Haydi, Cumhuriyet Halk Balosu'na...

İsmet SOLAK

Bu bir çağrıdır... Laik cumhuriyete bağlı herkese yapılmış bir çağrıdır:

‘‘29 Ekim Çarşamba günü, saat 18.00'de, Kızılay Meydanı'nda buluşalım.’’

Tüm Atatürkçü aydınlara; esnaf ve sanatkârlara, işçilere, işverenlere, laik cumhuriyete bağlı kadınlarımıza, gençlerimize, üreticilerimize, meslek odalarına, üniversitelere, tüm halkımıza çağrıdır bu:

‘‘Haydi hep birlikte, ulus olarak Cumhuriyet Halk Balosu'na...’’

Hayret bir şeydir. Çankaya Belediye Başkanı Doğan Taşdelen aylardır bu balo için didiniyordu. 6 ay önce Vali Erdoğan Şahinoğlu'na giderek, ‘‘Sayın Valim, bu yıl Cumhuriyet Balosu'nu Kızılay Meydanı'nda kutlamak istiyoruz. Geçen yıl Anıtpark'ta yaptık, alana sığamadık’’ dedi. Mutabakat sonrası, çeşitli kuruluşların da desteklerini sağladı. 4 ay önce resmi başvuruyu yaptı. İlanlar verildi, davetiyeler çıkarıldı. Dört gün kala Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi'nin aklına geldi: ‘‘Bu şöleni biz yapacağız, eğer gelmezsen suçlusun...’’ Hoppalaa...

* * *

Kanal A'dan Belediye Meclis toplantısını izledim. Gökçek ve ANAP'lı Seyfi Saltoğlu konuşurken kelimesine dokunulmadı. Taşdelen ile CHP'li Mahmut Bayram söz alınca cümleler kırpıldı, anlamsızlaştı. Bu kanal, Kanal 7'nin Ankara versiyonu olmalı! İlk kez seyrettim. Saltoğlu ANAP'lı. Kulak asmayın. Gökçek Keçiören belediye başkanıyken, vekiliydi. Taşdelen'e sordum:

‘‘Bunlara gereken yanıtı veremedin mi?’’

‘‘ANAP sözcüsüne de cevap verdim, o kanal vermedi. 'CHP olarak hiçbir talebimiz olmadan hükümeti destekliyoruz. ANAP'lı başbakan da, bizim laik cumhuriyet için çabamızı destekliyor' dedim. Bakın beyler, yağmur da olsa, çamur da olsa, kar da yağsa, fırtına da çıksa biz orada olacağız. Yaşasın laik cumhuriyet, yasasın Mustafa Kemal, Yaşasın Türkiye...’’

Taşdelen bunları anlattıktan sonra çağrısını yineledi:

‘‘Laik cumhuriyet için, Mustafa Kemal Atatürk için, demokrasi için ulus olarak Kızılay'da toplanacağız. Cumhuriyet'e inanan herkes davetlidir.’’

Bu son çıkışın nedeni ortada. Taşdelen, laik cumhuriyet tehlikeye düşünce, 700-800 bin insanı Zülfü Livaneli konserleriyle hipodroma topladı. O dirençler Refahyol'un çökmesine katkı yaptı. Bunu hazmedemiyor. Konuşmamız bitmeden, Taşdelen'e müjde geldi. Ankara Valiliği 29 Ekim günü Kızılay'ı Çankaya Belediyesi'ne ayırmıştı. Baloda Kayahan, tüm yeni bestelerini seslendirecek. Ve halk coşacak.

* * *

Bu yıl Cumhuriyet Bayramı daha büyük coşkularla kutlanıyor. TESK Başkanı Derviş Günday aradı:

‘‘29 Ekim günü Türkiye'nin her köşesi Türk bayrakları ve Atatürk posterleri ile süslenecek. Tüm esnafımıza bunları dağıtacağız. Atatürk'ün kurduğu Cumhuriyet'ten ve O'nun laiklik ilkesinden asla vazgeçmeyiz. Bizler Atatürk devrimlerinin yılmaz bekçileriyiz.’’

Bu heyecan verici açıklamayı okurken Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta Güngör Özden'in bayram tebriğini aldım:

‘‘Yüce Atatürk'ün 'temeli kültür olan Türk devrimi ve erdemi' sözleriyle tanımlayıp, 'Sonsuza değin bağımsız yaşayacaktır' belirlemesiyle; düşüncesi, inancı ve vicdanı özgür, bedeni ve karakteri güçlü yurttaşların bekçiliğine bıraktığı; demokratik, laik, sosyal ve hukuksal nitelikleri ile onurumuzu simgeleyen Türkiye Cumhuriyetimiz'in 74. yıldönümünü geleceğe ilişkin en iyi dileklerimle kutlarım.’’