Bankama el konmuştu ama hiç borcum kalmadı, hapis cezalı kamu davası neden sürüyor

BANKASINA 2001 krizi sırasında el konulan işadamlarından biri geçenlerde iş dünyasının önde gelen isimlerinden birini ziyarete gitti.

Haberin Devamı

Konu 2001’de el konulan bankalardan açıldı. Aslında işadamının başta Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) olmak üzere devlete bankasıyla ilgili hiç borcu kalmamış ve rahatlamıştı, ancak yine de dertliydi:
- Diğerlerinde olduğu gibi bizim bankamıza da el konulduğu dönemde bir kamu davası açıldı. Epey zaman önce TMSF’yle el sıkıştık, borcumuzu da ödedik ama o kamu davası hâlâ sürüyor.
- TMSF, el sıkışıp tahsilatını tamamladığı el konulan banka patronlarıyla ilgili davalarından vazgeçmedi mi?
- TMSF vazgeçti ama başlangıçta açılan kamu davası ortadan kalkmadı. Üstelik bazı olaylarda TMSF kamu davasına müdahil olmaktan da çekildi. Ama kamu davası yine de sürüyor.
- Peki söz konusu kamu davasında ne tür bir ceza talep ediliyor?
- 12 yıla kadar hapis cezası istenen davalar var.
- Hapis cezası alan eski banka sahibi oldu mu?
- Bildiğim kadarıyla Mehmet Emin Karamehmet aleyhinde bir hapis cezası kararı çıktı. Oysa Mehmet Emin Bey’in TMSF’ye Pamukbank’tan dolayı doğrudan borcu kalmadı. Buna rağmen o davadan hapis cezası kararı çıktı. Şimdi Mehmet Emin Bey’in hapse girmesinin kime ne yararı olur?
- Bu durumda ne yapmak gerekiyor?
- Borcunu tamamen ödemiş eski banka patronlarının kamu davalarının ortadan kaldırılmasını istedik ama pek yanaşmadılar.
- Neden?
- O davaları ortadan kaldıracak bir yasa değişikliğinin Uzan’ları da kurtaracağı endişesi yaşanıyor da ondan.
- Hiç borcu kalmayanlarla
ilgili ayrı bir çözüm
üretilemiyor mu?
- Üretilebilir. Örneğin, bizim durumumuzda olanların kamu davası ertelenebilir.
Bu saatten sonra 12 yıla kadar hapis öngören bir davada yargılanmak, çok ağır değil mi?
Bazı bankalara el koyma işleminin Danıştay’dan döndüğünü anımsattı:
- El koyma işlemi Danıştay’dan dönen bankalar var. Buna rağmen eski sahipleri hakkında kamu davası sürüyor. Bu haksızlık değil mi?
Karşılıksız çekte hapis cezasının kaldırıldığına vurgu yaptı:
- Ekonomik suça ekonomik ceza mantığıyla karşılıksız çekte hapis cezasını kaldırdılar. Hapiste olanlar da bu yasayla kurtuldu. Madem ekonomik suça ekonomik ceza söz konusu olabiliyor, öyleyse el konulan bankaların eski sahipleri hakkında açılmış kamu davaları da aynı gerekçeyle ortadan kaldırılamaz mı?
- Böyle bir adım dünyaya kendi bankasını soyma formülüyle damgasını vurmuş Uzanlar başta olmak üzere, gerçekten bilerek kendi bankasını kişisel çıkarı için kullananların da aklanması söz konusu olmaz mı?
- Olabilir ama bizim için de bir çözüm üretilmeli değil mi?
İşadamı, konunun bir başka yönüne daha dikkat çekti:
- TMSF’ye hâlâ borcu olan bazı eski banka sahipleri var. Onların bir bölümü, “Madem hapse girme riskim ortadan kalkmıyor, o zaman borcumu neden ödeyeyim” diye düşünebilir. Yani, bu durum TMSF’nin tahsilat yapmasını da yavaşlatıyor olabilir...
Özellikle karşılıksız çekte hapis cezasının kaldırılmasından sonra eski banka patronunun, “kamu davamız ortadan kalksın” talebi daha da haklılık kazanmış görünüyor...
Bazı yasa değişiklikleri, gündemdeki başka yasalara eklenen maddelerle hızla gerçekleşebiliyor... Bu konuda da benzeri “hızlı yöntem” devreye girer mi?
Devlete borcunu tamamen bitirmiş eski banka sahipleri aleyhindeki kamu davalarını yumuşatacak bir kapı açılır mı?

Haberin Devamı

Ertürk: Borcunu ödemiş olanın davası düşmeli

Haberin Devamı

ESKİ banka sahibinin hapis cezası öngören kamu davası sancısını öğrenince Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) Başkanı olduğu dönemde önemli protokollere imza atan Cumhurbaşkanı ekonomi Başdanışmanı Ahmet Ertürk’ü aradım:
- Biz o protokolleri imzalarken hep söz konusu kamu davalarını da gündeme getirdik. Aslında TMSF’ye borcunu tümüyle ödemiş, devlete hiç borcu kalmamış eski banka patronlarının hapis cezasıyla yargılanması artık haksızlık.
- Bazıları gerçekten kendi bankalarını o günlerin deyimiyle hortumlamıştı. Kamuoyunda o tür işadamlarının hapse de girmesi gerektiği yönünde bir beklenti oluşmuştu.
- Kimi banka patronları belirli sürelerde tutuklu kaldı. Ayrıca, önemli olan hortumlanan paraları kurtarmak değil miydi? TMSF, yasaların da verdiği güçle önemli tahsilatlar yaptı.
Ertrük de Çukurova Holding’in Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Emin Karamehmet’ten örnek verdi:
- Mehmet Emin Bey’den geçmişte Cavit Çağlar’a satmış olduğu, sonra da el konulan Interbank’la ilgili tasilat bile yaptık. Yani, Pamukbank’tan doğan borçlarını tümüyle ödemekle kalmadı, üstüne Interbank’a uzanan borcunu da temizledi. Zaman zaman pazarlıklar uzasa da TMSF’ye borcunu ödeme konusundaki çabasını bizzat gördüm. Şimdi Pamukbank’tan dolayı hapis cezasına muhatap olması üzücü bir durum.
- Nasıl bir çmzüm üretilebilir?
- Bankalar Kanunu’nun ilgili maddeleri Türk Ceza Kanunu’na atıfta bulunuyor. O maddelerde değişiklik gündeme gelebilir.
- Aynı değşiklik başroldeki fertleri kaçak durumdaki Uzan Ailesi’ne de yararsa?
- En azından borcunu tümüyle ödeyen banka sahipleri hakkındaki kamu davalarını ertelemeyi gündeme getirecek bir formül bulunabilir...
Ahmet Ertürk, TMSF başkanlığı döneminde tahsilatı hızlandırmak için zaman zaman daha fazla yasa gücü istedi... O güç de tahsilatta çok işe yaradı...
Aynı Ertürk şimdi, “Devlete borcunu ödemiş eski banka patronunu artık hapis cezasıyla yargılamayalım” diyor...
Onun bu görüşüne kulak veren çıkar mı?

Yazarın Tüm Yazıları