Yazlık bir yazı 

Yaz mı geldi?

Haberin Devamı

Yoksa yaz mı bitti? 

Günler birer ikişer dakika kısalmaya başladığına göre artık karar sizin. 

Gerçi, karpuz kabuğu denize düşeli çok oldu ama yine de şu sorunun cevabı bulunamadı: 

- Karpuz kabuğunun denizde işi ne? 

“İşi ne” olur mu? 

Cumburlop, her şeyi denize atmıyor muyuz? 

İstanbul’da yaşayanlar, bu İstanbul’u mahvettiler. 

Sadece deniz’i değil kara’yı da hava’yı da mahvettiler. 

Piknik yerlerine bakar mısınız? 

Mine Kırıkkanat’ın kulakları çınlasın. 

Piknikçilerin sorumsuzluğunu anlattığı bir yazısı yüzünden, vaktiyle gazeteden kovulmuştu. 

Halbuki o yazı, ödül alacak kadar güzel bir yazıydı. 

Ardından ben de bir yazı yazmıştım. 

Sahilleri işgal eden uzun beyaz donluları anlatmıştım. 

Az küfür yemedim. 

Neyse ki o çocuklar, şimdi büyüdüler. Uzun beyaz don’u bıraktılar. Şık mayolar ve şortlar giymeye başladılar. 

Haberin Devamı

- Sahiller yine onların. 

Ne yapsınlar? 

İstanbul’da plaja gitmek kolay mı? 

Allah korusun. 

Denizde boğulma mevsimi, tam bu günler değil mi? 

“Türk Milleti zeki’dir” ama yüzme bilmediği halde denize girecek kadar da saf ve cesurdur. 

Yaz şarkıları’nı özlemişim. 

Ama bu yaz henüz kulağımda kalan yeni bir şarkı yok. 

Bekliyorum. 

Haydi kızlar. 

Yazarın Tüm Yazıları