Hollywood’un yerli versiyonu olmaz

Yerli Barcelona’da Javier Bardem’i Halit Ergenç’in oynayacağı kesin de, Bardem’in deli sevgilisi Penelope Cruz’u kim oynayacak acaba?

Cansu Dere oynayacaksa, Penelope’un Scarlett’e yaptığı gibi Songül Öden’i köşelerde sıkıştırıp öpecek mi, Cansu’yla Songül arasında aşk da izleyecek miyiz?..

Ya Vicky kim olacak, Ezgi Asaroğlu mu?..

Peki Ezgi de Rebecca gibi sadece Halit’le yatmak için hafta sonu tatiline çıkacak mı, sonra da sevgilisini Songül’e kaptıracak mı?..

Penelope’un Oscar aldığı gibi Cansu da Altın Portakal alacak mı?

Acı Aşk adıyla çekilecek bu film, Woody Allen’ın Barcelona filminin yerli versiyonu olacakmış...

Ya Sex and The City’nin yerli versiyonuna ne demeli.

Yıllardır bir türlü yerlisini yapamadılar gitti şu dizinin; daha önce Metropalas diye denediler olmadı.

Tesadüfe bakın ki onda da Cansu Dere oynuyordu, Deniz Akkaya ve Sevinç Gürşen’le birlikte...

Cansu Dere’nin demek ki sütten ağzı yanmamış, Sex and The City’den sonra Barcelona’nın yerlisini deniyor.

Metropalas olmadı, şimdi de Romantik Komedi adıyla çekmeye kalkıyorlar yerli Sex and The City’yi...

Sinem Kobal, Sedaf Avcı, Burcu Kara ve Begüm Kütük var başrollerde...

Samantha gibi hangisi oral seksi anlatacak merak ediyorum...

Carrie gibi seks oyuncaklarını kim deneyecek, Miranda gibi kim bardan adam kaldıracak da bu film yerli Sex and The City olacak acaba?..

Yeni çekilecek filmler “bilmem neyin yerli versiyonu” diye lanse edildiğinde daha baştan kaybediyor.

Hepimiz biliyoruz ki bizden iyi bir Sex and The City, iyi bir Barcelona aşkı çıkmaz, üzerinize oturmaz, bol gelir.

Belki de bunlar iyi filmler olacak ama nedir bu bir Hollywood filmiyle özdeşleştirme sevdası.

Üçlü bir aşk hikayesi, dört şehirli kadının hikayesini çekiyoruz deyip geçin...

Şimdi bu filmleri ister istemez orijinalleriyle karşılaştıracağız ve gülmekten yerlere düşeceğiz...

Ezan kaşesi?

Bu yıl ramazanda ezan okuyarak kim gündeme gelecek diye bekliyordum ipi göğüsleyen Müslüm Gürses oldu... Her yıl olur bu tartışma; birileri mutlaka çıkar ezan okur. Geçen yıl Alişan okumuştu, Burhan Çaçan zaten yıllardır okur...
Bu yıl da Müslüm Gürses’e vurdu piyango. atv Haber’de İstanbul için iftar vaktinde ezanı Müslüm Gürses okudu.
Bunun için ünlü mevlitan Amil Ateş’ten ders almış Müslüm Baba, stüdyoda 3 saat ter dökmüş. Benim merak ettiğim çıkacağı her program için 4-5 bin lira para isteyen Müslüm Gürses, atv Haber için ezanı kaça okudu acaba? Mübarek aydayız deyip sevabına yapmadığına eminim.

Kim haklı, kim haksız

Ben ilişkilerde genellikle kadın tarafındayımdır, erkek nobranlığına karşı kadınları savunurum.
Ama son bir haftada iki ayrı ilişkide öyle şeyler yaşandı ki, saf değiştirmek zorunda kaldım.

İKİ HAKLI ERKEK

Nurettin Hasman: Altı yıldır birlikte olduğu sevgilisinden ayrıldığını gazetelerden okuyup, buna tepki gösterdiği için... Ah bir de, bir anlık öfkeyle 6 yıllık sevgilisine iffetsiz demeseydi...
Sulhi Aksüt: Dokuz yıllık eşi tarafından “evdeki manzarayı görünce şoke oldum” gibi her yere çekilecek bir açıklamaya maruz kalıp, buna rağmen efendiliğini bozmadığı için...

İKİ HAKSIZ KADIN

Eda Taşpınar: Halkla ilişkilerci arkadaşıyla birlik olup altı yıllık sevgilisinin arkasından dolap çevirdiği ve ayrılacağını sevgilisine söyleyemeyip önce gazetelere sızdırdığı için...
Sibel Can: Dokuz yıllık eşi hakkında açıkça konuşmayıp her yöne çekilecek imalar yaptığı ve biten evliliğinin ardından vakur bir duruş sergileyemediği için...

Çığırtkan spikerler

Sadece maçı anlatmadıkları, holiganlığa soyundukları, gereksiz milliyetçilik yaptıkları her maç sonrasında eleştireceğim onları...

10 yıl geriden geliyorsunuz diyorum...

Trabzon-Toulouse maçında eleştirdiğim Sabri Ugan bir mail göndermiş; “Maç başlarken Trabzon’da yayınlanan yerel gazetelerin başlıklarını okudum” diyor...

Özrü kabahatinden büyük.

Adı üzerinde onlar yerel gazete, o gün hemşerisinin en hoşuna gidecek başlığı atıyor...

Ama sen Sabri, sadece Trabzonlular’a Trabzon TV’de maçı anlatmıyorsun ki, yerel değil ulusal bir kanalda tecrübeli bir spor adamısın.

Bir şey daha söyleyeyim; futbol izleyicisi de fena halde sıkılmış bu durumdan, onlarca mail geldi çığırtkan spikerleri eleştiren...

Şimdi de Emre Tilev’i izleyeceğim...

Umarım bu haftaki Avrupa Ligi maçlarında aynı şeyleri yaşamayız.