İmren Hanım'ın işi zor

İsmet SOLAK
Haberin Devamı

Meclis, 40 gün sonra nihayet çalışmaya başladı. TBMM Başkanlık Divanı oluşumunda, geciktirilmeye açık yasal boşluklar var. İşleyiş gecikiyor. Meclis çalışınca, biz de yine iç siyasete döndük.

Dün Refah, ANAP ve CHP grupları toplandı. CHP grup salonu arı kovanına dönmüştü. Halk, siyasette tıkanma kokusunu alır almaz alternatifler arıyor. RP'liler Anayasa Mahkemesi'nden haber bekliyordu. Onlar her zaman, ‘‘Şeriatın kestiği parmak acımaz’’ derdi. Kaderin oyunu!

ANAP grubunda Başbakan Yılmaz'ı dinledim:

‘‘Enerji sıkıntısını gidermek için yeni yatırımlar yanında, Gökova ve Yatağan'ın doğaya zarar vermesini önlemeye çalışıyoruz.’’

Çevre Bakanı İmren Aykut'un işi zor. Bir ANAP milletvekili anlattı:

‘‘Kendi görevine mi ters düşsün, Başbakan ve kendi kabinesine mi? Gökova ve Yatağan için mahkeme kararı var; çalışmaları yasal açıdan mümkün değil. İyi ama yürütme yargının önüne çıktı! Ne yapsın İmren? Hukuk göz göre göre çiğneniyor ve çiğneyenler hukukun üstünlüğüne ant içenler.’’

Aykut'un bütçesi de toplam 7 trilyon lira. Bozdur bozdur harca! Bakanlar Kurulu toplantısında son gezisinden önemli notlar aktardı:

‘‘Çevre temizliği ve arıtma tesisleri için dış kredi sağlayan kuruluşlar, 2 bin 900 belediye yerine devletin muhatap olmasını istiyor ve arıyorlar.’’

Bakanlar Kurulu'nda Çalışma Bakanı Prof. Nami Çağan tam not aldı. Dört dörtlük bir hazırlıkla gelmişti. Başbakan Yardımcısı Bülent Ecevit'in SSK ile ilgili sözleri ise çok çarpıcıydı:

‘‘SSK'nın özerk hale getirilmesi benim hayalimdir.’’

Başbakan Yardımcısı İsmet Sezgin, deneyim ve birikimini ortaya döktü:

‘‘Senelerce siyaset yapıyoruz. Ne kadar yapılamayan ve eksik kalan, eleştirilen iş varsa bizim üstlenmemiz lazım.’’

Ve Başbakan Mesut Yılmaz'ın sözleri:

‘‘Doğrunun alıcısı yoktur. Ama biz doğru yapmak zorundayız.’’

8 YIL TUTMUŞTUR Devlet Bakanı Metin Gülrdere, yurdu karış karış dolaşmıştı:

‘‘Ayak basmadığım yer kalmadı. 8 yıllık kesintisiz eğitim tutmuştur.’’

Bu sözler, öğretmenlerin ders ücretlerinde daha da iyileştirme isteyen Eğitim Bakanı Uluğbay'a moral verdi. Maliye Bakanı Zekeriya Temizel ile iyileştirme hazırlıklarına başladı. ANAP kulisinde Turizm Bakanı Gürdal'a, ‘‘Vatikan Büyükelçisi'nin yemeğine gitmişsiniz’’ dedim. ‘‘Gittim’’ dedi:

‘‘Gittim.. Türkiye aynı Allah'a inanan çok dinli dünya meridyeninde, dört mevsimin yaşandığı kıtaların ülkesi. Türkiye dinlerin tarihine de beşiklik etti. Bu çağrışım ve benim çağrım, Vatikan'dan ses getirdi.’’

Gürdal'ın eşi ile katıldığı yemeğe İtalya, İsviçre, Brezilya büyükelçileri ve eşleri de katılmıştı. Vatikan Büyükelçisi'nin konuşması anlamlıydı:

‘‘İnanç turizmi projeniz ile ülkenizde İslam, Hıristiyanlık ve Musevilik olmak üzere tek Allah'a inanan üç dine ait çok sayıda kutsal yeri insanlara daha hoş yerler haline getiriyorsunuz. Bu sayede bakanlığınız çok daha fazla tanınmaya başladı. Holy See, yani Vatikan, içinde bulunduğu konum ve yüksek idari vasıflarıyla sadık ve çok etkin bir dostluk anlayışı içinde size bu konuda içtenlikle işbirliği önermektedir.’’

Bir bakanın bu projedeki ilk adımına imza atmış bir gazeteciyim. Varılan noktaları da izliyorum. Ve hoşuma gidiyor. Çünkü sonuç alınıyor.

Yazarın Tüm Yazıları