Engelliler için otoda ÖTV yok ama KDV neden alınıyor

Türkiye’de engelli bir vatandaş olmak gerçekten çok zor. Ne toplu ulaşım araçları, ne yollar, ne binalar onların engelleri için düşünülmemiş, tasarlanmamış. Her yerde muhakkak bir zorlukla karşılaşıyorlar.

Belki de şu an onları özgür kılan, diledikleri gibi dolaşmalarını sağlayan tek şey otomobilleri. Ama bu otomobillere sahip olabilecek engelli sayısı da 2 bini geçmiyor. Bu konuda bir çok engelli okurum arayarak veya elektronik posta atarak çok haklı olduğu şikayetlerini iletti: "Hükümet bizden otomobil alırken ÖTV almıyor ama KDV alıyor." Gerçekten hükümetin KDV almasının gerekçesi ne? Yüzde 18’lik KDV tutarı, bir çok engelli için otomobil alırken önemli bir sorun teşkil edebiliyor. Belki de KDV olmasa 2 bin otomobil sahibi engelli sayısı 4 bine çıkacak. Neden onlara bu özgürlüğü tanımıyoruz? Unutmayalım otomobil engelliler için bir lüks değil, onları hayata bağlayan en önemli araç!

EN ÖNEMLİ ÖZGÜRLÜĞÜMÜZ

Bu konuda bir engelli okurumun gönderdiği elektronik posta KDV’nin kendileri için nasıl bir yük olduğunu net olarak ortaya koyuyor:

"Uzunca bir süredir engellilerin kullanımına uygun donanımı olan bir otomobil alabilmek için para biriktirmekteyim. Bizim için olmazsa olmazlardan biridir otomobil veya benzeri şekildeki hareket serbestisi sağlayan araçlar. Kamuoyunda yaygın olarak bu otomobillerin vergisiz olduğu kanısı hakimdir. Ancak bu otomobillerden ÖTV alınmazken KDV alınmaktadır. Yürüme engelli biri otomobil aldıktan sonra onu kendi kullanımına uygun hale getirmek için hareket ettirici özel tertibat taktırmak ve bunu ruhsata işletmek zorundadır. Bu aracı da ruhsat sahibinden başkasının kullanması yasaktır. Buraya kadar herşey olması gerektiği gibidir. Sadece KDV alınmasına bir türlü anlam veremiyoruz. Tüm engelliler bu konuda sıkıntı yaşamaktadırlar. Tüm engelliler bir iş bulma konusunda benim gibi şanslı değiller, üstelik iş bulabilenler için ulaşım halen daha en büyük engel olarak karşılarında durmaktadır. Kent mimarisi ve toplu taşıma sistemi engelliler göz önüne alınarak tasarlanmamış olduğu için biz engelliler hep birilerinin yardımı ile, birilerine bağlı kalarak bir yerden bir yere gidebilmekteyiz. Benim gibi şanslı sayılabilecek kişiler ise özel tertibatlı araçlar kullanmak sureti ile bu soruna bir nebze olsun bireysel çözüm üretebilmektedirler. Ancak hareket özgürlüğü konusunda en önemli çözümümüz olan bu otomobillerden ÖTV alınmazken KDV’nin alınıyor olmasının sağlıklı bir açıklamasını bulamıyoruz.

EN AZ KDV 3 BİN 500 YTL

En düşük sınıftaki otomatik vitesli bir otomobilin KDV’si asgari 3 bin-3 bin 500 YTL’den başlamaktadır. Bu rakam bizim için çok ciddi yüktür. KDV’nin kaldırılması ile yüz binlerce veya on binlerce engelli otomobil alacak ve devletin vergi kaybı olacak gibi algılamayın lütfen. Daha önce de değindiğim gibi çalışabilen, üretebilen ve araç kullanabilecek durumda olan az sayıdaki engelliler sadece bu durumdan faydalanabilecektir. Yani devlet açısından ciddi bir yükten söz etmek mümkün değildir. Bu konu hakkında görüştüğüm kimi kişiler KDV’nin kalkması ile istismar olabilir şeklinde temelsiz dayanaksız görüşler öne sürmüşlerdir. Bunun istismarı söz konusu olamaz, kaldı ki istismarı yapacak kişi şimdiki hali ile de (ÖTV alınmıyorken ) bu istismarı yapabilir. Bu araçları ruhsat sahibinden başkasının direksiyona geçip park etmesi dahi yasaktır. Yakalandığı anda araç bağlanır. Bununla ilgili daha çarpıcı detayları sakatlar derneklerinden veya trafik şubelerinden de öğrenebilirsiniz. "

Otobil’de oylama bu gece bitiyor

3 yıl önce Türkiye’nin en beğenilen otomobilleri yarışması ’Otobil’ projesini başlattığımızda, sektör bu yarışmayı ilk etapta ’piyasadaki mevcut yarışmalar’ kategorisine koymuştu. Ancak her geçen yıl, halkın gösterdiği ilgi ve destekle Otobil yarışmasının önemi giderek artınca bu durum tamamen değişti. Bugün bir çok otomotiv firması bu yılki yarışmanın sonuçlarını merakla bekleyip, sonuçlara göre çeşitli pazarlama projelerini hayata geçirmeye hazırlanıyor. Çünkü artık ’Otobil’ birincisi olmak, sektörde yaşanan yoğun rekabette önemli bir avantaj yaratabiliyor.

Bu gece 24.00’da sona erecek oylamayla birlikte 17 segmentte yılın en beğenilen otomobilleri ortaya çıkacak. Bu yazıyı yazdığım 15 Ocak tarihinde Otobil’e 22 bin kişinin 270 binin üzerinde oy kullandığını gördüm. Bu rekor katılım Otobil’in artık Türkiye çapındaki önemini ve sektör için ne kadar önemli bir referans olduğunu ortaya koyuyor. Kendi sınıfında Türkiye’nin en beğenileni olacak otomobiller, pazarda tüketiciler için önemli tercih sebebi olabilecek.

Bu yıl Otobil birincilerine ödüllerini Şubat başında düzenlenecek bir törenle vereceğiz. Bu süre içinde yarışmanın birincilerini açıklamayacağız. Çünkü geçtiğimiz yıllarda tören öncesi birincileri açıkladığımız için törene sadece birinci olan firmalar geldi. Bu yıl ödül törenine finale kalan tüm firmaları bekliyoruz. Unutmayın bu yıl birinci olamasanız bile Otobil yarışması düzenlenmeye devam ediyor. Tüm firmaları törene davet ediyorum...
Yazarın Tüm Yazıları