Uzmanların yanlışı

ABD’deki Yahudi insan hakları örgütü, Türkiye’deki ve Fransa’daki saldırıların, radikal İslâmcı teröristlerin Yahudileri Avrupa’dan kaçırtmaya yönelik stratejilerinin bir parçası olduğunu ileri sürmesi kısmen doğru olabilir.Ama terör ve Orta Doğu uzmanlarının, terörün İstanbul’daki Musevi cemaatini vurarak İsrail-Türkiye ilişkilerini bozmayı hedeflediği iddiaları, bence, doğru bir yorumlama değil.***Bu türden terörlerin, teröre hedef olan kesimin moralini bozacağı ve onları göçe zorlayacağı doğru olabilir. Nitekim, bazı gazetelerde bazı Musevi vatandaşlarımızın yurt dışına çıktıkları da yazıldı. Ancak Türkiye Musevi Cemaati Başkanı Pensiyon Pinto, kendisiyle yaptığım telefon görüşmesinde, bu türden söylentilerin gerçekleri yansıtmadığını, her zaman olduğu gibi birkaç işadamının iş gereği yurtdışında olmasının doğal bir insani durum olduğunu söyledi. Doğrudur: Bu türden gerçek dışı söylentiler, tevatürler terörün amacına hizmet ederler. Saldırıya uğrayan her iki Sinagog’un bulunduğu mahalle ve sokakta oturan Museviler yemin edercesine “Burası benim vatanım, burası benim yurdum, burası benim memleketim, burası benim evim, hiçbir tehdit, hiçbir şiddet beni buradan söküp atamaz” diyorlar.Zaten Türkiye’den göçen Museviler nereye gidecekler? İsrail’e mi? İsrail’in hangi kenti, hangi mahallesi, hangi cadde ve sokağı İstanbul’dan ya da Türkiye’nin herhangi bir kentinden daha güvenli? Hiçbiri!Peki Museviler Türkiye’yi bırakıp nereye gidecekler? Avrupa ülkelerine mi, ABD’ye mi, Güney Amerika’ya mı? Oralar da Türkiye’den daha güvenli değil.Bu gerçek hem Musevi cemaati bireyleri hem de yöneticileri tarafından çok iyi biliniyor: Türkiye Musevileri için Türkiye’den daha güvenli bir yer yok, tıpkı Türkiye Müslümanları ve Hıristiyanları için Türkiye’den daha güvenli bir yer olmadığı gibi.***İki sinagoga yönelik saldırı Türkiye-İsrail ilişkilerini bozabilir mi, ya da ilişkilere soğukluk getirir mi?Böyle bir şey olması olasılığı son derece uzak. Teröristler arasında Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının bulunmasının hiçbir önemi yoktur? Kimlikleri açıklanan iki şüpheliden biri babasının, biri de kardeşinin kimliğini kullanmış. DNA testleri doğru çıkarsa bunun anlamı şu: Terörizm baba ve kardeş sevgisi bırakmadığı gibi yurt sevgisi de bırakmıyor!İslâmcı kesim ve medyada kimi ağızlar olayın arkasında MOSSAD’ın olabileceğini geveliyorlar. Gene İslâmcı kesimden bir gazete de saldırıda kullanılan maddenin faili meçhul cinayetlerde kullanılan C-4 olduğunu ileri sürerek, satır aralarında “Derin devlet”i işaret etmektedir.Bu yorumlar radikal İslamcıların ve terörün işine yarar. Böyle bir durumda yapılması gereken, belki, her türlü yorumdan kaçınmak ve sadece olayı tasvir etmek, bütün tanıkları konuşturmak.