Engelli vatandaşlar Bizden destek bekliyor

Öncelikle şükür kavuşturana.

Haberin Devamı

Gezdiğim, gördüğüm yerleri, yediğim, içtiklerimi önümüzdeki günlerde size yazacağım. Bu aralar biraz canım sıkkın. O nedenle eğlenceden hafif kaçıyorum. Her gün bir yerlerde akan kanlar ve şehitlerimiz... Yüreğim yanıyor. Döndüğüm gün, kara haber, beni de yaraladı. Yine analar ağladı. Sözün bittiği yerdeyiz. ‘Sağ duyu’ derken, ‘Dik duranlar kazanır’ derken, 50 bine yaklaşan tweet dostlarım, canlarım tek vücut oldular. Haykırdılar “Artık yeter” diye. Evet artık yeter...Gelelim bu günkü konumuza. “Bir gün biz de engelli olabiliriz.” Evet, içinizden “Allah korusun” diyenleri duyuyorum. Ama olabilir. Belki bu pazar, sizler için tatsız bir konu. Fakat engellilerimize sahip çıkmak, insanlık görevimiz. Onlara yardım eli uzatmak gerek. Yukarıda da yazdım. Size yaşadığım güzellikleri yeri gelince anlatacağım tabi. Her insanın bu güzellikleri yaşaması için de, bir birimizi düşünmek, yardım eli uzatmak zorundayız. Bu gün artık halk otobüslerinde bile, engelliler için bir mekanizmanın konulması şartken, bakın koskoca Tepecik SSK’da, yaşanılana. Bir meslektaşım anlattı. Evrim Özaydın Aslan... 
“22 yaşında, Çeşme’de, her zaman yüzdüğü yere, balıklama dalan, bir yakınım maalesef felç oldu, Yaşaması ve oturması mucize denildi. Ama, o şimdi her şeye rağmen, yaşama sevinci ile tekerlekli sandalyede oturur pozisyonda.” diyen Evrim, bu yakının, yaşadığı bir sıkıntıyı, aynen şöyle özetledi;
“Tepecik SSK’da, muayene için gittiği 3 katlı poliklinik binasında, asansör olmadığından, engelli vatandaşlar, 4 kişilik bir ekip tarafından, kucakta taşınarak, katlara götürülüyor. Çok üzüldüm. Sizi bende, başına bu olay gelen yakınım da okuyor. Yazmanızı özellikle istedik. Dilerim Sağlık Bakanlığı ve yetkililer, gereken hassasiyeti gösterirler...”
Evet, AB bizi bu durumda alır m?...Yeni Türkiye’ye bu yakışıyor mu?

Haberin Devamı

Ünlü isimlerin, Bodrum’daki sığınağı Çocukların da yuvası, Borabora Apart Otel

Öyle her mektubu, yazıyı, şikayeti köşeme taşıyan ve yer dolduran yazar takımından, hiç olmadım. Ama Sultan Çetin hanımefendi, birkaç kez öylesine samimi, içten, kendi otelini tanıtan yazılar, sıcak mektuplar gönderdi ki, duyarsız kalamadım. Zaten hoş da bir yer yapmış. Tesadüf bir dostum gitmiş. Gidenler de hayli renkli isimler ve de çok mutlu olmuşlar. O nedenle bu günkü köşeme konuk oldu Sultan Çetin ve Borabora Oteli... Yaz-kış açık. Karamsarlıktan, Bodrum’un ılık, güneşli günlerine getireyim biraz da sizi...Buyurun;
Şenay hanım, önce şunu belirtmek istiyorum. Artık günümüzde bir yazıya veya talebe, adına ne derseniz deyin, geri dönmek, cevap vermek pek önemsenmiyor. Bir kalitenin göstergesi olan cevabınız için teşekkür ediyorum.
Borabora Apart, öyle bildiğimiz otellerden değildir. Fotoğraflardan da göreceğiniz üzere, Konya taşından yapılmış balkonları, pencereleri, yatakları, dolapları, hatta banyodaki sabunlukları bile, yanmış ahşaptan yapılmıştır. Rahmetli babam, annem, kız kardeşim ve erkek kardeşim elimizde, ne var ne yok, birleştirip yaptırdık. Taşları, erkek kardeşim sırtında taşıdı, ahşapları kendi elleriyle yaptı. Eşim banyoların fayanslarını döşedi. Yani orada hepimizin alın teri var...

Haberin Devamı

Kendi eviniz gibi

Ama fiziki özelliğinden çok, sıcak atmosferi, konuklarımız için önemli. Annemiz artık “Satı teyze” olarak tanınıyor. Tam bir Anadolu kadınıdır. Lafını sakınmayan, derdi olanı karşısına alıp, evladı gibi gerektiğinde kızan, gerektiğinde nasihat eden, gerektiğinde ise kurşun döken bir kadındır. Ve beş vakit namazını kılar. Öylesine bir atmosfer var ki, belki inanmayabilirsiniz, yeni gelen bir konuğumuz, ikinci gün tüm konuklarımızla tanışıyor ve büyük bir aile gibi oluyorlar. Her sene haziran ayında, okullar tatile girince, Ankara Atatürk Çocuk yuvasında kalan çocuklarımız arasından, başarılı 5 kız ve 5 erkek çocuğumuz da, otelimizde bir hafta tatil yapıyor. Bizim çocuğumuz olmadığı için onların benim yüreğimdeki yeri bir başka. Gözlerindeki sevinci göreceksiniz. Sürekli konuğumuz olanlardan birkaç örnek vermek gerekirse; Eski milletvekili ve TBMM Başkanvekillerinden Uluç Gürkan. Bir yerde üç-beş günden fazla kalınca sıkılan Uluç Bey, artık en az 15-20 gün kalıyor. Çok değerli sanatçılarımızdan İbrahim Tatlıses, Atilla Atasoy, Ekrem Bora’yı da sayabiliriz. Ankara Devlet Opera ve Balesi sanatçısı Pekin Kırgız, bir dostunun tavsiyesi ile bu sene geldi. Ve seneye kalacağı apartı da, şimdiden ayırttı.
‘Öyle Bir Geçer ki Zaman’ dizisinde, özürlü genci canlandıran, Osman Karagöz de, bu sene ilk kez gelip, ikinci günü okey masasında diğer konuklarımız arasında buldu kendini...Bu arada Bitez sahilinde, şezlonglara ve şemsiyelere ücret ödenmeyen, tek yerdir. Değerli Şenay Hanım, özetle burası kocaman bir aile gibidir. Selam ve sevgilerimle. Sultan ÇETİN

Haberin Devamı

Biraz da Magazin

Saba, geceyi zirvede bıraktı gündüzü de zirvede yakaladı

Gündüz kadın kuşaklarını pek izleyemiyorum. Ama Saba Tümer’e spor da kısmen de olsa bakıyorum. Seviyeli, kaliteli, farklı ve de çooooooooook eğlenceli. Aslında Saba Tümer, gecelerin kralicesi iken, verdiği ani kararla ve şık bir transferle Show TV’ye geçince, televizyon dünyasında müthiş bir merak uyandırdı. Herkes ne yapacağını bekledi. Ama o aslanlar gibi girdi. Bomba gibi konuklarla, gündüz kuşağını da zirvede yakaladı. Hemşerim ve dostum olarak Saba Tümer’i çok severim. Onun başarısı ile gurur duyarım. Ama tüm bunlar doğruları yazmama ya da görmeme engel değil. Saba hakettiği yerde hızla ilerliyor. Allah kem gözlerden saklasın...

Haberin Devamı

Afiyet Olsun

Amore Cafe

Kuaförüm Misk Şerife’nin, maşallah üç ayrı yerde şubesi var. Swiss Otel Grand Efes merkez, Çeşme Ilıca ve Amore Sokak Alsancak. Genelde Swiss’e gidiyorum. Ama saçımı tarayan Ahmet ve de kaş bakımımı yapan Songül nerdeyse ben de orada oluyorum. Perşembe Amore Sokak’daki yerine gittim. Girişte tam köşede bir cafe var. Ne zaman geçsem tıklım. Özellikle de gençler. Dönüşte şöyle bir uğradım. Pazar dahil her gün köy kahvaltısı varmış. Kahve çeşitleri, 6 çeşit sahanda yumurta, altı çeşit omlet, ev kurabiyeleri, poğacası, salatalar, tostlar, sıcak çeşitler, mantar soslu makarna, kıymalı muska böreği, köy mantısı... Çeşit o kadar bol ve her kesin kesesine, damak zevkine uygun ki, tabi ki dolu olması normal. Fiyatları da harika. Ben keşfetmekte geciktim. Bilmeyenler için Alsancak’da süper bir alternatif. Bilginize.   Telefon:0.232.422.4376

Yazarın Tüm Yazıları