Feriha Dildar Şenkaya
Feriha Dildar Şenkaya
Feriha Dildar ŞenkayaYazarın Tüm Yazıları

Televizyonun çocukların hayatındaki yeri

Hiç şüphesiz televizyon, çağımızın çocukları için en ilgi çekici iletişim araçlarından biri...

Haberin Devamı

Fakat, çocuğunuzun televizyondan gelen uyaranları ilgi ve dikkatle izlemesi, bunun yararlı bir aktivite olduğunu göstermez. Özellikle 2 yaşın altındaki çocuklara, duygusal ve zihinsel ihtiyaçlarını hiçbir şekilde desteklemeyen televizyon asla önerilmemektedir.

Hiç şüphesiz televizyon, çağımızın çocukları için en ilgi çekici iletişim araçlarından biri, sihirli bir kutu... Farklı yaşlarda da olsa pek çok çocuğun zamanının büyük kısmı televizyon karşısında geçiyor. Hatta, televizyon seyretmek için ayrılan ortalama süre, uyku ve okula gitmek dışında herhangi bir aktiviteye ayrılan süreden daha fazla. Çalışma hayatı, ev işleri, hastalık ya da diğer nedenlerden dolayı çocuklarına zaman ayıramayan aileler ise zaman zaman televizyonu “bebek bakıcısı” olarak kullanıyor.

Öncelikle, çocuğunuzun zihinsel, duygusal, sosyal ve motor gelişiminin temellerinin atıldığı kritik bir dönem olan 0-3 yaş döneminde, televizyonun çocuğun hayatındaki yerini ve etkilerini ele almak son derece önemlidir. Bebeklik döneminde duygusal, sosyal ve zihinsel ihtiyaçların sağlıklı bir şekilde karşılanması, ona ancak beş duyusunu da kullanabildiği, karşılıklı etkileşime dayanan, sıcak, koruyucu ve süreklilik gösteren “ortak dikkat” alanları sağlayarak gerçekleşir.

Çoğu anne-baba, bu dönemde çocuklarının açık bir televizyon karşısında hızla değişen görüntüler, renkler ve farklı seslerle büyülenip uzun süre televizyona odaklandıklarını gözlemlemişlerdir. Fakat, çocuğunuzun televizyondan gelen uyaranları ilgi ve dikkatle izlemesi, bunun yararlı bir aktivite olduğunu göstermez. Yapılan araştırmalar da anne-çocuk ilişkisinin ve ev ortamındaki uyaranlar gibi çevresel özelliklerin çocuğun zihinsel gelişiminde televizyondan çok daha etkili bir rol oynadığını ortaya koymuştur.
Ayrıca, televizyonun 2 yaş altındaki çocukların zihinsel gelişimlerine hiçbir olumlu etkisi olmadığı da saptanmıştır. Dolayısıyla, 2 yaşın altındaki çocuklara, duygusal ve zihinsel ihtiyaçlarını hiçbir şekilde desteklemeyen televizyonu önermiyoruz.

OTİZMİ BİLE TETİKLEYEBİLİR

İlk bebeklikten sonraki dönemde de, ne kadar özenle seçilmiş olursa olsun herhangi bir televizyon programı çocuğunuzun tepkisine karşı tepki vermeyen, tek yönlü bir iletişim aracı olması nedeniyle onun deneme yapma, takip etme, desteklenme gibi ihtiyaçlarını karşılayamaz. Bunun yanı sıra, sürekli tek yönlü uyaran bombardımanı, bir süre sonra en temel ihtiyacı olan iletişimi kısırlaştırır, hatta zedeleyebilir.

Özellikle okul öncesi dönemde en önemli nokta, çocuğun ileriki yaşlarda televizyonun yol açtığı duygusal, sosyal ve motor eksikleri telafi edecek, okul ya da arkadaş çevresi gibi alternatif bir ortamı olmamasıdır. Buna bağlı olarak bazı araştırmalar, bazı risk faktörü taşıyan çocuklarda televizyonun otizmi tetikleyen bir unsur olduğunu ortaya koymuşlardır.

Her anne-baba, erken yaşlarda televizyonu keşfetmenin (açıp kapamak, kanal değiştirmek) ne kadar kolay ve eğlenceli olduğunu, fakat bunun ileriki yaşlarda giderek çoğalan bir televizyon izleme alışkanlığına dönüştüğünü ve televizyonu kapamanın bir mücadele haline geldiğini bilir. Bu nedenle, onu “oyalamak” üzere televizyon açmanın, çocuğunuzun gelişimini desteklemediği gibi, bir alışkanlığa dönüşüp onu fiziksel ve sosyal aktivitelerden de alıkoyduğunu bilmek önemlidir.

Araştırmalar televizyon karşısında daha fazla vakit geçiren çocukların, daha az televizyon izleyen çocuklara oranla daha fazla kilo problemleri yaşadıklarını da ortaya koymuştur. Özellikle çocuklara hitap eden, genellikle yüksek miktarda yağ ve şeker içeren ürünlerin reklamları, düzensiz beslenmeyi destekler niteliktedir.

Haberin Devamı

ANNE-BABALARA ÖNERİLER

Haberin Devamı

Anne-baba olarak televizyona sınır koyun: Unutmayın ki, televizyonu denetlemek devlet kurumları kadar ailelerin de görevi. 

“Bebek bakıcısı” olarak televizyonu kullanmayın. 

Çocuklar için hazırlanmış uygun programlar seçin ve izlerken ona eşlik edin: Çocuğunuzun ne izleyeceğini planlayın ve özellikle küçük yaşlarda mümkün olduğunca birlikte olup yorumlar ve sorular yoluyla onu pasif izleyici konumundan çıkarın.

Televizyonu evinizin temel aktivitesi haline getirmeyin. 

Çocuğunuzun odasına televizyon koymadan önce düşünün: Yatak odasındaki televizyonun uykuyla rekabet edeceğini hatırlayın.

Yemeklerinizi televizyon önünde yemekten kaçının: Yeme sorunları olan pek çok çocuk bebeklik döneminde televizyon karşısında yemek yeme alışkanlığı edinmiş çocuktur.

Yazarın Tüm Yazıları