Varikosel tedavisinde altın standart teknik: Mikrocerrahi ile varikoselektomi

1 yıl boyunca herhangi bir doğum kontrol yöntemine başvurulmadan, korunmasız cinsel ilişkiye girilmesine rağmen gebeliğin oluşmaması infertilite olarak tanımlanır. İnfertilite kaynağı eşlerden biri olabileceği gibi ikisi de olabilir. Bu nedenle infertilite durumunda kadınların ve erkeklerin eş zamanlı değerlendirilmesi gerekir. Varikosel hastalığı, erkek kaynaklı infertilitenin tespit edilebilen ve aynı zamanda geri döndürülebilen nedenlerinden biridir. Üstelik kısırlık teşhisi konulan erkeklerin %40’ında görülmektedir.

Haberin Devamı

Varikosel hastalığı hem ergenlik çağındaki gençlerde hem de yetişkin erkeklerde ortaya çıkabilir. Primer infertiliteye de sekonder infertiliteye de neden olabilir. Dolayısıyla erkek fertilitesini büyük oranda etkileyen bu hastalığın sorgulanması büyük önem taşır. Varikosel tedavisinin yapılıp yapılmayacağından bağımsız olarak tedavinin planlanması gerekiyorsa, ki az sonra bu konuda bilgi aktaracağım, mikrocerrahi ile varikosel ameliyatı birçok avantaj sunar. Bu hafta varikosel tedavisinde mikrocerrahi üstünlükleri hakkında bilgi aktaracağım; faydalı olması dileğiyle.

Varikosel Hastalığı Testisleri Etkiler ve İlerleyicidir

Testis etrafındaki toplardamarların genişlemesi ve varisleşmesi şeklinde tanımlayabileceğim varikosel hastalığı varlığında, bu toplardamarların fonksiyonu bozulur ve damarlarda oluşan ters kan akımı testisler etrafında kirli kan birikimine neden olur. Böylece testisler her zamankinden fazla zararlı ajana maruz kalır. Bu maruziyet testislerin hem zarar görmesi hem de idealden fazla ısınması ile sonuçlanır. Varikosel hastalığı testislerin fonksiyonlarının zarar görmesine yol açtığı için sperm kalitesinde düşüş meydana gelir.

Bazı hastalarda toplardamarlardaki genişleme belirgin bir hal alabiliyor, dışarıdan bakıldığında ya da elle muayene sırasında fark edilebiliyor. Bazı hastalar ise yaşam kalitesini azaltan bir testis ağrısı hissedebiliyor. Varikosel hastalığı her zaman her hastada belirgin şikayetlere neden olmayabilir veya infertiliteye yol açmayabilir. Ancak ergenlik döneminde ortaya çıktığında ya da ağrı ve kısırlık ile sonuçlandığında, tedavi uygulanması tercihten ziyade bir gereklilik olarak ön plana çıkabilir. Varikosel tedavisinde altın standart mikrocerrahi ile varikosel ameliyatıdır ve bu söylemin ardında birçok neden vardır.

Mikrocerrahi ile Varikosel Ameliyatı Üstünlükleri

Mikrocerrahi ile Varikosel operasyonu sırasında son derece gelişmiş cerrahi bir mikroskop kullanılır. Bu mikroskop operasyon bölgesinin en ince ayrıntısına kadar görüntülenmesini sağlar. Sağlanan detaylı görüntü avantajı sayesinde hem varisleşmiş hem de varisleşme ihtimali olan birçok toplardamar kapatılır. Operasyon sırasında tespit edilen ve varisleşme ihtimali bulunan toplardamarların da kapatılması hastalığın tekrarlama oranını belirgin ölçüde düşürür. Geleneksel cerrahide varikoselin tekrarlama oranı %40 seviyelerindeyken mikrocerrahi ile varikosel ameliyatı sonrası hastalığın tekrarlama oranı %0,1 yani binde bir seviyesindedir. Bu oran yapılan bilimsel çalışmalarda gösterilmiştir.

Hastalığın nüks etme ihtimalini minimize etmesinin yanı sıra mikrocerrahi ile varikosel ameliyatı sonrası riskler yok denecek kadar azdır, iyileşme süresi çok hızlıdır. Daha da önemlisi operasyon sonrası sperm kalitesinde artış oranı da geleneksel ameliyatlara oranla çok daha belirgindir.

Tüm bu avantajlardan yararlanabilmek için hastaların da mikrocerrahi ile varikosel ameliyatı sonrası önerilere uymaları ve sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemeleri gerekir. Ameliyattan sonra sperm kalitesini artırmaya yönelik mineral ve vitamin takviyeleri aksatılmadan kullanılmalıdır. Damar sağlığını bozacak ve sperm kalitesini düşürecek alışkanlıklardan ve tercihlerden uzak durulmalıdır. Diğer bir deyişle sigara bırakılmalıdır, sağlıklı beslenme rutini oluşturulmalıdır. Fazla kilo sorunu varsa kilo verilmeli ve kan akışını iyileştirecek egzersizler yapılmalıdır. Sperm kalitesini hastalıklar ve yaşın ilerlemesi etkilese de, sperm kalitesinin yükseltilmesinde en gelişmiş yöntemlerle en etkin tedaviler uygulansa da bireylerin tercihlerinin de önemli olduğu gerçeği göz önünde bulundurulmalıdır.

Yazarın Tüm Yazıları