Apo furyası ve sonrası

Hayri ÇETİNKAYA
Haberin Devamı

Piyasalarda geçen hafta tam bir Apo furyası yaşandı. Bölücübaşı Abdullah Öcalan'ın hafta başında Türkiye'ye getirilmesi piyasalarda çok büyük bir zafer coşkusu yarattı.

Apo'nun getirilmesi ile başlayan furya ile faizler hızla düşerken, borsa da tırmanışa geçti. Apo öncesinde yüzde 125 düzeyinde seyreden bono oranları, hafta sonunda yüzde 117'ye geriledi.

Apo'nun Türkiye'ye getirilmesi Hazine'nin de işini kolaylaştırdı. Bölücübaşının Türkiye'ye getirildiğinin açıklandığı gün, şubat ayının en yüklü itfasını karşılamak için iki ihale birden düzenleyen Hazine, piyasalarda birden oluşan zafer coşkusu sayesinde, hiç zorlanmadan istediğinden fazla parayı toplayabildi.

Apo öncesinde yüzde 85-90 seviyesinde seyreden gecelik oranlar yüzde 80'lerin altına indi. Gecelik faizler birara yüzde 70'e kadar geriledi. Fakat nakit sıkışıklığı nedeniyle iyimserlik dalgasının, gecelik oranlarda diğer piyasalardaki kadar etkili olamadı.

Apo furyası döviz cephesinde de kendini hissettirdi. Bankalar Apo sonrasında oluşan iyimserliğin etkisiyle, döviz pozisyonlarını açmaya başladılar. Kısa süre öncesine kadar riskli ülke olarak gördükleri için Türkiye'ye uzaktan bakan yabancıların yabancıların da geçen hafta, döviz satması önemli bir gelişmeydi.

Bankaların, TL. ihtiyaçlarını karşılamanın yanısıra piyasalarda esen olumlu havanın da etkisiyle, özellikle geçen haftanın ikinci yarısından itibaren döviz satışları arttı. Bu satışlarını, her zamanki gibi Merkez Bankası kaşıladı. Önceki haftalardaki satışlarla döviz rezervi azalan Merkez Bankası'nın, geçen hafta 300 milyon dolardan fazla alım yaptığı tahmin ediliyor.

ABARTILAN İYİMSERLİK

Piyasalardaki iyimserliğin en belirgin etkisi İMKB'de gözlendi. Hisseler uzun süredir ilk defa bir haftada ortalama yüzde 20'nin üzerinde prim yaptı.

Aslında borsada Apo öncesinde alım dalgası başlamış ve endeks 3 bin puanın üzerine çıkmıştı. Bu yüzden bölücabaşının Türkiye'ye getirilmesinin borsadaki çıkış dalgasının biraz abartılarak devam ettiği söylenebilir.

Borsada endeksteki rekor yükselişin yanısıra, işlem hacminde de patlama olduğunu hatırlatmakta fayda var. Geçen hafta toplam 622.1 trilyon (tam 1.8 milyar dolar) işlem hacmi gerçekleşti. Hacimdeki bu patlamada, taze para girişinin yanısıra aracı kurumların tekrar müşterilerine kredileri açmasının da payı var.

Kısa süre öncesine kadar kredili işlem yaptırmayan aracı kurumların çoğu, geçen haftanın ikinci yarısından itibaren yatırımcılara bire bir oranında kredi kullandırmaya başladı. Borsa yükseldikçe, portföy değeri arttığı için kullanılan kredi miktarı da sürekli büyüyor.

Apo sonrasında oluşan iyimserliğin etkisiyle, kredili işlemlerin de birden sonuna kadar açılması biraz endişe verici. Şimdilik piyasalarda olumsuz bir gelişmeden söz edilemez. Fakat önümüzde aşılması gereken bir erken seçim engeli var. Bu engel gözardı edilmemeli. Ayrıca borsanın geri dönüşünde, kredili işlemler yüzünden endeksteki destek noktaları çok hızlı kırılabilir.

Bölücübaşı operasyonu sayesinde geçen hafta piyasalar büyük bir özgüven kazandı. Sadece piyasalar değil, Türkiye için özgüven duygusundan sözedilebilir.

Geçen haftanın son gününde, faizleri sorduğum bir banka müdürü, ‘‘Apo furyası bitti, faizlerdeki düşüş durdu' diyordu. Sanıyorum piyasalar önümüzdeki günlerde, artık kendi dinamikleri ile seyrini sürdürmeye başlayacak.



Yazarın Tüm Yazıları