THY dergisi Skylife, Garanti’nin şampanyalı reklamını yayınlamadı

Geçtiğimiz günlerde Garanti Bankası, Türk Hava Yolları’nın dergisi Skylife’a eylül sayısında yayınlanmak üzere bir ilan gönderdi.

Garanti, pek çok diğer banka gibi Skylife’ın neredeyse her sayısına ilan veren bir şirket.
Bankanın kartı American Ekspres’in bayrama özel kampanyasının anlatıldığı bu ilanda, bir restoranda yemek yiyen kadınla erkek yer alıyor.
Çiftin hemen arkasında, biraz daha flu olarak bir garson bulunuyor.
Kovada bulunan şampanya şişesini açıp, şampanya kadehine koymaya hazırlanırken görünen bir garson.
Skylife yönetimi, ilanı hazırlayan ajansa nazik bir şekilde bu ilanı kullanamayacaklarını, değiştirmeleri gerektiğini söylüyor.
Gerekçe; “Bu fotoğrafta şampanya görseli bulunuyor”...
THY son yıllarda yaptığı müthiş atılımlarla hepimizin takdirini kazanan bir şirket.
Peki Türkiye’nin sınırlarını aşmış, Avrupa’nın en önemli havayollarından biri olmuş bir şirketin dergisinde şampanyalı ilan kullanmamasında nasıl bir mantık olabilir?
THY’de sadece Türkler uçmuyor. Avrupa’dan ve 40 milletten, farklı dinlerden insanların kullandığı bir dünya şirketi bu...
THY yönetimi de her adımı bu bilinçle atıyor.
Ama birileri çıkıp böyle bir çuval inciri berbat ediyor işte.
Eminim bu kadar başarılı işe imza atmış THY yönetiminin bu işten haberi bile yoktur.
Hep söylüyorum, kraldan çok kralcılar zarar veriyor bu hükümete...
Birileri kalkıp ponpon kızları yasaklıyor.
Birileri kalkıp şampanyalı ilan yayınlamıyor.
Bu yüzden benim gibi “Aklım evet, kalbim hayır diyor” diyenler de hızla ‘hayır’a doğru kayıyor...

İddiayı kaybedince...

Okurlar ısrarla soruyor, “Çocuklar Duymasın iddiasını kaybettin, yemeği ısmarladın mı” diye. Ismarladım efendim ısmarladım, hem de kameralar önünde...
İlk iki bölümün üç kategoride de birinci olacağını iddia etmişti Birol Güven, ona Ömür Gedik de katıldı...
Ben kaybersem onlara yemek ısmarlayacaktım, Birol kaybederse dizinin içinde bir karaktere bunu itiraf ettirecekti.
Kazanan Birol oldu, dizi birinci çıktı...
Sonra da bana bir teklifte bulundu; “Gel bu yemeği dizinin içinde ısmarla” diye...
Hemen bir hesap yaptım; Birol’u, Tamer’i, Pınar’ı Sunset’e götürmeye kalksam, benim gibi acemi bir oyuncunun bölüm başı ücretinden fazla öderim...
Bir de o sahnede parlayıp Ezel, Kurtlar Vadisi, Fatmagül’ün Suçu Ne gibi güçlü dizilere geçme durumum da olabilir tabii.
Bu şansı değerlendirmek istiyorum!
Hemen Birol’un oyunculuk teklifini kabul ettim.
Meğer Birol ve Ömür’ün de ilk dizi oyunculuğuymuş.
Garson rolünde Ceyhun Fersoy olmasa yanmışız, set akşamı bulurdu herhalde.
Sahnemiz şöyle; Birol ve Ömür mönüdeki her şeyi sipariş ediyor, “şatobiryana bayılırım, dünya bir yana şato bir yana” diyor, en pahalı şarabı söylüyor.
Hesabı ödeyecek olan ben sadece su ve salata istiyorum.
Dur, kalk, kestik, oyun derken kahkahalar içinde tamamladık sahneyi.
Memnun kaldık mı, kaldık...
Bu bölüm bayramdan sonra, 16 Eylül’de yayınlanacak ve iddiayı kaybettiğim dizide resmen tescillenecek.
Rica ediyorum şimdiden not alın ve izleyin bu bölümü...
Çünkü dizinin dakikalık reytinglerine bakacağız, bizim oynadığımız bölüm yüksek çıkarsa Birol’un diğer dizisi Arka Sıradakiler’e transfer olma durumumuz var.
Ferhat kızmazsa orada Ömür’le birlikte ‘genç aşıklar’ı oynayacağız...

Dedikodu
Nurgül, Özcan’dan 750 bin lira istedi


Sinema sektöründen bir dedikodu vereyim size; Özcan Deniz’in Ya Sonra filmi için Nurgül Yeşilçay’a “Gel Asmalı Konak günlerimize dönelim” diyerek teklif götürdüğü haberleri gazetelerde çıktı ya...
Meğer kafadan reddetmemiş Nurgül teklifi...
Projeyi dinlemiş Özcan’dan, “seninle aynı filmde rol alırım” demiş.
Sonra da oynamak için 750 bin lira istemiş.
Özcan da böyle bir rakam karşısında şaşırmış, krılmış tabii...
Şimdi yakın çevresine “Keşke en başta ‘hayır oynamam’ deseydi de böyle bir para söylemeseydi” diye dert yanıyormuş.
Nurgül’ün yerine Deniz Çakır ve Özge Özberk’le anlaşan Özcan Deniz, filmin çekimlerine geçtiğimiz günlerde başladı.

Daktır Oz’un kanseri sakın reklam olmasın

Netameli konulardır bunlar, hele ki önümüzde kanserden ölen Osman Yağmurdereli için “hasta falan değil reklam yapıyor” diye yazan Aykut Işıklar örneği varken...
Ama nedense Doktor Mehmet Öz’ün kanser haberi bende ilk bu hissiyatı uyandırdı.
Buna neden olan da Amerikan ve Türk medyasını şaşırtan bomba haberin zamanlaması...
Tam yeni yayın dönemi öncesinde...
Tam Daktır Oz’un programı başlayacakken...
Kolon kanseri olduğu haberi her yerde konuşulur oldu.
Muhtemelen sezon boyunca da kolon kanserinden nasıl kurtulduğunu anlatacak, programın reytingleri tavan yapacaktır.
Peki koskoca doktor kamuoyunu kandırır mı?
Buna ihtimal vermiyorum.
Mutlaka bir rahatsızlığı vardır, geçmiş olsun diyorum ama bu kadar büyütülecek bir rahatsızlık mıdır, işte benim kafama takılan soru o...

100 kişiye sorduk

Tarkan mı haklı Bakan mı?
% 90 Tarkan
% 10 Bakan Eroğlu

Türkler kokuyor mu?
% 40 kokuyor
% 40 pis insanlar kokar
% 20 kokmuyor
Yazarın Tüm Yazıları