Liderin askeri mi milletin askeri mi?

Muharrem SARIKAYA

‘Çiller Genel Başkan seçildikten üç ay sonra eşim hata ettiğimizi söyledi...'

DYP'nin Antalya Belediye Başkanı Hasan Subaşı, Futbol Federasyonu Başkanı seçimi için geldiği Ankara'da söze böyle başlıyor.

Subaşı'nın düşüncesinde, Federasyon Başkanı'ndan çok DYP Genel Başkanı yer etmiş durumda. Sohbet sırasında sözü dönüp dolaştırıp DYP Genel Başkanlığı sorununa getiriyor.

TABANIN SESİ

Her ne kadar DYP Genel Başkanı Tansu Çiller, bir aydır partisindeki milletvekili erozyonu karşısında, ‘‘Giden gitsin, taban dimdik ayakta'' diyorsa da, tabandan gelen bir kişi olarak Subaşı böyle düşünmüyor.

Önceki hafta Çiller'in Antalya gezisiyle ilgili ilginç bir tespitte bulunuyor:

‘‘Eskiden DYP'nin lideri Demirel Antalya'ya geldiğinde yer yerinden oynardı. Şimdi öyle mi?''

Subaşı ardından ekliyor:

‘‘Bir süre önce şehirlerde tabanı kaybettik. Şimdi köyleri de kaybetmiş olacağız ki, Çiller yaylalarda kendisine destek arıyor...''

Bu politikanın devam etmesi halinde, bir süre sonra yaylada da destek bulunamayacağını vurguluyor.

Yıllarca mücadele vermiş, toz-toprak yutmuş partililerin gelinen tablodan memnun olmadığını her gittiği yerde gördüğünü söylüyor.

Subaşı, Çiller ile devam etmenin DYP'nin iyice dibe vurması anlamına geleceğini de belirtiyor.

Özellikle son dönemde, partinin politikalarının günlük siyaset üzerine oturtulmasından duyduğu sıkıntıyı aktarırken şunları söylüyor:

‘‘8 yıllık temel eğitimi biz savunmadık mı? Bunu uygulayacağımızı söylemedik mi? Şimdi ne yapıyoruz? Aklımız sıra RP kapanacak, ondan gelecek oyları toplayacağız öyle mi? Bir kısım akıllı danışmanların sözü ile giderseniz varacağınız politika bu olur.''

Subaşı, Demirel'in parti üzerinde karizmasının en yüksek olduğu dönemde bile, lidere bağlı politikanın bu derece uç noktaya varmadığını vurguluyor.

Son dönemde DYP'de liderin her kişisel tavrının, parti politikası olarak kabul edildiğini belirtiyor. Subaşı, buna örnek olarak da Türk Silahlı Kuvvetleri'ne karşı Çiller'in takındığı kişisel tavrı göstererek şöyle devam ediyor:

‘‘Halk bu parlamentoda milletvekillerini liderin askeri olarak görüyor. Türk Silahlı Kuvvetleri'ni ise kendi askeri. Şimdi siz neye karşı politika yapıyorsunuz? Halk, liderin değil, kendisinin askerini savunur. Bugüne kadar da hep böyle olmuştur...''

Subaşı, partide Olağanüstü Kongre'nin ve yeniden yapılanmanın kaçınılmaz olduğunu da söylüyor.

KONGRE, YENİDEN

DYP'de iki hafta önce Çiller hakkındaki CIA ajanlığı suçlaması dolayısıyla birçok kişinin buzdolabına kaldırdığı Olağanüstü Kongre tartışmasını yeniden açıyor.

Sohbetin bütününden yola çıkıldığında, Subaşı da genel başkanlık için kolları sıvayanların arasında yerini alma hazırlığı yapıyor izlenimi veriyor.