Ferai Tınç: Siirt'te Nevruz

Ferai TINÇ

SİİRT

Dört canlı bomba. İki adet bomba yüklü otomobil. Caydırıcı ihbarlara rağmen dün Siirt hem Nevruz'u kutladı, hem Mesut Yılmaz'ı ağırladı.

Dün sabah Siirt stadyumunda Vali Osman Acar'ın yaktığı ateş ile başlayan kutlamalara daha çok çocuk ve gençler katıldı.

Bazı çevreler tarafından ‘sahte Nevruz’ olarak nitelenmesine rağmen, terör örgütünün dünü Öcalan'ı özgürleştirme günü ilan ettiğini hatırlarsak, Siirt'te yapılan etkinlikler çok önemliydi.

Sokakta hiç asker görülmüyordu. Nevruz nedeniyle Siirt'teki Üçüncü Tugay'a bağlı askerlere şehir izni verilmemişti ve buna en fazla esnaflar üzültyordu. ‘‘Üç gündür kan ağlıyoruz’’ diyorlardı.

850 polis görev yaptı.

Ama seferberlik havası yaratmadan da devletin asayişi sağlayabileceğinin kanıtı olduğu kadar, tehditlerle bir yere varılamayacağını da gösteriyordu Siirt'te nevruz.

* * *

STADYUMDAKİ pankartta ‘‘Nevruz bayramdır. Acı ve kan değil’’ yazıyordu.

‘‘Siz hep kutlar mısınız?’’ diye sordum Kürt kökenli bir Siirtli'ye. ‘‘Aslında eskiden beri kutlanır ama öyle herkes meraklı değildi’’ dedi.

Siyasi bir anlam yüklenmesi, bunun üzerine gelen baskılar Nevruzu Türkiye'de bir dayatma ve gerilim günü haline dönüştürmüştü.

Cumartesi akşam üzeri Diyarbakır'dan Siirt'e karayoluyla gelirken yollarda tek tük ateşler gördüm.

Ama, Siirt civarında, daha önceden gösterilen meydan dışında mahalle aralarında ateş yakılmasına izin verilmedi.

Bu, halkı engellemekten ziyade, törelerini yerine getirmek isteyen insanların siyasete alet edilmesini önlemek amacı taşıyordu.

* * *

MAHSUN Kırmızıgül ile gelmişti Mesut Yılmaz Siirt'e.

Yılmaz, ‘‘Etnik ve kültürel farklılıklarımız Türkiye'nin zenginliğidir. Bu unsurların korunması ve geleceğe taşınması büyük önem taşır’’ dedi.

Ve mesaj yerini buldu. Meydandan alkışlar yükseldi.

Meydan Mahsun'u dinlemek için sabırsızlanıyordu, Yılmaz kısa kesti, sahneyi Mahsun'a bıraktı.

Uzun uzun şarkı söyledi Mahsun. Siirt'e gelen ilk büyük sanatçıydı ve meydanda dolaşırken gazeteci olduğumu öğrenenler şikayetlerini dile getiriyorlardı, ‘‘Korkup Siirt'e gelmiyorlar. Korkacak ne var ki burada?’’ diye soruyorlardı.

‘‘Newrozeve pirozbi.’’

‘‘Nevruzunuz kutlu olsun’’ dedi Mahsun Kürtçe. Alan yine alkıştan inledi. Ama işte o kadar. Şarkılar ve türkülerle, ‘‘Sen ne güzelsin Mahsun’’ diye bağıran kızlar ve onunla ritm tutan erkeklerle Siirt hem nevruzu kutladı, hem Mesut Yılmaz'ı ağırladı.

Dört canlı bomba ve iki bomba yüklü otomobil ihbarına rağmen.

Dilerim artık, bundan böyle nevruzlar gerilimsiz kutlansın. Bir bayram gibi.