Ege Cansen: Fakir milletler niçin fakirdir?

Ege CANSEN
Haberin Devamı

Hatırlayacağınız gibi, IMF'nin yıllık toplantısının yapıldığı Washington'da ‘‘IMF; zenginlere hizmet ediyor, fakir ülkeleri daha fazla kollamalıdır’’ diye şiddetli gösteriler yapılmıştı. Hatta bu gösteriler üzerine bizim yeni bitme solcu gençlerimiz de Dolmabahçe'de aynı söylemle nümayiş yapmışlardı. Allah'tan, limanda Amerikan donanması yoktu. Olsaydı, Amerikalı denizciler, denize dökülecek ve ‘‘Yankee, go home!’’ naraları atılacaktı. Bundan bir süre önce de Amerika'nın Seattle şehrinde toplanan ‘‘Dünya Ticaret Örgütü’’ (WTO) şiddetle protesto edilmişti. Nümayişçiler, Dünya Ticaret Örgütü'nü, uluslararası ticareti serbestleştirme yönünde aldığı kararlar, fakir milletlerin aleyhine gelişmelere sebep oluyor gerekçesiyle protesto etmişlerdi.

IMF yöneticileri, kendilerini savundular. İzledikleri politikaların, fakir milletlerin aleyhine tasarlanmadığını söylediler. Bundan sonra fakir ülkeleri daha fazla kollayacaklarını ifade ettiler. Bir bakıma, nümayişler maksadına hizmet etti. Dünya kamuoyunun dikkati, ülkeler arasındaki eşitsiz refah dağılımı meselesine WTO ve IMF politikalarının etkileri, üzerine çekildi. Böylece herkes daha mutlu oldu.

Fırsat bu fırsattır diyerek, sol yazarlarımız kaleme sarıldı. Büyük bir nostaljiyle, ‘‘Bizler yanılmadık, yıllarımızı boşuna harcamadık. Gördünüz, değil mi? Bizim de yıllar önce yerin dibine batırdığımız IMF'nin ipliği artık pazara çıktı. Uluslararası finans kapital, bizzat Batılı ilerici güçler tarafından şimdi nasıl yerden yere vuruluyor. İşte hak ve hakikat budur’’ mealinde yazılar yazdılar.

* * *

ODTÜ, İdari Bilimler Fakültesi'nin kurucusu Fuat Çobanoğlu, 1959 yılında bizlere ‘‘Fakir milletler, niçin fakirdir?’’ diye yazılı bir sınav vermişti. Bir hafta sonra yazılının sonuçlarını sorduğumuzda, ‘‘Nasıl olsa saçmalamışsınızdır, zaten ben káğıtları mandalcıya verdim’’ dedi. İsyan ettik. Peki öyleyse, sınavı sözlü olarak tekrar ediyorum; sırayla cevaplayın dedi. Hatırladığım kadarıyla cevaplarımız üç sebepte birleşti. Bunlardan birincisi, ‘‘Medeniyet sıcaktan kaçar’’, ikincisi ‘‘Dinler, gelişmeyi köstekler’’, üçüncüsü ise ‘‘Gelişmiş ülkeler, az gelişmişleri sömürür’’ idi. Fuat Bey, medeniyetin sıcak ülkelerde kurulduğunu söyleyerek, tek fiskeyle birinci cevabı yıktı. Dinlerin gelişmeyi kösteklediği iddiasına karşı, insanlığın tarihi gelişiminde, dinlerin medeniyete çok büyük katkılarda bulunduğunu örnekleriyle anlattı. O sebep de havaya uçtu. Geldik üçüncü sebebe. Yani ‘‘sömürü’’ teorisine. Şu soruyu sordu. Niçin siyah Afrikalılar, yaptıkları top ve tüfeklerle, gemilerine binip Avrupa sahillerine çıkarak beyaz Avrupalıları sömürge ulus haline getirmediler? Verdiğimiz cevap, siyahların o kadar ileri olmadığı idi. Çobanoğlu, işte ben de onu soruyorum. Niçin siyahlar, beyazlar kadar ileri gidememiştir? Sizin cevabınız, geriliğin (yani fakirliğin) nereden kaynaklandığının değil, geri kalmış olanların niçin başının beladan kurtulamadığının açıklaması.

Peki hocam siz söyleyin, dedik. Fakir ülkeler, niçin fakirdir?

(Son söz, Çobanoğlu'ndan.)

SON SÖZ: Fakir ülkeler, fakir olduğu için fakirdir.

Yazarın Tüm Yazıları