Bana arkadaşını söyle, sana ne zaman gözaltına alınacağını söyleyeyim...

İzliyorsun.

Okuyorsun.

Kafan karmakarışık.

Bi karar vereceksin...

Ona göre tavır alacaksın.

*

"Gün ola harman ola", nereye varacağını görürüz bugün yarın mı diyeceksin hálá, yoksa, "Perşembenin gelişi çarşambadan belli" artık mı diyeceksin?

*

Bak arkadaş elini vicdanına koy, "Eğri oturalım doğru konuşalım" da diyebilirsin... Ya da, neme lazım birader, "Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar" deyip araziye de uyabilirsin.

*

Boşuna dememişler, "Bir elin nesi var, iki elin sesi var" kenetlenmek lazım, "Birlikten kuvvet doğar" diye de düşünebilirsin... Ama iyi de, "Her koyun kendi bacağından asılır" lafını da boşuna dememişler, "Nerde çokluk orda bokluk" diye de düşünebilirsin.

*

Aşağı tükürsen sakal...

Yukarı tükürsen bıyık yani.

*

"Düşenin dostu olmaz" ama, "Dost kara günde belli olur" aynı zamanda...

Hangini yapsan ki acaba?

Salağa yatıp "Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın" desen, biliyorsun ki, "Kurunun yanında yaş da yanar" anasını satayım!

*

Hep böylesin maalesef...

*

Yüzüne karşı "İyi insan lafının üstüne gelir" diyen de sensin, arkasından "İti an çomağı hazırla" diyen de... Elaleme "Azı karar, çoğu zarar" diye akıl veren de sensin, kendin için "Fazla mal göz çıkarmaz" diyen de... "Ele verir talkını, kendi yutar salkımı" diye eleştiren de sensin, fırsatını bulduğunda "Üzümünü ye, bağını sorma" diyen de... Bana "Ayağını yorganına göre uzat" diyorsun ama, "Borç yiğidin kamçısıdır" diyen sen değil misin?

*

Senin suçun değil aslında...

Ataların karar verememiş bi türlü.

İşine gelince "öyle yap" demişler.

İşine gelince "böyle yap" demişler.

*

İzliyorsun.

Okuyorsun.

Ne yapacaksın, merak ediyorum...

"Söz gümüşse sükut altındır" deyip pısacak mısın, "Susma, sustukça sıra sana gelecek" diye haykıracak mısın?
Yazarın Tüm Yazıları