Özer itiraf ediyor

Emin ÇÖLAŞAN

Dünkü yazımda, Tansu'nun başbakanlığı döneminde MİT tarafından Özer'e brifing verildiğini yazmış, kendisine bazı sorular sormuş ve yazılı bir açıklama yapıp yanıt vermesini istemiştim.

Sorularım şunlardı:

1- Bu brifinge hangi sıfatınla katıldın?

2- Brifingin amacı neydi?

3- Niçin sana verildi?

4- O gün sana aktarılan belge ve bilgileri, nerede ve nasıl kullandın? Başbakanlık koltuğunda oturan karına mı götürdün?

5- Hangi konuyu konuştunuz?

Yazıma ayrıca bir cümle daha eklemiş ve beşinci soruya yanıt vermesini istemediğimi belirtmiştim... Çünkü çok kritik bir konuydu. En azından MİT zor durumda kalırdı.

Dün öğle saatlerinde Özer'in yazılı açıklaması geldi. Bu itirafnameyi size aynen aktarıyorum:

‘‘Günlük bir gazetenin gözü husumetten başka bir şey görmeyen köşe yazarı, ‘‘Özer Çiller'e MİT brifingi’’ başlıklı bir yazı ile yine ailemi ve şahsımı hedef almıştır. Gazetecinin hâkim ve savcı gibi davranmaması konusunda aklı başında meslekdaşlarının yerli yersiz uyarılar yapma ihtiyacı hissettikleri bu ortamda, savcı ve aynı zamanda hâkim tavrını pek benimseyen bu yazar, benden hazırladığı saçma sapan sorularına cevap vermemi beklediğini, her zamanki saldırgan ve ciddiyetsiz üslubuyla ifade etmiştir.

Geçmişte yaptığım televizyon sohbet toplantılarında da belirttiğim gibi MİT, üzerinde hassasiyet gösterilmesi ve siyasi menfaatler uğruna yıpratılmaması gereken kurumların önde gelenlerindendir. Sayın yazarın hezeyanlarının yansıttığı saçma sapan suallere cevap vererek bu güzide kurumumuzu yıpratmaya vesile olmak benim haddim olmadığı gibi, bu sayın yazarın da haddi değildir.

Bu vesile ile hukuk ve etik (ahlak) kaidelerinin içinde kalarak, yaptığım ve yapacağım hiçbir görüşmeye kimsenin karışamayacağı gibi, özellikle kişiye özel hukuk kaidesi yaratmakta üstad olan bu yazarın da karışamayacağını, bir kez daha hatırlatmak isterim. Özer Çiller. İmza.’’

***

Evet, açıklama aynen böyle. Öncelikle belirteyim, bana yaptığı hakaretler nedeniyle kendisini mahkemeye vereceğim. Şimdi gelelim esas konuya:

Dikkat ediniz, dün yazdığım konuyla ilgili olarak Özer bir şeyler geveliyor ama bir türlü ‘‘Hayır, MİT bana brifing vermedi. Yazdıkların yalandır’’ diyemiyor.

Çünkü kendisine brifing verildi. Hem de MİT merkezinde ve bizzat dönemin müsteşarı Sönmez Köksal tarafından verildi.

Özer'in yaptığı görüşmelere kimse karışamazmış, özellikle ben hiç karışamazmışım!

Ben karısıyla Konut'ta yaptığı özel konuşmaları değil, kendisine verilen MİT brifingini soruyorum.

Çünkü bu bir rezalettir. Özer kimdir ki, koskoca MİT ona brifing vermektedir? Sıfatı nedir? Bir devlet görevi var mıdır? Başbakan kocası olmanın ötesinde bir kimliği mevcut mudur? Aldığı bilgileri ne yapmıştır?

MİT'i yıpratmamak gerekirmiş!

Doğrudur. Ama bunu o zaman, brifing alırken düşünecektin.

Bunlar ciddi işlerdir. Öyle gargara yapılarak ve laf kalabalığına sığınıp, böyle komik açıklamalar yaparak geçiştirilemez.

***

Şimdi size Meclis'te kurulan Susurluk Komisyonu tutanaklarından bir bölümü açıklıyorum. Tansu'nun başbakanlığı döneminde MİT kadrosundan Başbakanlık İstihbarat Başdanışmanlığı görevine getirilen MİT'çi Nuri Gündeş, Komisyon'da kendisine milletvekilleri tarafından sorulan soruları yanıtlarken bakınız neler diyor:

- Sayın başbakanın eşini (Özer'i) tanır mısınız?

- Tanırım... Zaman zaman görürdüm kendisini. Bazı şeyleri zarf içerisinde oraya götürüp veriyordum hanımına verilmek üzere... Yani bir irtibat kanalı oluyordu. Kapalı zarfla gönderip veriyorduk.

- Başbakanın eşinin bir sıfatı var mıydı?

- Özel Kalem gibi çalışıyordu. Özel Kalem'e de veriyoruz biz...

- Ulaşma kanalı olarak Özer Bey'e zarf teslim ettin mi?

- Evet.

- Bunun içinde ne vardı?

- Genelde teşkilatın (MİT'in) Hanımefendi'nin istediği aktiviteyi sağlamak için teşkilatın nasıl kimlerle, ne şekilde bir şeyde... Eğer ben rahatsızlık duymasaydım (o görevden) zaten ayrılmazdım. Ben her gün birkaç defa görmem gereken bağlı olduğum kişiyi (Başbakan Tansu'yu) göremezsem, ona yazılı ulaşamazsam, ben orada vazifemi yapamıyorum demektir.

- Rahatsızlık duyduğunuz konu Sayın Başbakan'ı görememiş olmanız mıdır?

- Tabii, tabii...

***

İşte devletin tutanaklarındaki sözler, acı itiraflar!.. MİT'in gönderdiği zarflar, Başbakan Tansu'nun kocası Özer'e veriliyor.

Tansu'nun istihbarat başdanışmanı ve MİT'in üst düzey yetkilisi Nuri Gündeş, Özer'in Özel Kalem Müdürü gibi çalıştığını anlatıyor.

Devletin istihbarat bilgileri Özer'e veriliyor. Çünkü Hanımefendi'ye ulaşmak öyle her babayiğitin harcı değil.

Sonra doğal olarak işler karışıyor.

Örtülü ödenekten kaybolan paralar, Azerbaycan darbeleri, İran'ı bombalama girişimleri, MİT'te kocasına verilen brifingler...

Vay vay vay, bizi kimler yönetmiş!

Ne Başbakan'mış be! Ne Özer'miş be!

Maşallah, maşallah! Yeniden Başbakan olsunlar inşallah!

---