Bir TV yayını nasıl kesildi?

İSTANBUL'daki okurumuz ‘‘Allah, Allah ben TV'lerde böyle bir şey görmedim’’ diyerek, hayretini belirtiyor.

Önceki akşam Flaş TV'de Ferhan Şaylıman'ın ‘Flaş Gündem’ programının konukları AK Parti Aksaray Milletvekili Ramazan Toprak, Devlet Denetim Elemanları Derneği (DENETDE) Başkanı Atılay Ergüven ve gazeteci Zülfikar Doğan, Türkiye'deki hortumculuğu ve mekanizmaları ile bankacılık sektöründeki yeni yasa değişikliğini konuşuyorlarmış.

Anlattıklarına göre, konuşmacılar şu eleştirilerde bulunuyorlarmış:

‘‘Hortumculuğa dur densin... 'Rahşan affı' ile suçluların dosyaları ortadan kalkıyor. Kamu bankalarının başına atanmış sorumlular dokunulmazlık zırhına büründürülüyor... Getirilen bu yargı imtiyazı milletvekilleri, bakanlar ve hatta Cumhurbaşkanı için bile yok. 'Elit sınıf' korunuyor. Getirilen tasarı 'eğri' bir tasarıdır. Eski krediler takipten kurtarılıyor. Bu sosyal adaletsizliktir. Niye bu konular tartışılmadan Meclis'ten hemen çıkarılıyor? Türkiye'de mali sistem disiplin altına alınmalıdır. Derviş, neden soruşturma izni vermiyor?’’

Konuşmalar özetle bu çerçevede sürerken, sadece Flaş TV'nin kablodaki yayını saat 00.50'de kesilmiş. Okurumuz antenten izlenebilen öbür televizyonuna bakmış, yayın sürüyormuş...

Programda araya bazı izleyiciler telefonla katılarak görüş belirtmişler; ‘‘Daha da ayrıntı istiyoruz’’ demişler. TBMM Adalet Komisyonu üyesi olan milletvekili Toprak ve DENETDE Başkanı, özellikle haklarında soruşturma yapılan bazı bankacıların hangi görevlere getirildiğini isim isim açıklamışlar. Saat 01.19'a geldiğinde Zülfikar Doğan, ‘‘Bunlar banka kurtarma değil, şahıs kurtarma...’’ dediği sırada yayın bir anda kesilmiş; sözü havada kalmış Doğan'ın...

Ardından yayına giren Atilla Arcan'ın ‘‘Ben DJ'nizim, var mı dicınız’’, ardından 'Savaş Abi' ve sonunda da Şoförler Federasyonu'nun trafik cezaları ile ilgili tanıtım görüntüleri karşısında şaşırmış. Az sonra da ‘Klip’ler başlayınca TV'nin merkezini aramış; ‘‘Benim gibi çok kişi telefon etti, hiç kimse o saatte bir şey bilmiyordu. Sanıyorum yayından rahatsız olanlar önce kablolu yayını engellediler; sonra da merkezden olsa gerek yayını tümden kestiler.’’

Gerçekten ‘‘Allah, Allah’’ dedirtecek bir olay.


Çıkmazın nedeni


‘‘TÜRKİYE'nin içinde bulunduğu çıkmazın temel nedenlerinden birisi 1961 Anayasası'nın getirdiği özgürlükler sistemi ve katılımcı demokrasiyi kısıtlayan 1982 Anayasası'dır.

(1961 Anayasası ve Çağdaş Demokrasi Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Numan Esin)


Amortiyi ödeyemiyorlar


MİLLİ Piyango biletime çıkan 10 milyon liralık amortiyi almak üzere Kadıköy merkezindeki (3.2.2001, saat 10.40) iki sabit MP bayiine başvurdum. Biri siftah yapmadığını, parası olmadığını, sonra gelmemi söyledi. Diğeri de parası olmadığını, öncelikle kendisinden bilet alanların parasını ödediği söyledi. Benim ‘Resmi bir görev yaptığınıza göre sorumluluğunuz var, ödeme yapmalısınız’ biçimindeki sözlerim sonuç vermedi. Pek çok kişinin benim durumumda olduğunu tahmin ediyorum. MP idaresinin duruma el koyarak bu tür satıcıların bayiliklerinin iptal edilmesi gerektiğini düşünüyorum.

İsmail Kemal SAYGIN-KADIKÖY

LPG de indirilsin


ANTALYA'da tarımla uğraşan ve ihracat yapan, seralarını LPG ile ısıtan İTÜ Metalurji mezunu, termodinamik doktoru Hasan Ünal şöyle diyor:

‘‘Doğalgaz fiyatları tartışılıyor. Ya Türkiye'nin öbür tarafı... Evleri bırakın, sanayi, tarım alanları ve turistik tesislerde büyük oranda LPG kullanılıyor. Bizler üç-beş tonluk tanklara LPG alırız. Hatta konutların ısınmasında büyük oranda bu yakıt harcanıyor.’’

Bir hesap yapıyor: (1000 kilo kalori üzerinden)

- Doğalgazın metrekübü 400.000 TL'de kalırsa, 1000 kalori harcandığı zaman 48.500 TL ödeniyor.

- LPG kullanırsak, (yine 1000 kalori hesabıyla) kilogramı 942.800 TL'den 84.939 TL ödüyoruz.

Zaten mevcut durumda LPG'nin doğalgaza göre % 1.75 fazla olduğu görülüyor. Eğer doğalgaz 280.000 TL'ye indirilirse, makas doğalgaz lehine dört kat açılıyor. LPG daha pahalı oluyor. Sadece İstanbul, Ankara, Bursa, İzmit ve Eskişehir'i değil Anadolu'nun öbür merkezlerini de düşünün. LPG'yi de indirin lütfen.’’

Dr. Hasan Ünal haklı değil mi?

Bizim hediyemiz vekillere gitti


ÖZELLEŞTİRMEDEN sorumlu Devlet Bakanı Yılmaz Karakoyunlu, milletvekillerine gönderilen Tekel ürünlerinden oluşan yılbaşı paketi için ‘‘Bu yıllardır gelenek haline gelen bir uygulama. Su sene de tekrarında sakınca bulmadık’’ biçiminde açıklama yaptı.

1979'dan beri Tekel'de başmühendis kadrosu ile çalışıyorum. Bu süre zarfında Tekel, her yılbaşında memur kadrolu personeline 'rasyon' adı altında Tekel ürünlerinden oluşan bir paket dağıtırdı. Geçmiş yıllarda zengin olan bu paketler son yıllarda hafiflese de devam edegeldi. Bu yıl ise tasarruf tedbirleri gerekçesiyle dağıtılmadı. Yadırgamadık. Ancak basın konuyu gündeme getirdiğinde tasarrufun milletvekillerini kapsamadığını öğrendik. Görünen o ki gelenekler sadece milletvekillerine olduğunda yaşıyor, üretenlere geldiğinde vazgeçmek kolay oluyor. Görüşmeleri sancılı süren Tütün Kanunu yasalaştığında yabancı tekellere terk edilecek olan ülkemiz sigara ve tütün pazarının son nemaları dağıtılıyor olsa gerek.

Faruk GÜLPINAR-Tütün Eksperleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı

KAZIK-istan


(Bakanlık, BOTAŞ, İGDAŞ ve belediyenin doğalgaz oyunu sebebiyle)

‘‘Ya yüce devletlular,

kaç post çıkar bir koyundan,

Makamlar niye geri adım

atmaz bu karlı oyundan,

Üşüyen bebelere,

kirlenen semalara; yazık ki yazık.

KAZIK'istan mı bu ülke,

nereye dönsen hep kazık.’’

Vasfi AYAZ-GÖZTEPE
Yazarın Tüm Yazıları