Uçuşlara sis perdesi

Kış aylarının başlamasıyla birlikte oluşan sis, havacılığa darbe vurdu.

Görüş limitlerin altına düştü, hava trafiği durdu. En acı haber ise Irak’tan geldi. Türk işçilerini taşıyan Aeriantur-M Havayolları’na ait Antonov An-26 tipi uçak, ani sisin bastırdığı Balad Askeri Üssü’ne inerken düştü.

Kazayla ilgili araştırmalar devam ediyor. Ancak uzmanlar, kazanın ana nedeninin yoğun siste 200 metreye kadar düşen görüşe rağmen pilotların inmeye çalışmalarına bağlıyor. Normalde Kategori 3A (CAT 3A) olarak adlandırılan şartlarda emniyetle inebilmek için ne uçakta ve havalimanında uygun sistemler, ne de pilotlarda yeterli eğitim vardı. İşte sisin uçaklara etkisi...

NASIL OLUŞUYOR

Meteorolojide yatay görüşün bir kilometrenin altına düşmesi "sis" olarak adlandırılıyor. Sis, yerle temas eden havadaki su buharının yoğunlaşması veya donarak kristalleşmesi sonucu ortaya çıkan su damlacıkları veya buz kristallerinden meydana geliyor. Sis, hava kütlesi veya cepheye göre oluşuyor. Üç farklı hava kütlesi sis çeşidi var:

Radyasyon Sisi: Açık ve durgun gecelerde ısı kaybıyla yer yüzeyi ve yüzeye yakın hava soğuyor. Yerden yukarı doğru yükseklik artıkça atmosferde ters bir sıcaklık dağılımı ortaya çıkıyor. Radyasyon sisi gece başlıyor, hava ısınınca öğleye doğru ortadan kalkıyor.

Adveksiyon Sisi: Yatay hava hareketi olarak da tanımlanan adveksiyonda, sıcak ve nemli hava, soğuk bir yüzey üzerinde hareket ediyor. Alt katmanlar soğuyarak su buharını yoğunlaştırıyor.

Orografik Sis: Yatay hareket eden havanın yer şekli etkisiyle yükselerek soğumasıyla meydana geliyor.

Bazı durumlarda ise cephe yani iki farklı hava kütlesinden sıcak olanın soğuk üzerinden yükselerek soğumasıyla meydana geliyor. Buna da "cephe sisi" adı veriliyor.

GÖRÜŞE GÖRE KATEGORİ

Sisle birlikte görüş azalıyor. Bu tür hava şartlarında uçakların emniyetle yaklaşmaları için havalimanlarında farklı kategoriler bulunuyor. Aynı şekilde uçaklarda da havalimanlarındaki bu altyapıya uygun sistemlerin yer alması, pilotların da buna göre eğitilmiş olması gerekiyor. Kategoriler kısaca CAT olarak adlandırılıyor. Pistteki görüşü RVR (Runway Visual Range-Pist Görüş Menzili) olarak adlandırılan cihaz ölçüyor.

Pilotlar ILS olarak adlandırılan Aletli İniş Sistemi’nde CAT 1 yani birinci kategoride, görüşün minimum 550 metreye kadar olduğu şartlarda piste yaklaşabiliyor. 200 feet yani 66 metre yükseklikte pisti görürlerse iniyorlar. Bu yüksek havacılıkta "karar irtifası" olarak adlandırılıyor. CAT2 şartlarında ise görüş 300 metreye iniyor. Pilotların 100 feet yani 33 metre yüksekte pisti görmeleri gerekiyor. Türkiye’deki havalimanları CAT 1 veya CAT 2 standardında.

Daha hassas yaklaşmalar CAT 3 standartlarında yapılıyor. CAT 3A’da görüş 200 metre, karar yüksekliği 50 feet yani 16.5 metre. En hassası ise CAT 3B. 75-125 metre görüşte pilotların karar yüksekliği 50-0 feet yani 16.5-0 metre. Avrupa’da sürekli sis basan Frankfurt, Paris, Londra Heathrow gibi büyük havalimanlarında CAT 3 altyapısı bulunuyor.

Pilotlar, CAT 3 A ve B kategorisi seviyesini altı ayda ya bu tür özelliklere sahip havalimanlarına yapacakları birer inişle ya da simülatördeki iniş eğitimleriyle koruyor.

Görüşün bulunmadığı durumlarda limitlerin kesinlikle zorlanmaması gerekiyor. Eğer karar irtifasında pist görülmemişse, pilotlar pas geçiyor ve yeniden deniyor. Pist ikinci yaklaşmada da karar irtifasında görülmezse "divert" ediliyor. Yani hava durumu uygun olan yedek havalimanına gidiliyor.

TÜRKİYE’DEKİ DURUM

Pist yakınlarında bulunan göl, akarsu hatta deniz, sis oluşumuna katkı sağlıyor. Sis, Türkiye’de en çok Ankara’daki Esenboğa Havalimanı’nı etkiliyor. Esenboğa’yı İstanbul Atatürk ve Diyarbakır izliyor. Trabzon Havalimanı’nda ise ağırlıkla geceleri sis etkili oluyor.

Türkiye’deki havalimanlarında CAT 3 altyapısı yıl boyunca bu sistemlere çok kısa bir dönemde ihtiyaç duyulması nedeniyle yok. Önemli bir maliyete sahip CAT 3 altyapısının işler tutulabilmesi için sürekli bakım gerekiyor.

Türkiye’de CAT 3 donanımlı havalimanı bulunmamasına rağmen, THY’nin ve özel havayollarının pilotlarının önemli bir kısmı Avrupa’daki havalimanlarına sık sık uçtuğu için CAT 3A ve B seviyesinde eğitime sahip.

Deli Dumrul tarifesi

Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü’nün (SHGM) açıkladığı 2007 hizmet tarifesindeki 20-25 katı aşan inanılmaz artışlar tüm sektörü tedirgin etti. Adı "Deli Dumrul" tarifesine çıkan ücretler henüz Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım tarafından onaylanmadı. Ancak 1 Ocak’tan bu yana yapılan taleplerde SHGM bu ücretleri istemeye başladı.

Yeni düzenlemeye göre bu yılki tarife daha da detaylandırılarak yapılan her işlem ücretlendirildi. Tarifede geçen yıl 150 bin YTL olan havayolu işletme ruhsatı tarifeli uçuş için 2 milyon YTL’ye, tarifesiz uçuş için 1 milyon YTL’ye çıkartıldı. Tescil sertifikası havayolu uçağı 250 YTL’den 5 bin YTL’ye, genel havacılık uçakları için 10 YTL’den 500 YTL’ye yükseldi. 10 YTL olan Öğrenci Pilot Lisansı bedeli ise ilk verilişte 50 YTL’de çıkartıldı.

Yeni ücret tarifesi, küçük uçaklarla yapılan sportif ve genel havacılığa da büyük darbe vuruyor. Bu yıl başlayan uygulama ile her paraşüt atlayışından 75 YTL, denize inişlerden de 100 YTL alınıyor.

Normalde SHGM’nin görevi olan gerekli izinlerin verilmesi, lisans yenileme gibi işlemlerden ücret alımı döner sermaye üzerinden gerçekleştiriliyor. Elde edilen gelir SHGM’ye ve Maliye’ye aktarılıyor.

Fırsatları kaçırmayın

Air France, 31 Ocak’a kadar bilet alan yolcularına New York’a 289, Chicago ve Montreal’e 299, Boston’a 317, Seattle’a 349, Los Angeles’a 409, San Francisco’ya da 429 Euro’dan başlayan fiyatlarla uçma imkanı sunuyor. Ekonomi sınıfı fiyatlara vergiler dahil değil.

Katar Havayolları, Doha çıkışlı Bali, New York, Lagos, Ho Chi Minh, Chennai, Ahmedabad, Dar es Salam’a uçmaya başlıyor.

Afgan Kam Air, iki yıl aradan sonra Kabil-İstanbul seferlerine başladı. Pegasus Havayolları’ndan kiralanan Boeing 737-800 uçaklarıyla uçuşlar cuma günleri yapılıyor. Fly Servis tarafından temsil edilen Kam Air, nisan ayından itibaren Atatürk Havalimanı’ndan yapılan seferlerini haftada iki güne yükseltmeyi hedefliyor.

Rus uçakları ne kadar yasaklı?

Irak’taki kazadan sonra yasaklı uçak tartışması başladı. Rus Antonov, Ilyushin, Tupolev, Yakolev gibi şirketlerin imalatı uçaklar, dünyanın her tarafına uçabiliyor. Aralarında dünyanın en büyük uçağı olan An-225, An-124 gibi kargo uçakları özel kargo uçuşları için en aranan uçakların başında geliyor. Hatta büyük uçak imalatçıları bile parça sevkıyatlarını Rus uçaklarıyla yapıyor.

Ancak bu uçakların gürültü limitleri, motorları daha eski nesil olduğu için Batılı uçaklara göre daha yüksek. Bu nedenle gürültü sınırlamasının olduğu yerlere yüksek vergiler ödeyerek uçabiliyor. Maliyetler arttığı için Rus şirketleri bu noktalara Batı yapısı modeller kullanıyor. Rus uçaklarının teknolojisi biraz eski ancak uçaklar sağlam ve her şartta uçabiliyor.

Yasaklı uçaklara gelince... Bakımı yapılmayan, sigortası olmayan uçaklar ve bunları yaptırmayan havayolları tüm dünyada IATA tarafından bir listeyle ilan ediliyor. Kara listedeki uçakları ve havayollarını kimse kabul etmiyor.

Bir çok Rus şirketi, artan maliyetler nedeniyle uçaklarını ve ekiplerini ağırlıklı olarak Irak, Afganistan gibi yüksek riskli yerlere yolluyor. Çünkü buralara Batılı havayolları uçmuyor.
Yazarın Tüm Yazıları