Kurthan Fişek: Ya dayak yememiş, ya sayı saymayı bilmiyor

Kurthan FİŞEK

YETMİŞ yedinci kuruluş yıldönümünü kutladığımız Cumhuriyet'imiz ilk kurulduğunda, nüfusumuz 13-14 milyon civarındaydı.

Savaş yorgunuyduk, bıkkınıydık.

Balkan Harbi, Birinci Dünya Savaşı, Kafkas Cephesi, Kurtuluş Savaşı derken, askerlik çağındaki genç insanımızın çok büyük bölümünü yitirmiştik.

On yılda on beş milyon genç yaratmaya koyulduk.

‘‘Nüfus planlaması’’ değil, ‘‘nüfus patlaması’’ esas alındı.

Hızla büyüdük, çoğaldık.

* * *

Geçen hafta, bugün, sayıldık... İlk tahminler 65-67 milyon olduğumuz yönündeydi. Buna inanmamıştım.

İnanmamıştım, inanamamıştım, çünkü, İstanbul nüfusu 10 milyonun altında olamaz... O metropolün nüfusu, su içinde, 16-17 milyondur.

O sebeple, dünkü Hürriyet'in haberi, içime su serpti, yüce milletimizin üretkenliğine olan güvenim arttı. 72 milyonmuşuz meğerse...

Bu sonuncu rakam doğrudur.

Bu vesileyle, iki ulusal hasletimiz ortaya çıkıyor.

1 Ya dayak yememişiz,

2 Ya sayı saymasını, ya yalan söylemesini bilmiyoruz...

* * *

Basına güvenmiyoruz, peki, politikacılara ne kadar, nereye kadar güvenelim?

1 Politikacıların hepsi aynıdır. Nehir yokken köprü vaad ederler (Nikita Kruşçef)...

2Politikacı, oylarını yoksuldan, kampanya masraflarını zenginden alıp ikisini birbirine karşı koruyacağına söz veren kişidir (Oscar Ameringer)...

3Ben dürüst bir politikacıyım... Beni satın alanlara aslá ihanet etmedim (Simon Cameron)...

4Başkanlarının bir sahtekár olup olmadığını öğrenmek elbette halkın hakkıdır. Ben sahtekár değilim. Sahip olduğum her şeyi alnımın teriyle kazandım (Richard Nixon)...

5Üç çeşit yalan vardır. Masum yalan, tehlikeli yalan ve istatistikler (Benjamin Disraeli)...

* * *

Peki, politikacının yalan söylediğini nereden anlayacaksınız?

Aklımda yanlış kalmadıysa, 8-9 yıl önceydi. TEMPO dergimiz, ‘‘İkiyüzlü Politikacının Yalan Rehberi’’ diye bir kitapçık eki vermişti.

Yalanlara ve o yalanları söyleyen güvenilmezlere bakalım.

* * *

1İcraatından daha çok, akrabaları hakkında bilgi sahibiyseniz,

2Muazzam büyüklükte ekonomik projeler öneriyor fakat bir türlü mal beyanında bulunmak istemiyorsa,

3Vizyon sahibi olduğunu iddia ediyorsa,

4Ekonomik paketinin içinde vergilerinin artırılması varsa,

5Sizin sıkıntılarınızı paylaştığını söylerken, malikánesinde yaşayıp zırhlı limuzini ve seksen korumasıyla volta atıyorsa,

6Sizden sabır ve anlayış bekliyorsa,

7Köpeği, kedisi kendisinden çok daha fazla ilgi çekiyorsa......

O politikacı yalan söylüyor demektir.

* * *

Mesut Yılmaz beş gazeteciyi ‘‘marazi tip’’ (hastalıklı kişi) olmakla suçladı. Düzeltmeye çalışıyor şimdilerde...

‘‘Beş tanesi değil, biri...’’

Ya sayı saymasını bilmiyor, ya dayak yememiş...

Aklıma Mark Twain geliyor. ‘‘Ağzından çıkanı kulağı duymayan, sayı saymasını bilmeyen geveze politikacıyı susturmanın tek yolu, tez elden sandık başına gidip bir daha seçmemektir...’’