Cezalardan ceza beğenemiyorum

"Sallandıracaksın üç beş kişiyi..." diyenlerden olmadım hiç.

Ama itiraf ediyorum bazı durumlarda en ağır cezayı hafif bulduğum oluyor.

Mesela Muğla’da geçen gün yaşanan olay...

Hayvan Dostları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı’nın kedisini arabayla ezerek öldürmüşler kimliği belirsiz(!) kişiler.

Daha önce de barınakta baktığı köpeği aynı şekilde öldürülmüş. Muhtemelen aynı kişiler tarafından.

Sebep?

Başkan, hayvan bakımevi kurmadıkları için Dalaman, Ortaca, Köyceğiz ve Dalyan belediyeleri hakkında İçişleri Bakanlığı’na suç duyurusunda bulunmuş.

Sonra annesini istediği parayı vermedi diye öldürüp parçalayan cani var...

Bu gibi yaratıklar için cezalardan ceza beğenemiyorum, kimse kusura bakmasın!

Fark etmek

AJDA Pekkan’ı fark ettim.

"Nası yani?" diyeceksiniz.

Bakın, üstünde hiç düşünmediğimiz bazı şeyler vardır... Yahut doğal bulduğumuzdan üstünde durmadığımız...

Annelerimizin bitmek bilmeyen sevgisi, şefkati mesela...

Anneler öyledir zaten, şaşılacak bir şey yoktur!

Ajda Pekkan’ı da yıllardır izler, beğenir, alkışlarız; evet genç kalmasını seyircisine saygı olarak nitelendirir, takdir ederiz falan da...

Durumun tam idraki içinde miyiz acaba?

Ben pek değilmişim doğrusu.

Sanki başka türlüsü mümkün değilmiş gibi bakmışım.

Kanıksamışım.

Bunca yıl aynı yerde kalmanın ne anlama geldiğini, bu "nankör" işte bunu yapabilmenin ne demek olduğunu fazla düşünmeden alkışlamışım Ajda Pekkan’ı.

Geçenlerde takside "Aynen Öyle"yi dinlerken fark ettim birden.

Hiç ara vermedi...

Yorulmadı...

Vazgeçmedi...

En önemlisi sermayeden yemedi hiç.

Her zaman yeni ortaya çıkmış "sahnelerin son bombası" sanki.

Belki de böyle olduğu için tam farkında değiliz asıl başarısını. Hep bugünkü performansını alkışlıyoruz.

"Yıllara meydan okuyor" falan gibi sıradan cümlelerle geçiştirilecek şey değil bu!

Bir "hadise"yle karşı karşıyayız!

Burası Türkiye çünkü; devamlılığın en az görüldüğü ülke belki de.

Bu yüzden önemli Ajda Pekkan.

MIŞ-MUŞ

Dünya medyası Erdoğan’dan kaygılıymış.

Bir laf oturturdu onlara ama yabancı dili yok!

10 kadından 9’u, vücudunu daha güzel göstermek için hile yapıyormuş.

Aman ha! "Tüketiciyi yanıltan reklam" yasak arkadaşlar!

İsmail Y.K: "Beğendiğim kadın tipi mevsimine göre değişiyor" demiş.

Pek de yanlış sayılmaz... Eda Taşpınar kışın ne işe yarar?
Yazarın Tüm Yazıları