Gaza gelmeyin!

Önce köpek katliamı, sonra Uygur Türklerine yaptıkları iddia edilen akıl almaz işkenceler...
Hepimizin midesi kalktı, sinirlerimiz tepemize çıktı. İsyan ettik.
Her iki olayda da görüntüler, yaşanan olaylar çok vahim.
Şimdi böyle yazdım diye yine birileri beni topa tutacak, vay efendim sen köpek festivali ile Türklere yapılan işkenceleri nasıl bir tutarsın diye!
Şimdiden uyarayım, gardımı aldım bekliyorum!
Önce bir sakin olun, olaylara büyük pencereden bakın.
Her iki olay elbette ki birbirinden bağımsız, asla bir tutulacak mevzular değil.
İnsan, hayvan, bitki, ağaç her ne olursa olsun bu candır can! Değerlidir, kıymetlidir.
Şekil bulduğu vücut ne olursa olsun o cana kastedenler hem Allah katında günahkâr, hem kanunen suçlu hem de toplum içinde ayıplanacak kişilerdir. Benim bakışım bu.
Çin’in Sincan Uygur Özerk Bölgesi’nde yaşandığı iddia edilen olaylar için Çin Dışişleri Bakanlığı’ndan açıklama geldi, “Uygurlar huzurlu ve hallerinden memnun bir şekilde yaşayıp çalışıyorlar.
Anayasadaki kanunlar çerçevesinde dini özgürlüklerinden faydalanıyorlar” dediler.
Bu konuya fazla girmeyeceğim. Ancak demem o ki, sosyal medyaya servis edilen o vahşi, akıl almaz işkence görüntülerini iyi araştırın!
Tarihlerine dikkat edin! Çin’de yaşayan tanıdıklarınız varsa sorup soruşturun. Vietnam Savaşı’ndan kalma görüntülerle, halkımızın milliyetçi duygularıyla oynanmasına izin vermeyin! Sinsi planlara alet olmayın.
Araştırmadan, soruşturmadan, kulaktan dolma bilgilerle Çinli diye Japon oyunculara saldırmak, Çin lokantasındaki Türk aşçıyı dövmekle ancak kendimize güldürürüz!

Vee bizim ahali...

Zerrin Tekindor-Haluk Bilginer aşkı devam ediyormuş. Söylentiler, ayrıldılar, kavgalılar dedikoduları asılsız çıkmış.
Valla ben memnun oldum, çünkü ikisini de çok beğenirim.
Usta oyuncular, değerlerini bilmek lazım.
Zerrin Hanım’ın zarafeti, gözlerinin güzelliği yeter be.
Haluk Bilginer de hep güzel kadın sevmiştir haa... Mutlu olsunlar çok...
Kenan İmirzalıoğlu ile Sinem Kobal artık saklanmıyor. Sinem zaten su gibi, bakmaya kıyamazsın. Ee Kenan desen zaten boyu posu, endamı, yürüyüşü yürek hoplatıyor.
Biri güzel biri yakışıklı.
Bodrum’da villa kiralamış Kenan, film çeken sevgilisine yakın olabilmek için.
Vaayy be aşka bak, helal olsun...

Sirtaki Çipras

Yunanistan tarihi referandumu yaptı sonunda. Ve sonuç: oxi (hayır).
Çipras çok dik duruyor, hatta kafa tutuyor Avrupa’ya. “Evet çıkarsa istifa ederim” diyecek kadar da kendinden emin.
Bütün anket sonuçlarını alt üst etti. Bütün dünya basını şimdi Çipras’tan bahsediyor.
Kimse bu sonucu beklemiyordu. Yaşlı nüfus evetçiydi, daha sağlamcı bir bakıma. Euro’dan çıkarsak işler sarpa sarar diye düşündüler herhalde. Rahatım bozulmasın dediler belki de.
Ama Çipras gençleri ikna etmeyi başardı ve kendi zaferini ilan etti.
Bakalım, merakla bekliyoruz gelişmeleri.
Komşuyu zor günler bekliyor ekonomik anlamda ama eğer başarabilirlerse Avrupa’da dengelerin değişeceği kesin.
Allah yardımcıları olsun ne diyeyim.

Örnek boşanmış çift

Emre’yle Çağla’nın boşanmalarına üzülmüştüm.
Boşanan çiftlerden birbirlerine saygılı, kavgasız gürültüsüz görüşenler az çünkü.
“Biz hep görüşüyoruz. Çağla’yla sonsuza kadar görüşmek üzere ayrıldık. Çocuklarımız var bizim. Eskiden örnek çifttik, şimdi örnek boşanmış çiftiz” demiş Emre Altuğ.
Helal olsun dedim.
Karakter sahibi bir adama da bu yakışır işte.
Aşık olup evlendiği, mutlu yıllarını geçirdiği, çocuğunun annesi kadını boşansa dahi üzmeyen, onu hâlâ koruyup kollayan adamlara helal olsun.
Zaten olması gereken de bu, aksi halde herkes çok üzülüyor.