamı

Başka bir çığlık ise Tüketici Hakları Derneği’nden... Maskelerin kalitesine ilişkin yapılan araştırmanın sonuçları vahim tabloyu ortaya koydu. 3 kat diye satılan maskelerde virüsü filtreleyen meltblown kumaşın fiyatı yüksek olduğu için kullanılmadığı, bunun yerine ‘sponbond’ kumaş kullanıldığı anlaşıldı.

Araştırmayı yapan THD Gaziantep Şube Başkanı Eczacı Bülent Yılmaz, “Meltblown kumaşların kilosu 15-16 dolardan satılırken, sponbond kumaşların kilosu 4-5 dolar. Hatta salgının ilk ortaya çıktığı mart-nisan aylarında meltblown kumaşın fiyatı 35 dolara kadar çıkmıştı. Salgının hızla yayılmasında bu koruyucu sanılan maskelerin büyük etkisi olduğunu düşünüyoruz” diyor. Yılmaz, piyasaya maske üreten firmalardan “tıbbi cihaz satış merkezi yetki belgesi” veya Ürün Takip Sistemi (ÜTS) kaydı aranmadığını da söylüyor.

Sahte maske ve dezenfektan üretiminin temelinde kar hırsı yatıyor. Pandemi fırsatçılarının hastalığı ve ölümü pazarladığını hep birlikte görüyoruz. Hele kış koşullarında ve kapalı mekanlarda bu iki pandemi savaşçısı, ‘maske ve dezenfektanın’ önemini bilmeyen yok artık. Madem yeni mücadele stratejisi, denetlemek ve kurallara uymayanları cezalandırmak üzerine kuruldu, o zaman ilk buradan başlansın.

Haberin Devamı

VEKİLLERİN KAPISI AŞINIYOR
KAHVECİ, ÇİÇEKÇİ, DÜĞÜNCÜ, SİNEMACI

TBMM
’nin tatil olduğu dönemler, milletvekillerinin kısmen de olsa rahat ettikleri, ailelerine daha fazla zaman ayırdıkları dönemlerdir. Bu yaz böyle olmadı maalesef. Zaten TBMM geç kapandı ve pandeminin yarattığı tahribat geldi, milletvekillerini buldu.

Hem iktidar hem de muhalefet milletvekillerine ulaşan esnaf ve küçük işletme sahiplerinin talep ve sorunları, bugünlerde Ankara’da en çok konuşulan konu. Muhalefet milletvekillerinin soru önergelerinin ana konusunu da bu sorunlar oluşturuyor. Talepler ve sorunlar çok açık. Pandemide iş yapamayan bu alt sektörler, SSK prim borçlarından başlayarak, tüm vergi borçlarının yeniden yapılandırılmasını ve hayatta kalmak için nefes alacakları bir zaman dilimi yaratılmasını istiyorlar.

Haberin Devamı

Öyle ilginç soru önergeleri hazırlandı ki; CHP Antalya Milletvekili Çetin Osman Budak, düğün salonu işletmecilerinin bu yıl sadece 55 gün iş yapabildiğini, pandemi nedeniyle 107 gün kapalı kaldığını hesapladı. Budak, bu sektörden geçimini sağlayan tüm iş kollarında kira, fatura, vergi gibi ödemelerin durdurulması ve kredi yapılandırma-erteleme yolunun açılması için hükümette çalışma yapılmasını istedi. Milletvekillerinin kahveci, kafeci, düğün salonu işletmecisi, sinemacı, çiçekçi, spor salonu sahibi, müzisyen, tiyatrocu diye sıraladığı alt sektörlerin şikayetleri, iktidar partisinin neredeyse her toplantısının da konusu. AK Parti milletvekilleri, seçim bölgelerinden gelen sorunları bu toplantılarda aktarıyorlar. Konunun hem Bakanlar Kurulu toplantısı öncesinde hem de MKYK’da Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a iletildiğini de biliyoruz.

Haberin Devamı

Vergi ve prim borçlarını kapsayacak bir yeniden yapılandırma çalışmasına ekim ayında başlanması isteniyor. Borçların yapılandırılmasına, geçmişte yapılan yapılandırmaları bozulan kişilerin de dahil edileceği yeni bir plan yapılması gerektiği dile getiriliyor. Hatta, AK Parti kurmayları, e-haciz gelen ve banka hesapları bloke konulan esnaf ve küçük işletme sahiplerinin sorununa çözüm bulunması için kendilerine geldiklerini aktardılar.

Siyaseti yakından izleyenler bilirler. Bunlar, ateşe ilişkin ilk duman işaretleri. Ne zaman böyle bir konu Ankara kulislerinde konuşulmaya başlasa, birkaç aya kalmaz, ete kemiğe bürünür. İktidar partisinin de tabandan gelen bu basınca, fazla direnemeyeceğini düşünüyoruz.

Yazarın Tüm Yazıları