Demirel’den Sarıgül’e öğüt

SÜLEYMAN Demirel, Türkiye Değişim Hareketi’ni başlatan Mustafa Sarıgül’ü uzun yıllardan beri tanıyor. Diyalogları iyidir.

Haberin Devamı

Sarıgül için Demirel’in görüşü, sözleri, önerileri çok değerli. Demirel gibi, Türk siyasetinin son 50 yılına damgasını vuran bir bilge kişiden her zaman bir şeyler öğrenmeye çalışıyor.

Son görüşmelerinde Demirel ona “Bak Sarıgül” dedi “Ne varsa halkta var. Sana tavsiyem, halkla kaynaş, halkla bütünleş. Bunun için halkı dolaş.”
Sarıgül “Dolaşıyorum efendim” dedi. Demirel sordu:

“Parti kurmak için Ankara’ya nasıl gideceksin?”

“Sayın Cumhurbaşkanım, partiyi kurmak için Ankara’ya gittiğim gün, partiyi kuracağız dediğim zaman, inanıyorum ki bizi seven binlerce insan gelecek.”

“O binlerce insanı bırak Sarıgül... Sonuçta ne olur, sen onu söyle!”

“Efendim, 40-50 bin yurttaşımızın geleceğine inanıyorum.”

Demirel başını sallayarak:

“Bak Sarıgül” dedi “40 bin kişi çok büyük bir olay. Sen oraya 40 bin kişi getir, o gün 40 bin kişi de kendiliğinden gelir. Hadi yolun açık olsun.”

* * *

Demirel’in siyasetteki başarısının sırrı, halkla çok iyi diyalog kurmasında yatıyordu. Sarıgül de, uzun süreden beri köy köy, kent kent yurdu gezerken Baba’yı örnek alıyor.

Türkiye Değişim Hareketi, başka kimleri örnek alıyor? Sarıgül şöyle anlatıyor:

“Dünyadaki en büyük sosyal demokratlardan Willy Brandt’ı, nezaketi ve zarafeti ile örnek devlet adamı Erdal İnönü’yü, pratik ekonomik çözümleriyle de Turgut Özal’ı örnek alıyoruz. TDH, dar anlamda bir sosyal demokrat hareket değil, özgürlükçü bir sosyal demokrat harekettir, bir merkez partisidir.

“Hudut birliği ve bayrak birliği” diyen herkese kapılarımız sonuna kadar açıktır. TDH, din farkı, dil farkı, ırk farkı, kültür farkı, mezhep farkı düşünmeyen bir siyasal harekettir.

Biz Kafkaslar’da, Ortadoğu’da lider bir Türkiye’yi amaçlıyoruz. Bizim iktidarımızda Türkiye içeride huzurlu, dışarıda da onurlu olacak, saygın, güvenilir, herkesin kardeşçe yaşadığı bir ülke haline gelecektir.”

* * *

Mustafa Sarıgül’ün kurmaylarından Mimar Erhan İşözen, zengin kültürel değerlerimizin dünyaya çok iyi tanıtılması gerektiğini, kültüre büyük önem vereceklerini söylüyor, dış ilişkilerden sorumlu Zeynep Dereli şöyle diyor:

“İlk defa, daha siyasi bir parti olmadan, siyasi bir hareketin lideri olarak Mustafa Sarıgül, İngiltere Parlamentosu’nda konuşma yaptı, nasıl bir Türkiye vizyonumuz olduğunu İngiliz parlamenterlere anlattı. Bu konuşma Independent Gazetesi ’nde bir sayfa yayınlandı, ünlü Financial Times Gazetesi de Mustafa Sarıgül’e geniş yer verdi.”

* * *

Ülkeye “şefkatli devlet” anlayışını getireceğini söyleyen Sarıgül’ün bu stratejisini kurmayları arasında bulunan eski CHP Milletvekili Bülent Tanla şöyle özetledi:
“Evet, Türkiye’ye yeni bir anlayış getiriyoruz: Şefkatli devlet... Şefkatli devlet, insanlarına iş olanakları sağlayan devlettir. Şefkatli devlet, sanatı, kültürü, hukuk ve medeniyeti savunan bir devlettir. Şefkatli devlet diyor ki; camiye, cem evine, kiliseye, kışlaya, adliyeye kesinlikler siyaset giremez. Şefkatli devlet, bir vatandaş hastaneye düştüğü zaman, ‘Paran var mı, pulun var mı?’ diye soran devlet değil, ‘Ne derdin var?’ diye soran devlettir. Hedefimiz budur.”

Yazarın Tüm Yazıları