Kedilere yapılan eziyet ne kadar sürecek

“Ne olmuş yani birkaç kedi doğradıysam, bunu herkes yapıyor. Nesi suç ki bunun?” diye soruyor. Sorabiliyor...
Ülkemizde hayvanlara yönelik zulüm, katliam, cinayet, eziyet, tecavüz suç sayılmıyor. Hayvan Hakları Yasası’nda birkaç 100 lira ile savuşturuluyor.
Üstelik bu kadın, kesip doğradığı kedilerin kanını içiyormuş! Genç bir kadın bunu yapıp söyleyebiliyorsa onun gibiler, düzgün bir aile ortamında yetişmemiş çocuklar neler yapmaz? Bir gün gelir, “Birkaç çocuk doğradık, ne olmuş yani?” diye çıkabilirler karşımıza. Eylem aynı, yöneldiği varlık farklı olur sadece...
Geçenlerde bir televizyon kanalında izledim, insanlar yiyip içtikleri zararlı kimyasallar nedeniyle tür değiştiriyormuş. Hatta giderek android insan, ruhsuz insan olarak türeyeceklermiş. Bunu söyleyen bir ilahiyatçıydı ve Kuran’dan da örnekler verdi...
Gerçekten değişiyor muyuz? Ruhsuz insanlar mı oluyoruz? Bu kadına bakınca “evet” diyorum. Bir nebze vicdanı olan, bir nebze insanlıktan nasibini almış biri bunu yapamaz.
Peki akıbeti ne olmuş dersiniz bu kadının? Bodrum ilçesi sınırları dışına çıkarılmış. Hepsi bu! Savcı böyle karar vermiş.
E o da haklı, yasada bu tür cinayetler için yeterli ceza yok ki...
Artık yeter. Çevre Bakanlığı’na ve tüm Meclis’e sesleniyorum. Kavgaları, didişmeleri bırakın. Sırada bekleyen ve bizleri ilgilendiren yasalarla uğraşın. Bir an önce de Hayvan Hakları Yasası’ndaki bu yetersiz maddeleri değiştirin. Değiştirin ki, birileri çıkıp “Ne olmuş yani birkaç kedi kestiysem, cezası mı var?” diyemesin...
Lütfen böyle canilere bu fırsatı vermeyin. Lütfen artık yeter....
Feyza Algan

Köpeği kurtarmak için mücadele etmek suç mu

Sahibinin, sopayla dövülen köpeğinin hayatını kurtarmak için mücadele etmesi suç mudur? Peki adam öldürmeye teşebbüsten içeri alınmak ve yargılanmak mıdır bu mücadelenin karşılığı?
“Köpek” öldürmeye teşebbüs, “adam” öldürmeye teşebbüsten çok mu farklıdır? Oysa burada savunmasız durumda olan köpektir...
Kin gütmeyen, yalan söylemeyen, sahtekâr olmayan, durup dururken asla zarar vermeyen, gerçek dost olabilen “adam” mıdır, “köpek” midir?
Marketten parasını verip ekmek, su, yemek alamayan köpeklere, kedilere, kuşlara bu ihtiyaçlarını temin etmeye çalışanlar mı suçludur? Yoksa bu kişileri istemeyenler, durdurmaya çalışanlar, bu hayvanların ölmesini isteyenler mi?
Bu hayvanlara işkence yapanlar, dövenler, tekme atanlar, umursamayanlar mı suçludur? Yoksa onları koruyanlar, kucak açanlar, kafalarını okşayıp, sevgilerini vermeye çalışanlar mı?
Basına yansıyan bu olaydaki kişinin, köpeğinin yerine “nefsi müdafaa”dan dolayı ceza almaması gerekmez miydi? Bu tür olaylar “gerçek insanların” ceza alması anlamına gelmez mi?
Yaradılışları gereği insanlar hayvanları sevmelidir, korumalıdır. Yoksa o insan, insan değildir aslında...

? Rumuz: N.Y.
Sevgili okurum, işte görüyorsunuz her şey açık açık ortada... Hayvanları Allah’ın yarattığı varlıklar olarak görme-yen insanlardan yana her şey.
Bence bir hayvana acı vermek, ona zarar vermekle bir insana zarar vermek arasında bir kıl payı kadar fark vardır.
Bunu, benim gibi düşünen, adli olayları dile getiren sevgili Sevil Atasoy yazarımız da belirtti...

En tatlı Sevgililer Günü

Dört patili dostlarımızın ya da diğer sevdiklerimizin fotoğraflarını göndererek, hem kendimiz hem de hediye vereceğimiz sevdiklerimiz için keyifli tatlara ulaşabileceğiz...
www.hayalpanosu.com adresinden ulaşacağımız HAYKOD (Hayvanları Koruma Derneği) sayfasına istediğimiz bir fotoğrafı göndererek kendi çikolatamızı sipariş verebileceğiz...
Böylece hem ağzımız tatlanacak, hem sevdiklerimiz mutlu olacak hem de bu sayfa üzerinden vereceğimiz siparişler ile HAYKOD’daki dört ayaklı dostlarımızın karnını doyurmuş olacağız.
Bundan daha tatlı Sevgililer Günü olabilir mi?
Nilgün Ertürk / HAYKOD
Tel: 0312 215 15 55