Niko'ya mektup

Tufan TRENÇ
Haberin Devamı

Dostum Niko,

Bana yazmayalı aylar oldu. Yer yer hınç dolu mektubunu dün aldım. Adres yazmadığın için buradan yanıtlamak istiyorum.

Anlaşılan dostum, Avrupa Birliği'nin yaptığı kalleşlik bile senin bize olan öfkeni yatıştırmamış.

Mektubunda, ‘‘Yedi göbek İstanbullu olan beni ve benim gibi Rumlar'ı attınız da onun için bu işler başınıza geldi. Oysa bize sahip çıksaydınız Batı'ya karşı daha güçlü olurdunuz’’ diyorsun.

Haklısın.

Türkiyeli Rumlar'ın ülkemizden atılmaları her zaman yüreğimizi titreten bir dramdır.

Sen de çok iyi biliyorsun ki Türk ve Rum halklarının birbirlerine karşı bir düşmanlığı yok. Hiç de olmadı. Ama politikacıları bir türlü aşamadık.

Tıpkı sizin bugün Yunanlı politikacıları aşamadığınız gibi...

O yarayı hiç deşme. O konuda ben de senin kadar dertliyim.

Ama dostum, biraz da projektörü Trakya Türkleri'ne çevir. Bizim politikacıların size yaptıklarının yüz mislini sizinkiler oradaki soydaşlarımıza yapıyorlar.

Dostum, bu konuda yaralı olan yüreğini biraz da oradaki Türkler'e aç. Bakalım sızlayacak mı?

* * *

Mektubunda Türkiye'nin ekonomik durumunu değerlendiriyorsun ve bu halimizle Avrupa Birliği'ne giremeyeceğimizi yazıyorsun.

‘‘22 milyon Türk açlık ve sefalet içinde’’ diyorsun. Bu abartılı rakamı nereden duyduğunu bilmiyorum dostum ama bu gerçek değil.

Çöpçü olarak tanımladığın Avrupa'daki yurttaşlarımızın yaşadıkları ülkelere uyum sağlayamadıklarını öne sürüyorsun.

Ama bir şeyi unutuyorsun dostum, o beğenmediğin insanların binlercesi bugün yaşadıkları ülkelerde artık işçi değil, patron.

Yanlarında on binlerce Avrupalı insan çalışıyor. Hepsi dünyanın vergisini ödüyorlar.

Yani senin Avrupa Birliği'nden aldığın ianenin içinde onların da payı var.

Ekmeğini yediğin insanlara böyle hakaret etmen ayıp.

Aman bu nokta çok önemli dostum. Bunu sakın unutma.

Sofraya oturduğun zaman önündeki nimetlerin bir kısmının Türkler'e ait olduğunu bil.

Dualarında onlara da teşekkür et.

* * *

Azizim Niko ‘‘Türkler İslamiyeti kabul etmeseydi Avrupa'dan dışlanmazlardı. Müslüman olmanın faturasını ödüyorsunuz’’ diyorsun.

Bana göre de çok gerçekçi bir saptama yapıyorsun. Aynen katılıyorum.

Eğer biz Hıristiyan olsaydık şimdiye kadar çoktan Avrupa Birliği'ne girerdik.

Tıpkı sizin gibi.

Ama ne olursa olsun biz Müslüman olmaktan çok mutluyuz ve gururluyuz.

Sen kendini hiç üzme Nikocuğum, Avrupa Birliği eninde sonunda bizi rica minnet davet edecek.

Çünkü Türkiye günden güne küçülen, eriyen Yunanistan gibi bir ülke değil, 21. yüzyılın devi olmaya aday.

Dostum Niko, Yunanistan gibi Avrupa'ya sürekli avuç açan bir üye ülke olmak zaten bize yakışmaz.

Ne yapalım be Niko, biz avuç açmaya alışkın olmayan bir milletiz.

Tarih boyunca hiç kimseye de boyun eğmedik.

Yunanlılar eğer bizimle birlik olsaydı şimdi Avrupa'ya avuç açan değil, onun onurlu bir üyesi olurdu.

Ama ne çare ki Avrupa'nın verdiği sadakaları içlerine sindirmeyi, Türkler'e düşman olmaya tercih ettiler.

Zaten Yunanlılar'ın biz Türkler gibi onurlu yaşamak diye bir tutkusu da yok.

Yunanistan'da yaşayan Türkiyeli Rumlar'a sevgiler.

Yazarın Tüm Yazıları