160 ıslak imza ile başkan adayı gösterildi Mehmet Büyükekşi.
İbrahim Hacıosmanoğlu ise 72 imza ile. Divan Başkanlığı seçimini Büyükekşi’nin adayı Mehmet Baykan 146 oyla kazandı.
Hacıosmanoğlu’nun adayı Murat Sancak ise 84 oyda kaldı.
Bu rakamlar seçimi Mehmet Büyükekşi’nin kazanacağının habercisiydi. Ama 5 oy farkla (134’e 129) kaybetti.
Nasıl ve neden?
Bu soruların yanıtını yazacağım... Ama önce en çok merak edilen konuya değinmeliyim...
HACIOSMANOĞLU’NDAN KOÇ’A ZEYTiN DALI
Fenerbahçe Başkanı Ali Koç’a karşı geçmişte sert söylemlerde bulunan Trabzonspor eski başkanı ve yeni TFF Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu arasında nasıl ilişki bizi bekliyor?
Galatasaray için tehlike maçın uzun süre berabere gitmesiydi. Okan Buruk’un planı da çok netti. İlk yarıda gereken skoru almak ve devre arasına rahat girmek. Skor eşitliği halinde takımın ikinci yarıda yaşayacağı stresi ve baskıyı minimuma indirmek istiyordu. Tüm hafta boyunca oyuncularıyla bu plana çalıştı.
Ve başlama düdüğü ile birlikte Galatasaray bu planı sahaya yansıttı. Sağ kanatta Barış Alper Yılmaz, sol kanatta Kerem Aktürkoğlu ve ortada Mauro İcardi ile Konyaspor kalesini ablukaya aldılar. Tek bir plan vardı; devreye galip girmek. Ve bu planı mükemmel bir şekilde sahaya yansıttılar. Kalecileri Fernando Muslera’yı zorda bırakacak tek bir rakip atağa izin vermediler.
Sahadaki mücadeleyi izledikçe, Konyaspor’un bırakın kazanmayı, gol atmasının bile mucizelere bağlı olduğu hissediyordunuz. O kadar inançlı ve baskın bir karakter ortaya koydu Galatasaray. Bu karakterini de maçın sonuna kadar devam ettirdi. Farklı galibiyet şampiyonluğun havai fişeklerini patlattı.
iCARDi’YE SAHiP OLMAK
Evet zaman zman eleştirildi. Özellikle son Fenerbahçe maçında çok tenkit edildi. Ama hakkını vermek gerekir. Dün attığı özellikle ikinci gol onun klasına yakışıyordu. Mauro İcardi gibi oyuncuya sahip olmak gerçekten büyük lüks. Maçı koparan isimdi.
MAÇIN RUH HALi
Oldukça kalabalık bir grupla izledim dün iki maçı da. Dolayısıyla hem Fenerbahçelilerin, hem de Galatasaraylıların maç öncesi ruh hallerini yakından inceledim. Şampiyonluk gecesi iki camia da farklı duygular arasında gidip geliyorlardı.
Galatasaray cephesi: “Acaba” sorusu sinsi bir varlık gibi beyinlerinin içine çöreklenmiş, bir tedirginlik yaşıyorlardı. Takımlarına güveniyorlar ama içlerindeki korkuyu da gizleyemiyorlardı. Endişe daha çok onların sırtındaydı.
Ligden çekilme kararı için genel kurul üyelerini topluyorsanız, bunu oylarsınız. Genel kuruldan yetkiyi alırsınız, kullanıp kullanmamak artık sizin inisiyatifinizde olur. Ama bu yapılmadı. Tam aksine, ligden çekilme kararının mümkün olmadığı bizzat başkan Ali Koç tarafından açıklandı. Zaten bu açıklamayla kongrenin tüm heyecanı bitti. Öyle ki üyeler, konuşmacılara bile tahammül edemez hale geldi.
Fenerbahçesiz bir lig ve Fenerbahçesiz bir Türkiye düşünülemez. Düşünülemez çünkü Fenerbahçe sadece ülkemizin değil, dünyanın en büyük spor kulüplerinden biri.
Bu bir abartı ya da güzelleme değil. Kelimenin tam anlamıyla bir gerçek. Faaliyet gösterdiği hemen tüm branşlarda sadece yurt içinde değil, yurt dışında da iddiasını sürdüren, olimpiyatlara en çok sporcu gönderen bir spor abidesi Fenerbahçe. Bu ön kabulle birlikte izledim önceki günkü genel kurulu. Ve takdir edersiniz ki, bir sporsever olarak, değil Fenerbahçe’nin ligden çekilmesini, ligden çekilme gibi bir sözün telaffuz edilmesini dahi içime sindiremedim.
Hep karşı oldum.
‘NE YAPSAK OLMUYOR’ DUYGUSU
Ama yine de kongre ile ilgili düşüncelerimi yazmadan edemedim...
Fenerbahçe’nin ve Fenerbahçeli’nin içinde bulunduğu ruh halini elbette anlıyorum.
Kongrede Acun Ilıcalı’nın hazırladığı video Fenerbahçe’nin anksiyetesini özetledi.
Şahane bir lig yarışına tanık oluyoruz. Bir hafta Fenerbahçe öne geçiyor, diğer hafta Galatasaray. Başka bir ülkenin vatandaşı olsanız arkanıza yaslanır keyifle bu yarışı izler, şampiyonluk mücadelesi veren iki takıma da şapka çıkarırsınız. Ama Türkiye sınırları içindeyiz. Yarışın yarış olmaktan çıktığını, bir savaşa, kan davasına dönüştüğünü her hafta bu kan davasının giderek büyüdüğünü görüyoruz. Gittikçe büyüyen bu ateşe, başkanlar, yöneticiler, futbol yorumcuları ve hatta futbolcular her hafta hatta hemen her gün benzin döküyor.
8 MADDEDE LiGiN RÖNTGENi
NEDEN?
1- Hakem yönetimleri ve performansları kelimenin tam anlamıyla kötü. Hiçbir standartları yok. Bir maçta aynı pozisyonda verdikleri kararı bir diğer maçta görmezden geliyor.
BÜYÜK TAKIMLARIN BASKISI
2- Büyük takım korkusu ve baskısı altındalar. Daha sahaya çıkmadan sosyal medya lincine uğruyorlar. Maç sonunda da bu linçten kurtulamıyorlar. Ve hatta kulüp başkanı tarafından dövülüyorlar.
HAKEMLERiN PERFORMANSI KÖTÜ
3- TFF (VAR kayıtlarının açıklanması da dahil) ne önlem alırsa alsın kötü hakem performansının önüne geçemiyor.
29 Aralık Cuma günü öğle saatlerinde yani Turkcell Süper Kupa karşılaşmasının oynanacağı gün telefonuma bir mesaj düştü: KRiZ, KRiZ, KRiZ...
Galatasaray ile Fenerbahçe’nin kozlarını paylaşacağı ve sonunda oynanmayacak olan karşılaşması öncesi yaşanacak tarihi krizin ilk işaret fişeğiydi bu mesaj.
Hemen telefona sarıldım... Suudi Arabistan yetkilileri sahaya Mustafa Kemal Atatürk tişörtü ve pankartlarla çıkmak isteyen Galatasaray ile Fenerbahçe kulüplerine izin vermiyordu.
Gerekçeleri de açıktı: “Sizinle yaptığımız konuşmalarda ve protokolde böyle bir madde yok.
1- SON DAKiKADA ORTAYA ÇIKAN BU TALEPLERi KABUL EDEMEYiZ
Son 15 günden bu yana Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) ile Suudiler arasında görüşmeler hızlanmış ve protokole son hali verilmişti.
Ama iddialara göre, Fenerbahçe 26 Aralık Salı günü, Galatasaray ise 28 Aralık Perşembe günü ısınmak için sahaya Atatürk tişörtü ile çıkacaklarını bildirmişlerdi. Ayrıca sarı kırmızılı takım, “Ne mutlu Türküm diyene”, sarı lacivertliler ise, “Yurtta sulh, cihanda sulh” pankartı ile sahaya ayak basacaktı.
Bu istekler TFF tarafından Suudi yetkililere iletildi.
Organizasyona ev sahipliği yapan Suudi Arabistanlı yetkililer, TFF ile kulüplerin bu maç için özel hazırladığı Atatürk ve Cumhuriyet konseptli pankart, tişört, video ve 100. Yıl Marşı’na “Siyasi” diyerek karşı çıktı. TFF Başkanı Mehmet Büyükekşi, Suudiler ve iki kulübün başkanları Dursun Özbek ve Ali Koç ile görüşüp krizi çözmeye çalıştı. Suudiler kararlarında ısrar edince Galatasaray ve Fenerbahçe kulüpleri maça çıkmama kararı aldı ve organizasyon iptal edildi. İki kulübün futbolcuları ve yöneticileri sabahın erken saatlerinde yurda döndü.
1- Galatasaray ile Fenerbahçe arasında Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da dün oynanması gereken Turkcell Süper Kupa maçı, kulüplerimizin bazı haklı taleplerinin organizasyona ev sahipliği yapan Suudi Arabistan yetkilileri tarafından kabul edilmemesi üzerine yapılamadı. Dün öğle saatlerinde başlayan ve maçın iptali ile sonuçlanan olaylar şöyle gelişti... Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 100. yılında oynanan bu karşılaşma öncesi hem Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) hem de iki kulübün maç öncesi hazırlıkları vardı:
‘YURTTA SULH, CİHANDA SULH’ VE ‘NE MUTLU TÜRK’ÜM DİYENE’ PANKARTLARI
· TFF, Cumhuriyetin 100 yılına yönelik görseller hazırlamıştı.
· Maç öncesi stadyumdaki ekrandan yayınlanması için Cumhuriyet ve Atatürk konseptli bir video çekilmişti.
· 100. Yıl ve İstiklal Marşı’nın okunması için gerekli hazırlıklar yapılmıştı.
· Fenerbahçe ve Galatasaray Atatürk armalı tişörtlerle maça çıkacaklardı.
· Galatasaray, “Ne mutlu Türk’üm diyene”, Fenerbahçe, “Yurtta sulh, cihanda sulh” pankartıyla sahaya çıkacaktı.
Fırat Aydınus...Türk hakemliğinin ve Türk futbolunun yüz akı. Halil Umut Meler’e yapılan saldırı sonrası çok sık telefon konuşması yaptık. Sabaha kadar ayaktaydı.
Öfke doluydu.. Sesine yansıyordu bu öfke. Öyle ki, telefonu 1 metre öteye koysanız sesini duyabilirdiniz.
· Fırat, haydi bir yazı yazalım.
· Aman abi yapma. Çok kızgınım. Televizyondan da aradılar. Ama dedim. Vallahi çok doluyum kanal kapanır. Ben biraz sakinleşeyim.
· Ama ben karşılıklı konuşalım istiyorum. Seni dizginlerim.
· Nasıl yapacağız abi?
· Başlayalım sen de göreceksin, rahatlayacaksın..
ÖYLE ŞAŞKIN Ki TEPKi VEREMEZDi
CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan’ın Yunanistan ziyareti sadece siyasetin değil spor dünyasının da gündemiydi. Atina’da, Panathinaikos Başantrenörü Ergin Ataman ile Erdoğan’ın sohbeti sonrası Yunan basınında ilginç bir iddia ortaya atıldı. Ataman’nın, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, “Panathinaikos, Fenerbahçe’yi yenebilsin diye buraya geldim” dediği öne sürüldü.
iDDiALAR HAYAL ÜRÜNÜ
BU sözler sosyal medyada yankılandığı anda Ergin Ataman’a ulaştım. Ataman, Cumhurbaşkanı ile aralarında geçtiği iddia edilen bu diyaloğun tamamen hayal ürünü olduğunu söyledi. Ataman görüşmenin son derece samimi bir havada geçtiğini söyledi. Görüşme ile ilgili elde ettiğim bilgiler şunlar:
MEMNUNiYETLE KOÇ OLURUM
CUMHURBAŞKANI Erdoğan, Yunanistan Başbakanı Miçotakis’i Türkiye’ye davet ettiğini, hatta şartlar uygun olursa Külliye’de birlikte basketbol oynamak istediklerinden bahsetmiş.
Erdoğan bu maç gerçekleşirse Ergin Ataman’dan Türk tarafının koçluğunu yapmasını istemiş. Ataman, “Memnuniyetle” yanıtını vermiş. ·
Ergin Ataman, Cumhurbaşkanı’na, Yunanistan’da kendisinin çok iyi karşılandığından ve burada çalışmaktan çok mutlu olduğundan bahsetmiş.
TARAFTARLAR ÇOK SEViYOR