Fotoğraflar: Alamy / iStock
Hepsi birbirinden güzel... İşte yurdumuzun enfes lezzetleri
“Yerli malı, yurdun malı, herkes onu kullanmalı” denince çoğumuzun aklına ilkokul dönemimizdeki o neşeli etkinlikler gelir. Hatta, sınıfça yenen börekler, meyveler,yemişler ve daha fazlası çoğumuzun unutamadığı ve tebessümle hatırladığı birer hatıra olarak kalmıştır.
1. Dünya Savaşı'ndan sonra ortaya çıkan ekonomik sorunlar nedeniyle yerli ürünler ile toplumsal tutum bilincinin oluşması hedeflenmiştir. Bu amaçla Yerli Malı Haftası, resmi adıyla Tutum, Yatırım ve Türk Malları Haftası, ilk olarak 1929'da gündeme gelmiş ve 1948 yılından itibaren de kutlanmaya başlanmıştır.
İlk olarak meyvelerimizle başlarsak: Yerli üretimimiz olan Ege inciri, yaz aylarının vazgeçilmezi. Görüntüsüyle de sofralarınıza renk katan incir, et yemeğinden tatlıya çeşitli yemeklere de çok yakışır.
Enfes yemeklerin en güzel ve önemli malzemelerinden biridir patlıcan. Fakat, Şanlıurfa'ya tescilli patlıcanlarımızın girdiği yemeğin veya kebabın tadı damağınızdan asla gitmeyecek.
Erzurum’un İspir ilçesinde yetiştirilen Türkiye’nin en ünlü ’kuru fasulye’si, diğer adıyla 'şeker fasulyesi'... Yanında tane tane pirinç pilavı olmadan olmaz. İspir fasulyesi enfes tadıyla herkesin kalbini fethedecek.
Yemişler olmadan Yerli Malı Haftası kutlamak olmaz. Bu yüzden Giresun'un fındığı, Tokat'ın cevizi, Osmaniye'nin yer fıstığı, Çorum'un leblebisi ve Gaziantep fıstığıyla renklenen bir yemiş tabağına kimse hayır demez.
Kuşburnu, özellikle kış aylarında şifa deposu olduğu için çay olarak tüketilir. Her ne kadar Karadeniz Bölgesi'nde yaygın olsa da en çok Gümüşhane'de yetişir. Tatlısından meyve suyuna her haliye ayrı bir güzeldir.
Nohut en sevilen bakliyatların başında geliyor. İç Anadolu ve Akdeniz Bölgesi'nde yoğun olarak yetiştirilir. Besin değeri oldukça yüksek bir sebze olan nohut, pilav, turşu veya cacıkla sofralarınıza lezzet katacak.
27