Türkiye yolunu kendi çizmeli

ONLARA, gencecik yaşlarında kör şiddete kurban giden gençlere ağlarken, görüşümüz buğulanmasın.

Türkiye’yi, başkalarının iradesine tábi kılarak bir savaşın içine sürüklemeye kalkıştıklarını apaçık görelim.

DTP’nin Meclis’e girdiği ve kendi seçmeninin taleplerini dile getirdiği, yepyeni bir tartışma ortamının başladığı bir sırada terör neden tırmanışa geçti acaba?

PKK tabelası altında, hayatın hiçbir zorluğuna katlanmadan yaşayan terör ağalarının, her türlü karanlık güç ile işbirliği sayesinde sahip oldukları payelere dayanarak sürdürdükleri savaşı kaybetme korkusu bu.

Ya Türkiye’de Türkler ve Kürtler tüm sorunlarını kardeşçe çözdüklerini görüp beraberliklerini pekiştirirlerse?

Ya Güneydoğu’da PKK artık hiçbir şekilde dikiş tutturamayacak hale gelirse?

Ya Türkiye demokratik bir hukuk devleti olarak uluslararası platformlarda etkisini arttırırsa?

Ya Avrupa’da zaten kaybetmeye başladıkları tribün desteğinden tamamen mahrum olurlarsa?

Ya Amerika, daha önce de olduğu gibi yine yarı yolda bırakırsa? Kullan at hesabı.

PKK’nın sonu sayılacak bu noktaya yaklaşırken, Türkiye’yi Kuzey Irak’a çekmek, Irak’ın iç dengelerinin pazarlıklarında kullanılacak kozlardan biri haline getirmek en iyi çözüm.

Bu aşağılık hesaba bırakacak pabucumuz yok bizim.

Olmamalı.

* * *

BU
ülkede savaşa karşı barışı savunanların sesini daha çok çıkartmaları gereken gün bugün.

Sorumluluğun büyüğü etnik siyaset yapan Kürt milletvekillerine düşüyor. Terör ile aralarına net ayrım koymaları gerekiyor.

Bu ülkede vicdanların rahatlaması için şiddeti birlikte lanetlemeliyiz.

Başbakan Erdoğan’ın, "Meclis çatısı altında siyaset" çağrısını yabana atmayın.

Bu çok ama çok önemli bir açıklamadır.

Ben AKP’yi, Avrupa reformlarını unuttuğu, 9. uyum paketi ile uğraşacağına, reformlara öncelik tanıyacağına, cumhurbaşkanı dayatması, türban ısrarı, anayasa tepeden inmeciliği ve referandum saçmalığıyla uğraştığı için eleştiriyorum.

Ama Başbakanın son açıklaması önemlidir. Bu kapıların aralanmasını isteyenler, Meclis’te siyasete soyunanlar, kapıları mayınlayanlara karşı dimdik durabilmeli.

* * *

ÖNÜMÜZDE
çok kritik günler var.

Türkiye’yi Irak’a çekmek uzun vadede, Türkiye’yi pazarlık masasına çekmenin yolunu açmak demektir.

Bu bizim çıkarımıza değil, bölgede at koşturmaya gelenin işine yarar. ABD’deki bazı güçler Türkiye’yi, "uysallaştırmanın" yollarından birinin de askeri gücünün caydırıcılığını zayıflatmaktan geçtiği hesaplarını hep yaptılar.

Terörle mücadelede provokasyona gelmemek, şiddet dinamiklerine kapılmamak için en etkili silah diplomasi ve siyasettir.

Türkiye terörle mücadele yolunu, terörün çağrısına göre değil, kendi çıkarlarına göre çizmeli.

Bu acılar son olsun demekten başka bir şey gelseydi elimden, şiddetin hangi amaçla olursa olsun, hiçbir zaman seçenek olmadığını haykırırdım bugün.
Yazarın Tüm Yazıları