Karadeniz fıkrası gibi gerçek

Bugünkü yazımda, Bursa’da yaşanan inanılmaz bir yolculuğu kaleme alacağım....“İnanılmaz” diyorum gerçekten şaka gibi...

Haberin Devamı

Bu olayı bana, tanımadığın bir kişi anlatsa inanmazdım...
Araştırmaya ihtiyaç dahi duymazdım...
“Saçma sapan bir iddia” der geçerdim...
Gel gör ki, söyleyen kişi, Meryem Kaya Yıldız isimli bir arkadaşım...
Daha doğrusu eski meslektaşım…
Ayrıca, o gün yolculuk yapacağını da iyi biliyorum...
Şimdi gelelim, ’’Bu kadardar da olmaz” dedirten o yolculuğa…
*
Seyahatlerde, yönünü karıştırmayan sürücü yoktur...
Bu konuda iddialı olanlara asla inanmayın...
Çünkü, Navigasyon dahi yolları ve güzergahları şaşırıyor…
Güvenenlerini, alakasız yerlere yönlendiriyor...
Bu tür hayal kırıklıklarını ise genellikle, otomobil, minibüs ve midibüs sürenler yaşıyor…
Hadi bunlara, kamyon ve TIR sürücülerini de ekleyelim...
Bu durumda, yönünü şaşırmayan tek sürücü gurubu olarak, şehirlerarası yolcu taşımacılığı yapanlar kalıyor…
Onların da, yanlışlıkla farklı şehirlere gitme gibi bir lüksü yok... Olmamalı da…
Olsa da, birlikte yolculuk yaptığı diğer meslektaşı tarafından uyarılır…
En kötü ihtimalle muavin devreye girip, “Biz nereye gidiyoruz. Yanlış yoldayız” der…
Sonuçta bu kişiler, gidecekleri yollarık, virajlarına kadar bilmek zorundalar…
Çünkü işleri bu…
*
Şehirlerarasında yolcu taşıyan sürücüler arasında, bırakın viarajları, gidecekleri güzergahları bilmeyenler de varmış…
Bunu da yeni öğrendim… Nasıl mı?
Otobüs firmasının ismini vermeden, Meryem’in yaşadığı o olayı, anlattığı şekliyle yazıyorum…
Bursa’dan, Ordu’ya gitmek üzere otobüsün ön koltuğundan bilet alan arkadaşım, midesinin bulanmaması ve rahat uyuması için gözlerini siyah bir bandajla kapattı...
O bandajı yaklaşık bir saat sonra çıkardı...
Camdan bakınca denizi gördü...
Ordu’ya, İnegöl üzerinden gideceklerini iyi bildiği için, ‘Deniz ne alaka’ diye düşündü...
Ardından da, “Her halde yanlış otobüse bindim” diyerek panik yaptı...
Hemen, sürücü ve yanında bulunan muavine, “Ben yanlış otobüse mi bindim acaba? Nereye gidiyoruz?” diye sordu...
Doğru otobüse bindiğini öğrenen arkadaşım sürücüye bu kez, “İnegöl üzerinden gitmeniz gerekmiyor mu?” diye sordu…
Hazır olun…
Sürücünün cevabı ise, “Bizimle çıkan araçlar bu yöne geldiği için bizde onları takip ettik” şeklinde oldu.
Peki, sonrasında olanları tahmin edebiliyor musunuz?
“Pardon” diyen sürücü, geri dönüp, Orhangazi, İznik ve Yenişehir üzerinden İnegöl’e ulaşıp, Ordu’nun yolunu tuttu...
Yolcularını, kazasız ve belasız iki saat rötarlı olarak gidecekleri şehirlere bıraktı...
Buna da şükür…
*
Merak ediyorum...
Sürücü uyarılmasaydı o otobüs Karadeniz yerine nereye gidecekti?
Kapıkule Sınır Kapısı’na kadar giderdi her halde...
Kapıkule’yi de, Sarp Sınır Kapısı sanarak, ‘bayağı erken gelmişiz” diyerek, yolcuları indirirdi...
Karadeniz fıkrası gibi gerçek....
O yüzden, siz siz olun da, otobüslerle yapacağınız yolculuklarda sakın uyumayın…
Ordu yerine, Hakkari’ye gidebilirsiniz…
Benden hatırlatması...

Yazarın Tüm Yazıları