Dar açılar

TBMM’de Libya tezkeresi kabul edildi...

Haberin Devamı

Bundan sonraki süreçte neler olacak?

Bilmiyoruz, göreceğiz hep birlikte...

*

TBMM’nin kuruluşunun 100. yıldönümüydü...

Kürsüye çıkan muhalefet partilerin konuşmacılarını izlerken aklıma ilginç şeyler geliyordu.

Türkiye son yüz yıldan beri “ev hapsindeymiş gibi” cezalandırılma sürecine artık itiraz eden bir duruş sergiliyordu...

Ve biz elbette savaş değil barış istiyoruz ama tüm pis oyunların bir ucu da bize gelip dokunuyorsa buna da sessiz kalınmayacağının gerçeğini artık anlamalıyız ve anlatmalıyız...

*

AK Parti ne diyorsa muhalefet dinlememekte ısrar ediyor.

Muhalefet de ne anlatırsa anlatsın iktidar hiç dinlemiyor...

Ve bu değirmenin çarkı yüz yıldan beri böyle dönüyor işte...

*

Libya tezkeresi için kimler ne diyor?

AK Parti Sivas Milletvekili İsmet Yılmaz:

Haberin Devamı

- “Libya’da ne işimiz var?” sözü dar bir bakış açısını yansıtıyor.

- Türkiye’nin tarafı, Libya halkının tamamıdır...

*

Arap Baharı süreciyle İslam coğrafyasında başlayan içsavaşlar sonrası, her ülkede yönetimler yeniden dizayn ediliyor...

Ve uzaktan kumandalı iktidarlara ihtiyaç duyuluyor...

Libya siyasi anlaşmasında yeri bulunmayan ve bu çerçevede gayrimeşru olan sözde Libya ulusal ordusunun, Ulusal Mutabakat Hükümeti’ni devirmek için saldırılarının devam ettiğini söyleyen İsmet Yılmaz diyor ki:

- Bu saldırlar insani durumu kötüleştirmektedir.

- DEAŞ, El Kaide gibi terör örgütlerinin oluşumlarına izin verdiği gibi göç krizini de doğurmaktadır.

- Türk şirketlerinin ve Türk vatandaşlarının hedef alınacağı yönünde açıklamalar yapılmaktadır.

- Bu durumda Türkiye’nin çıkarları olumsuz yönde etkilenecektir.

*

Peki muhalefet tarafında neler söyleniyor?

CHP’li Engin Altay:

- Savaş ilan etmeniz lazım mütemmim olarak bakarsınız, milleti yanıltmayın.

- Oraya diplomat gönderin, asker değil.

- Mehmetçiği lejyoner gibi kullanmak bu Meclis’e yakışmaz.

“Bir askeri harekâta kalkışıyorsunuz ama siyasi hedefiniz belli değil” diyen Altay, ulusal çıkarların ne olduğunun belli olmadığı gibi ucu açık ve muğlak bırakıldığını iddia ediyordu.

*

Peki... Bugüne kadar sınırlarımızın dışındaki her gelişmeye “Bize ne?” diyerek bir kaplumbağa gibi kabuğuna çekilip yaşamaya bizi alıştırdıkları için ezber bozan her duruşa muhalefet sürekli karşı duruş sergiliyor...

Haberin Devamı

“Ne Şam’ın şekeri ne Arap’ın yüzü” diyerek yıllardan beri ülkeyi ve milleti avutanlar bir gün ülkemize sığınan 3.5 milyon Suriyeli Arap’ın yüzü ve Şam’ın şekeriyle tanıştı... 

50 milyar dolar harcadık ve harcanmaya devam ediyor...

Demek ki Şam konusu öyle dalga geçilerek söylenecek bir atasözü değilmiş...

*

Şimdi de “Libya’da ne işimiz var?” diyerek dış politika stratejisi çiziliyor...

Bugüne kadar Türkiye’yi dar bir çerçeveye mahkûm ederek yaşayanlar, etrafımızdaki gelişmelere yüz yıldan beri duyarsız kaldığından faturayı ağır ödüyoruz...

Libya tezkeresi TBMM’de oylanırken İsrail, Kıbrıs Rum kesimi ve Yunanistan ise doğu Akdeniz’de Türkiye’ye karşı üçlü mutabakat anlaşması imzalıyordu...

Haberin Devamı

ABD ve AB’nin de desteklediği gaz ve petrol çıkarma projelerini hayata geçirmek için...

Ve işte Libya’nın karıştırılmak istenmesi de bu yüzdendir...

*

Kısacası, mesele sadece Libya’dan ibaret değil.

Bilmem farkında mıyız?

Dar alanda uzun paslaşmalar etrafımızda yapılırken biz hâlâ kendi içimizde top çevirmeye devam ediyoruz...

Yazarın Tüm Yazıları