Eski yılları ne yaparlar

"Kırpıp yıldız yaparlar" demiş.

Peki ya eski yılları?

* * *

Bir şehrin, bir sokağın 30 yıl öncesini anımsamak herzaman keyif vermez insana.

Bu ülkede, bu şehirde veriyor.

O yıllarda Ankara, Piknik'te içilen buz gibi gerçek fıçı birasıydı ve özel soslu-sosisli, taze (donmuş değil) patates kızartması...

Sanatseverler'de kırmızı şarap eşliğinde, şairinden şiir günleri.

Pazartesi geceleri ‘Mikrofonda Tiyatro’da radyodan Edgar Allan Poe dinlemekti Ankara.

AST'ta Genco Erkal'dan ‘Kerem Gibi’ izlemek.

Özerk üniversitelerin anfilerindeki ‘kadın ve estetik’ panellerinde, soru sormak ve tartışmaktı.

Fakültede bölüm toplantılarına katılan öğrenci temsilcileriyle sınav tarihlerini belirlemek...

Apple, Met, Vat 69, Mor Club'a gidip, Led Zeppelin, Deep Purple dinleyip, King Crimson'dan ‘Epitaph’ ile ‘uzun danslar’ etmekti.

* * *

Geceyarısı ıslıkla ‘parola melodiler’ çalıp, mahalle arkadaşlarını sokağa çağırmak.

Recep Özgen'de semaver getirip, nargile tüttürmekti.

Sokak köpeklerine buzdolaplarının tahta ambalajlarından kulübe yapmak, sokaklarda ürkmeden dolaşan kedilere beyaz ciğer almak.

Belediye otobüsü sürücülerinin iş bırakma eylemine kızmayıp işe, okula yürüyerek gitmekti.

Söğüt dalından düdük yapıp, söğüt bıçağıyla bileğe çizik atıp kan kardeşi olmak.

Söğütözü'nde bahar partisi, Eymir'de ‘deniz’ ve Karagöl'de kar keyfiydi.

Gölbaşı'nda 5 kiloluk aynalı sazanı ateşte kararmış/yanmış tavada pişirmek.

* * *

Arı Sineması'nda Timur Selçuk konserine gitmekti Ankara.

Arılar Pastanesi'nde salep içtikten sonra, geceyarısı ‘bakir’ karlarda yürüyerek eve dönmek.

Birinci, ‘20 Yassı Yenice’, ‘20 Yuvarlak Yeni Harman’ sigarası tüttürmek, siyah Tekel birası ve kışın ‘cep kanyağı’ yudumlamaktı.

Kızılay'daki Ulus Sineması'ndan “Batı Yakası'nın Hikayesi”ne karaborsa bilek almaktı ve açıkhava sinemasında ‘Keşanlı Ali Destanı’nı seyredip, sade gazozla beyaz leblebi yemek...

* * *