'TebliÄŸciler' Ankara'da

İSTANBUL'un lüks semtleri Etiler ve Nişantaşı'ndaki kafe ve barlar ile Boğaziçi'nde herkesi din ve imana davet eden 'Tebliğciler', şimdi de Ankara Metrosu'nda ortaya çıktı.

Haberin Devamı

Dün Ankara'da iken başta Anayasa Mahkemesi olmak üzere yargı çevrelerinde ilginç bir diyalog konuşuluyordu.

Aynı konuda arkadaşımız Oya Armutçu da bilgi sahibi olmuş... O arada, eski Ankara valilerinden Anayasa Mahkemesi emekli üyesi Mustafa Gönül (77) ile konuşuyordu.

Gönül, kısa bir süre önce başına gelenleri şöyle anlatıyor:

"Emniyet Genel Müdürlüğü tarafına gitmiştim. Oradan dönerken, Akköprü'de metroya bindim. Bir delikanlı gördüm. Hafif sakallı, biraz safça bir tip gibi geldi. Orada iki hanım kıza bir şeyler söyledi. Onlar sinirlendiler. Ben pek ilgilenmedim. Ne olduğunu bilmiyordum. Sonra ayakta duran iki kişiye de bir şeyler söyledi. Onlar gülerek, alaycı bir şekilde başlarından savdılar.

Haberin Devamı

 

MÜSLÜMAN DEĞİL MİSİNİZ?

 

Sonra adam eğilerek bana, 'Elhamdülillah Müslümanız. Eşhedü enlailahe illallah' dedi. Sonra da 'Siz de söyler misiniz? Müslüman değil misiniz?' diye sordu. Ben de ona, 'Sen kim oluyorsun? Bu senin işin değil' şeklinde tepki gösterdim. Kelimesi kelimesine tam hatırlamıyorum. Ama tepkim o kadardı. O tekrar 'Müslüman değil misiniz?' diye ısrar etti. Ben 'Müslümanım. Allahımla arama sen niye giriyorsun? Hadi işine git' dedim. Gülümseyerek ayrıldı.

Batıkent yönünden gelen birisi olsa gerek. Saftirik tipli, hafifçe sakallı birisiydi. Kıyafetinde hiçbir anormallik, kafasında takke falan yoktu. Normal giyimliydi."

 

 

Gülen-Erbakan kıyasına tepkiler

 

DÜNKÜ 'Erbakan-Gülen kıyası' yazısına özellikle F. Gülen yanlılarından, her zamanki sistemli bir şekilde yürütülen e-posta vasıtasıyla tepkiler geldi. Bu konudaki görüşleri yerimizin ölçüsü oranında özetleyerek yayınlıyoruz:

 

¦ ERBAKAN ile Gülen'in davalarının konu itibarıyla tamamen farklı olduğunu, birinin hırsızlıktan (yani adi bir suçtan), öbürünün devleti yıkmaktan (yani eski DGM'nin konusu olan bir suçtan) yargılandığını siz bildiremediniz mi o konuşmacıya? Yani taban tabana zıt iki olayı gövdesel olarak kıyaslamak bir ülke adına, Erbakan adına, Gülen adına, yazar olarak sizin adınıza veya konuşmacı olarak o şahsın adına ne gibi bir kazanıma yol açtı acaba? İnsanların suçlu veya suçsuz olması ve bunu kanun önünde ispatlaması hiç mi önemli değil? Ayrıca benim hatırladığım kadarıyla Gülen'in 28 Şubat mağduru olmasına yol açan kişi bizzat Erbakan'ın kendisi değil midir? MGK'nın tehlikeli kişiler listesine Gülen'in adını 58. mi, 59. mu olarak ekleyen dönemin Başbakanı Erbakan değil miydi? Ya da tersten soralım, kaybolan trilyonu da Gülen mi yok etti? Bunları lütfen o konuşmacıya sorar mısınız?

Haberin Devamı

Dr. Salih Rıza AKIN

 

¦ BENÄ°M acizane kanaatim her iki dava da suni ve dönemin çarpık iliÅŸkilerinin yansıması idi.ÂGülen'le Erbakan'ı mukayese

etmek yanlıştır.

Mevlüt ARAS-ERZURUM

 

¦ AZERİYİM ve Türkiye'de Hacettepe Üniversitesi'nde öğrenciyim. Erabakan-Gülen Kıyası... Fetullah Gülen'in laik Cumhuriyeti yıkmak ve yerinde dinci devlet yaratmak çabaları yazılmış. Oysa ki ben onu milletini devletini vatanı seven birisi gibi tanıyorum.

Efgan Latifov

 

¦ MUHTEREM Gülen, Türkiye'nin, en ileri, en saygın ve dünyada söz sahibi

olmasını isteyen çok büyük bir insan. İspati; teşvikleriyle dünyada 90 küsur ülkeye açılan okullar ve şu anda 84 ülkenin çocuklarının katılımıyla yapılan Türkçe Olimpiyatı. Kör gözlere gösterilir, sağır kulaklara duyurulur.

Haberin Devamı

İsmail Hakkı SELVİ

 

¦ ERBAKAN-Gülen benzetmesinin neresi ilginç. Erbakan'ın tavır ve tutumları nerede Gülen'in ki nerede? Kıyaslanacak ve sizin vardığınız sonuç gibi bir sonuç ortaya çıkar mi bundan?

M.MERTEK

 

¦ BENCE bu yazıda buram buram haset kokuyor. Öncelikle işimize gelince tarafsız Türk adaleti diyebiliyoruz ama hoşumuza gitmeyen bir karar görünce de ya kardeşim siyasal iktidar yönlendiriyor, bu mahkemeleri diyoruz. Ne yaman çelişkidir bu.

Canan DÄ°ZDAR

 

¦ BİRİSİ Hazine yardımını 'iç etmekten' yargılanıyor. Diğeri ise tamamen ideolojik ve iftira kampanyası sonucu yargılanıyor. Birisi eldeki delillerle mahkum oluyor, diğeri elde delil olmadığından dolayı beraat ediyor, üstelik iddianın tam aksinde görüş bildiriyor mahkeme.

Haberin Devamı

Erkan Çetin

 

¦ ŞUNUN gibi geldi bana: Elma-armut mukayesesi: Yani dava konusu farklı, olaylar farklı, suçlamalar farklı. Sonuç da haliyle farklı.

D.B.

 

¦ HERKES tarafından kimin ne olduğu bilinen kişileri tekrar tekrar anlatmanın bir anlamı yok. Ülkenin bahsedilmesi gereken o kadar önemli konuları, sorulması gereken o kadar soruları varken bu tür konuları işleyerek halkın zihnini bulandırmaya gerek yok...

Salih ÇİLEM

 

'ADÄ°L DÃœZEN' NAKARATLARI

 

¦ YILLARINI şablon ve içi boş 'Adil düzen' nakaratları ile 4. Türkçe Olimpiyatları aktivitelerini karşılaştırmanızı beklerdik.

 

¦ 28 Şubat post modern darbesinde Gülen'in mesnetsiz ve dayanaksız nasıl itham edildiği, onun ve fikirlerine değer verenlerin nelerle uğraştığının en güzel açıklaması Ukraynalı, Afrikalı ve Meksikalı çocukların 'Memleketim' şarkısını Türkçe okumaları. Umarım bunları da görürsünüz.

Haberin Devamı

Ahmet E.

 

GÃœLEN SEDÄ°RDE YATIYOR

 

¦ 28 Şubat kesinlikle Erbakan'nın kışkırtmaları sonucunda olmuştur.

Gülen 30 yıllık gidişatında devletine karşı hiçbir icraatta bulunmamış aksine devletinin bayrağını dünyaya yaymıştır. Erbakan ise Libya çöllerinde o bayrağı ayaklar altına aldırmıştır.

Gülen hizmetleri karşısında hiçbir makam beklentisi içinde olmazken, Erbakan'ın gözünü makam bürümüştür.

Erbakan bu ülkeye en çok zarar veren insanlardan biridir.

Gülen'in Erbakan gibi bir serveti yoktur ve halen sedir üzerinde yatmaktadır.

Refahlılar kendilerince akıllılık yapıp Erbakan'ı Gülen'le kıyaslayıp Erbakan'a paye kazandırmak istiyorlar.

Kemal TASAN

 

¦ İKİ grup arasına fitne sokuyorsunuz. Ama tek bir şey söyleyeyim; iki grup arasındaki fark nedir biliyor musunuz. Gülen tarafı sürekli verdi, Erbakan tarafı sürekli aldı.

Murat DEMÄ°RKIRAN

 

¦ BİRİSİ yeni kurulacak İslami devlette Halife, diğeri de Şeyhülislam olur.

ADI SAKLI

 

Müezzinoğlu

AKP'de tek aday

 

AKP İstanbul 2. İl Kongresi yarın Abdi İpekçi Spor Salonu'nda yapılacak. 95'i doğal olmak 695 delegenin (146 bayan) katılacağı kongreye tek adayla gidilecek. İl Başkanı 51 yaşındaki Dr. Mehmet Müezzinoğlu yeniden aday olacağını ilk kez dün açıkladı. Bu durumda bir başka adayın yarışa katılmayacağı anlaşılıyor.

"Sizinle başardık başarılarımız sizinle devam edecektir" sloganını kullanacağını açıklayan Müezzinoğlu, "Hem tabandan hem de tavandan istisnasız diyebileceğim bir oranda bir dönem daha sorumluluk almam yönünde kanaate ulaşınca yeniden aday oldum" dedi. Yönetim Kurulu'nu değiştireceği sinyalini de veren Müezzinoğlu "AK Parti çatısı altında hırsız ve ahlaksız olmayan her arkadaşımla çalışacağını belirtti. Yönetim Kurulu üyeliği için farklı listelerin çıkmasını 'zaafiyet' olarak değil 'demokratik hak' olarak gördüğünü bildirdi.

 

Valilik

Kasımpaşa'ya

taşınacak

 

CAĞALOĞLU'ndaki İstanbul Valiliği’nin, Kasımpaşa'daki Kuzey Deniz Saha Komutanlığı'nın bulunduğu binaya taşınması düşünülüyor.

Bu konuda Deniz Kuvvetleri ile Büyükşehir Belediyesi arasında görüşmeler yapıldığı belirtildi. Buna göre, Komutanlık, Donanma Komutanlığı'nın bulunduğu Gölcük'e taşınacak ve buradaki hizmet binasını da Büyükşehir inşa edecek.

Osmanlı döneminin 'Kaptan-ı Derya' makamı olarak bilinen eski 'Bahriye Nezareti'nde, Kuzey Deniz Saha Komutanlığı 1922'den beri hizmet veriyordu.

Tarihi binanın bulunduğu sahanın genişliği, trafiğinin rahat olması, denizle ulaşımının kolaylığı ve helikopter pistinin bulunması yer değişikliğine neden gösteriliyor.

 

ŞİŞLİ VE TEŞVİKİYE'DEN

CENAZE KALDIRILMAYACAK

 

Bu arada, Teşvikiye ve Şişli Camilerinden cenaze kaldırılması da yasaklanacak. Trafik sıkışıklığını giderilmesi amacıyla alınan karar uyarınca, cenaze namazlarının Kasımpaşa Piyalepaşa Bulvarı üzerindeki tarihi Piyalepaşa Camii’nden kaldırılacak. Ancak Piyalepaşa Camii’nden restorasyon çalışmaları hala sürüyor.

 

Ä°ki boÅŸ kadroya

7 vekil olur mu

 

IĞDIR'dan bir grup öğretmen yazıyor:

Iğdır İl Milli Eğitim Müdürlüğü'nde 4 tane şube müdürlüğü kadrosu var. Bunların ikisi asaleten atamayla doldurulmuş, geriye kalan iki boş kadroya ise tam yedi kişi vekâlet ediyor. İki kadroya yedi vekil!.. Yani beş kişi, olmayan kadroya vekâlet ediyor, maaş ve ücret alıyor. Bunun adı kadrolaşma değil de nedir?

Bu hangi kanuna ve yönetmeliğe dayanılarak yapılabilir?

 

Sarımsaklı'da bu

ağaçları kim kesti

 

AYVALIK Sarımsaklı'da yazlık sahibi bir vatandaşım. Her sene buraya yılın belli aylarında tatile gelirim.

Bizim yazlığın karşısında Maliye Bakanlığı'nın eğitim ve dinlenme tesisleri bulunuyor; bahçesinde en az 100 yıllık ağaçlar vardır.

Bu yaz bu güzelim ağaçların kesildiğini gördüm. En 20-30 kamyon ağaç yerlerdeydi; ama 2-3 günde ağaçlar ortadan kayboldu.

Soruşturdum; ne izin alınmış ne bir şey yapılmış. Düşünün, 1. derecede sit alanı bir arazi üzerinde bulunan en az 100 yıllık ağaçların hepsi kestirilmişti.

Bu ağaçları kimseden izin almadan kim, nasıl kestiriyor? Yoksa buraları birine peşkeş mi çektirilecek.

Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'ın bu olanlardan haberi var mıdır?

Cengiz HAN

 

Arkamda parti var

 

SAYIN Topbaş; Eminönü'nden kalkan Zeytinburnu tramvayı 19.30 sıralarında Atatürk Öğrenci Yurdu durağında durdu, yolcular indirildi. İtirazlar üzerine "Bazı akşamlar böyle oluyor" dendi. Üstü başı dağınık bir görevli, tartışmalar büyüyünce "Kime isterseniz şikayet edin, arkamda 'parti' var" diyerek el kol hareketlerinde bulundu. Saygıdan yoksun bu görevli ne size

ne de 'parti'ye yakışıyor.

A.AKGÃœNEL

 

Valize saygı

 

ATATÜRK Havalimanı'na inen (12.6.2006, saat 08.20) Kayseri uçağında seyahat eden yolcuların valizlerini karga tulumba boşaltan, yere düşüren, üste üste fırlatan HAVAŞ personelinin amirine sesleniyorum: Bagajların boşaltımı sırasında personelinizin başında durun da ne kadar işin 'ehli' ve 'nezaketli' insanlar olduklarını görün...

Mücella ÇOKYAPAR

 

Cami-kondu

 

ÖNCELİKLE, cami yapımına karşı olmadığımı belirtmeliyim. İbadet ve ibadethane (hangi din olursa olsun) inanan insanlar için en temel gereksinimdir. Ancak, son zamanlarda Antalya'da dikkati çekecek derecede cami yapım faaliyetleri artmış durumda. Üstelik cami yerine 'cami-kondu' olarak adlandırılabilecek bu yapılar yerine, Antalya gibi turizmin başkenti olan bir kente mimarisiyle, heybetiyle turistlerin dahi ziyaret etmek isteyebilecekleri sayılı birkaç cami yapılması daha doğru olmaz mıydı? Site içine dahi yapılacak kadar (Konyaaltı'nda bir site içine yapılmaktadır) düşünülmeden, sadece sayıca artışı göz önüne alınarak yapılan camilerin -kutsal niteliklerinin tam tersine- bir görüntü kirliliği yaratacağı kesindir. Benim bütün korkum, bunun gizli bir amaç nedeniyle yapılmasıdır. Bence bu masum olgunun izlenerek mercek altına alınması gerekmektedir.

Nevzat YENİÖMÜR-ANTALYA

 

Akdeniz ölüyor

 

GREENPEACE Akdeniz Denizler Kampanyası Sorumlusu Canan Saraç yazıyor:

Yeni Greenpeace raporuna göre denizlerin yüzde 40’ı koruma altına alınmazsa, Akdeniz’deki deniz yaşamı tahrip olma tehlikesi altında...

'Akdeniz İçin Koruma Alanları' raporuna göre; Akdeniz dünyada aşırı avlanmanın ve yasadışı balıkçılığın en yoğun gerçekleştirildiği bölge. Bir şeyler yapılmalı. Bölgeyi korumak için hemen acil önlem alınmazsa denizin güzelliği ve milyonlarca insana geçim kaynağı yaratan bereketi, geçmişin bir parçası olacak.

 

Biliyor musunuz

 

¦ KIRGIZİSTAN-Türkiye Manas Üniversitesi'nin Bişkek'te yarın gerçekleştireceği 5. dönem mezuniyet törenine katılacak olan KKTC Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’a fahri doktora unvanı verileceğini (www.manas.kg)...

 

MESAJ PANOSU

 

¦ KİRAZ üretiminde Türkiye'nin öncü firması Alara Tarım, EuropGap Projesi ile üretilen meyve ve meyve fidanlarını yarından itibaren Avcılar'da Gökche Meyva ve Fidancılık'ta (Güllüoğlu'nun yanı) satışa sunmaya başlıyor.

 

 

Yazarın Tüm Yazıları