Çin’den makine alırken 4 yıl vadeli çek verdiler

- Darüşşafaka’ya 10 yıllık bir söz verdik. 10 yıl boyunca önemsediğimiz bir işbirliği yapacağız.

Zekeriya Yıldırım, Tüyap’ın verdiği sözü detaylandırdı:

- Tüyap, 2012-2013 eğitim-öğretim yılından başlayarak 12’si kız, 12’si erkek olmak üzere toplam 24 öğrencimizin tüm masraflarını 10 yıl boyunca karşılayacak, onları mezun edecek.

Ardından destek süresinin pratikte 14 yıla çıkacağını vurguladı:

- Tüyap, söz konusu 24 öğrenciye üniversite döneminde de burs verecek. Dolayısıyla süre aslında 14 yıl olacak.

24 öğrenciye dönük 10 yıllık sözün ne anlama geldiğini sordum, Ünal yanıtladı:

- 24 öğrenciyi Darüşşafaka’dan mezun edene kadar 4-4.5 milyon liralık katkı yapmış olacağız.

Bu noktada kafasındaki ilk planı paylaştı:

- Biz aslında Darüşşafaka’da bir Tüyap sınıfı olsun istedik. Ancak, Darüşşafaka kabul etmedi. Biz de bir sınıfa denk gelecek öğrenci seçtik.

Ünal, Darüşşafaka öğrencilerini fuar dünyasına çekmek istediklerini de vurguladı:

- Öğrencilerin Tüyap’ın 5 ilde düzenlediği fuarları gezerek buralardan hayata dair ipuçları almalarını hedefliyoruz.

Hazır buluşmuşken ekonominin nabzını fuarlar üzerinden de tutmaya çalıştık:

- Ekonomideki yavaşlama fuarlara da yansıyor mu?

- Yılda 280 günümüz fuarlarla geçiyor. Bakırköy’den Silivri’ye uzanan bölgedeki oteller, bizim fuarlarımızın yarattığı müşteri kitlesinden yararlanıyor. Fuarlardaki siparişler yatırımların süreceği görünüyor.

Siparişlere metal sektörüyle ilgili fuardan örnek verdi:

- O fuarı doğrudan ilgili 56 bin ziyaretçi gezdi. 300 milyon dolarlık makine satışına tanık olduk.

Bülent Ünal, tanık olduğu çok ilginç bir örneği de anlattı:

- Bir şirket Çinli’lerden makine almak için 4 yıl vadeli çek verdi.

- Çinliler kabul etti mi?

- Kabul ettiler. Öyle anlaşılıyor ki, Çin’de bankalar o çekleri kırıp nakite dönüştürebiliyor. Çinliler’in Türkiye’de makine satmak için 4 yıl vadeli çeki bile kabul etmeleri gerçekten ilginç.

Fuarlarda canlılığın sürmesinin kendilerini yatırıma yönlendirdiğini kaydetti:

- İstanbul’daki fuar alanımızı genişletmek üzere 40 milyon dolarlık ek yatırım yapacağız.

Tüyap’ın Darüşşafaka’ya desteğine tanıklık ederken Bülent Ünal’dan vadeli çek sistemini Çin’e kadar uzattığımızı öğrendik.

Karşılıksız çekte hapis cezasının kalkması sonrasında piyasalarda tedirginlik yaşanırken, Çinli makine üreticisinin 4 yıl vadeyi bile kabul etmesi, kendi ülkesinde gördüğü desteği de ortaya koyuyor...

Çin, kendi üreticisinin arkasında durmasa, Türkiye’den verilen 4 yıl vadeli çekle makine satışı olur mu?

Kurban niyetine bağış bekliyoruz

DARÜŞŞAFAKA Cemiyeti Başkanı Zekeriya Yıldırım, 150 yıllık “Şefkat Yuvası”nın bağışlarla ayakta durduğunu anımsattı:

- Darüşşafaka, babasını kaybetmiş yavrularımıza kucak açıyordu. Bu yıldan itibaren babası hayatta olan, annesini kaybetmiş çocuklarımızı da almaya başladık.

Bağışçı sayısının arttığını belirtti:

- 2006’da 600 olan bireysel bağışçımız bu yıl 10 bine çıktı. Eğitimde fırsat eşitliği için bağışların sürmesi gerekiyor.

Yaklaşan Kurban Bayramı vesilesiyle çağrı yaptı:

- Kurban niyetine Darüşşafaka’ya da bağışta bulunabilirsiniz. Yalnız biz kurban kesimi yapmıyoruz. Yardım hassasiyetinin Darüşşafaka’ya da uzanmasını
bekliyoruz.

- Geçen yıl kaç kişi bu niyetle size bağış yaptı?

- 3 bin kişiden bağış geldi. Bu yıl da en az 3 bin olmasını bekliyoruz.

Gücü olup birden fazla kurban kesenler, birinin bedelini Darüşşafaka’ya ayıramaz mı?

Allah sabır versin Hilmioğlu hocam

PROF. Fatih Hilmioğlu’nu Malatya İnönü Üniversitesi’nde 8 yıl süren rektörlük döneminin ilk yıllarında tanıdım.

Şimdi CHP İstanbul Milletvekili olan Mevlüt Aslanoğlu’yla birlikte İnönü Üniversitesi’ne yaptığım ziyaretlerde Prof. Hilmioğlu’nun bağışlarla nasıl mucizeler
yarattığını gördüm. Üniversite bünyesindeki Turgut Özal Tıp Merkezi’ni bugün karaciğer naklinde dünya ikinciliğine taşıyan adımları o dönemde attığını yakından izledim.

Atatürk ilkelerinden hiç taviz vermeyen onu da Ergenekon dalgasının içine aldı, 3.5 yılı bulan tutukluluğa sürükledi.

Prof. Hilmioğlu, Silivri’de sıkıntı yaşarken yüreğini bir de evlat acısı yaktı. Trafik kazası, 22 yaşındaki oğlu Emir’i hayattan kopardı.

Allah size, eşinize, ailenize ve yakınlarınıza sabır versin hocam. Emir, nur içinde yatsın.