Hayvan haklarında laf çok, eylem yok

CHP hayvan haklarını vaatleri arasına koyuyor ama sokak köpeklerine zulmeden belediyelerine müdahale etmiyor. Kime inanacağız?

Yer Eskişehir. Evli, çoluk çocuk sahibi sapığın biri gecenin köründe çocuk parkına gidiyor. Bir sokak köpeğini gözüne kestirip tecavüz ediyor, o sırada polis tarafından yakalanıyor.
Karakola götürülüp ifadesi alınıyor. Diyor ki “Yşsizim, o gece son paramla bir bira alıp içtim. Köpek bana ilgi gösterince kendimi tutamadım.”
Sonra ne mi oluyor? Ne olacak, bilindik hikaye...
150 TL para cezası kesilip sapık bırakılıyor.
Yer Samsun. Ykisi erkek, biri kadın üç köylü bir köpeği elektrik direğine bağlayarak dakikalarca sopayla dövüyorlar. Köpek üç gün sonra ölüyor.
Ne mi oluyor?
400 TL para cezası.
Yer Yzmir. Gece bir büfenin önüne Pitbull köpekleriyle gelen dört üniversiteli büfenin sahibinin beslediği kedinin üzerine önce köpeklerini salıyorlar. Köpek saldırmayınca önce biri kediyi tekmeleyerek, diğeri de başını ezerek öldürüyor.
Ne mi oluyor?
687 TL para cezası.
Yer Denizli. Adamın biri komşusunun köpeğinin kendi köpeğiyle ilişkiye girdiğini öne sürüyor. Diğer komşulara “Söyleyin şuna köpeğini kısırlaştırsın. Yoksa ben yaparım” diyor. Ve bir gün yapıyor, zavallı Tarçın’ın penisini kesip hayvanı kan revan içinde bırakıyor.
Ne mi oluyor?
Penisi kesilen köpeğin sahibi suç duyurusunda bulunacağını söylüyor.
Ne mi olacak?
Büyük ihtimalle “Öldürmemiş en azından” falan deyip 100 TL ceza kesecekler, konu kapanacak.

BAKALIM KYM SÖZÜNÜ TUTACAK

Bu işten bu kadar kolay bir bizim ülkemizde sıyrılınıyor.
Çünkü bizim kanunlarımıza göre hayvanlar “cansız eşya”, yani mal.
Bir hayvana akıllara zarar ne tür şiddette bulunursanız bulunun, eşyaya zarar vermişsiniz gibi bir muamele görüyorsunuz.
Bir hayvanın canını aldığınızda bir hırsızdan bile daha masumsunuz.
Bütün medeni ülkelerde hayvana şiddet suçu ceza kapsamındayken bizde kabahatler kanunundan sayılıyor.
Sapıklar “Pardon” deyip yollarına devam edebiliyorlar.
5199 sayılı kanunun değişmesi için dernekler uğraşıyor. Oyuncu Tuna Arman bu kanunun toptan ceza kapsamına alınmasının kurban vs. gibi nedenlerle mümkün olmayacağını düşündüğünden, özellikle 28’inci maddenin, hayvana şiddet ve tecavüzün, TCK kapsamına alınmasına çalışıyor. Bunun için 38 ilde 250 bin imza toplayarak Başbakan’a kadar çıkmışlığı bile var. Başbakan “Seçim öncesi yasayı çıkarmaya çalışırız. Hiç olmadı seçimden sonra sözüm olsun” demiş.
Ama aynı Başbakan meydanlarda Bahçeli’yi “Sen bozkurtlarla mı dolaşıyorsun? Ben bozkurtla dolaşmıyorum, eşrefi mahluk olan insanlarla dolaşıyorum” diye hayvanlar üzerinden püskürtmeye kalkıyor.
Bu arada muhalefet ne yapıyor derseniz...
CHP seçim beyannamesinde hayvan haklarına yer verdi, hayvanları korumayı kabahatler kanunu kapsamından çıkarıp ceza kanunu kapsamına almayı vaat etti.
Ama aynı CHP, belediyelerinin hayvanlara zarar vermesi karşısında kılını kıpırdatmıyor.
CHP’li belediyelerin görev başında olduğu Kadıköy ve Bakırköy’de gece yarıları sokak köpekleri toplanıyor ve bir daha onlardan haber alınamıyor.
Kılıçdaroğlu’nun bir telefonuna bakar halbuki.
Keşke CHP seçim beyannamesine koyana kadar, önce kendi belediyelerinden işe başlasaymış.
Memlekette hepimiz çılgın proje peşinde değiliz. Bu kadar kolay bir sorunu çözen bile binlerce hayvanseverin oyunu kapar.