Kabaramazsın kel Fatma, Atan güzel sen çirkin

Haberin Devamı

Okurlarımızla birlikte yazdığımız “Sokak sokak Ankara’nın sözlü tarihi” bu hafta 70’lere uzandı.

“Mahalle”ye radyodan muhtırayla inen 12 Mart darbesi, basılı muhalefeti, gazeteleri sansürlese de, “sokaktaki ses” hayata oyunlardaki çocuk tekerlemeleriyle bile sızar. Bu yıl 50. yaşını kutlamaya hazırlanan AST ise, “Ankaralı muhalefet”in yaşayan efsanesi olarak katılır hayata.

12 Mart darbesi “mahalle”ye önce, Genelkurmay Başkanı Memduh Tağmaç ve kuvvet komutanlarının radyolardan ortak ültimatomuyla gelir: “Hükümet, süregelen tutum, görüş ve icraati ile yurdumuzu anarşi, kardeş kavgası, sosyal ve ekonomik huzursuzluklar içine sokmuş, Atatürk’ün çağdaş uygarlık seviyesine ulaşma ümidini kamuoyunda yitirmiş....”

Ardından da, 01.00-05.00 arasında uygulanan sokağa çıkma yasağı ile tanışır mahalle.

Haberin Devamı

Sokak mizahı
engellenemez

Darbelerin, diktacı, otoriter yönetimlerin her türlü muhalefeti bastırmaya çalışırken, mizahı da “görüldüğü yerde başı ezilecek” hedefler arasına yerleştirmesi, tarihimizin her otoriter dönemde “tekerrürden ibaret” müstesna örnekleri arasındadır.

Ama mizahın basılısını yasaklayan darbeler, hayata sızan “sokak mizahı”nı engelleyemiyordu elbet. Darbelere, liderlere muhalefet kendi ironisini de üretirken, sokağa çocuk oyunlarıyla da yansıyordu.

Darbenin ardından Nihat Erim kabinesi kurulurken Kutlu Batur,  Arama Sokak’da “Ay may kumay Cevdet Sunay, Nihat Erim kel başını yerim” tekerlemesiyle lastik oynuyordu mesela.

Kabaramazsın kel Fatma, Atan güzel sen çirkin

Kabaramazsın
kel Fatma...

12 Eylül darbesinin en koyu döneminde, Can Yücel’in  kulaktan kulağa dolaşan dizeleri, Kenan Evren’in de östaki borusuna ulaşıyordu herhal.

Ki Yücel’in cuntanın baş komutanına ilk muhalif dizesi, çocuk tekerlemesinden devşirmeydi:

“Kabaramazsın kel Fatma, Atan güzel sen çirkin...”

“Şili’deki tencereye” başlığıyla yazdığı ikinci dizesi de yine bir sokak, halk deyişiydi aslında:

“Tencere dibin kara, benimki senden kara...”

Haberin Devamı

Fıkralı muhalefetler, Atatürk Lisesi’ni terk edip tiyatro sahnesine adım atan Ankara efsaneleri, Emek Mahallesi’ndeki 72. Koğuş sokağı, ilk kez AST’ın Ankaralı’ya tanıştırdığı esmer Nurseli İdiz, 12 Mart darbesine Hitlerli başkaldırı, SBF sahnesinde yasaklanan oyun ve daha fazlası pazar günü ANKARA HÜRRİYET GAZETESİ’nde

Yazarın Tüm Yazıları