İzmir'e de bu yakışırdı

Tufan TÜRENÇ
Haberin Devamı

Çeşme

Kısa bir tatil nedeniyle de olsa Çeşme'de bulunmaktan çok mutluyum. Esas neden Çeşme'nin güzelliği, ikliminin harikalığı değil.

Anlatmaya çalışayım.

Refahyol operasyonunda, yani ülkenin bu felaketten kurtulmasında en büyük performansı İzmir gösterdi.

İzmir'in bütün milletvekilleri Refahyol'a karşı koyarak Tansu Hanım'dan koptular.

Yalnız burada bir noktanın altını çizmek gerekir. Bu milletvekilleri DYP'yi değil, Çiller'i terk ettiler.

DYP'nin artık İzmir'de bir tek milletvekili yok.

Işılay Saygın, Gencay Gürün, Rifat Serdaroğlu, Hasan Denizkurdu, Turhan

Arınç, Mehmet Köstepen ve Ufuk Söylemez.

Bu isimler Refah Partisi ile birlikte Tansu Hanım'a da hayır dediler ve yeni hükümetin güvenoyu almasında çok kritik bir rol oynadılar.

Bu milletvekilleri, rejimin bunalımdan kurtulması için yalnız büyük bir özveri göstermediler, aynı zamanda bir kentin intikamını da aldılar.

Bu yüzden İzmirliler, gösterdikleri demokratik refleks nedeniyle milletvekilleriyle gurur duyuyorlar.

Kiminle konuşursanız konuşun, ‘‘E... İzmir'e de bu yakışırdı'' diyor.

Gerçekten de bu milletvekillerinin arkalarında bu kadar inançlı ve kararlı bir seçmen kitlesi olmasaydı, böyle bir direnç gösteremezlerdi.

İzmirli böyle bir gurur duymakta haksız mı?

* * *

Zaten İzmir'in en önemli özelliği, politikada daima öncü olmasıdır.

Bu yüzden de Türk siyasetinin nabzı her zaman bu ilde atar.

İzmir, siyasette her zaman belirleyici oldu.

1995 seçimlerinde Refah Partisi, büyük kentler içinde bir tek İzmir'de dikiş tutturamadı.

Refah bütün gayretlerine karşın sadece bir tek milletvekili çıkarabildi.

İzmir, gecekondusu, kırsal kesimi ve varlıklı mahalleleriyle Refah kafasına karşı olduğunu oylarıyla hep gösterdi.

Örneğin, 1980 öncesinde Milli Selamet Partisi adayı olarak seçime giren Turgut Özal'a oy vermedi.

Son seçimlerde Büyük Birlik Partili Ökkeş Şendiller yüzünden ANAP'ı cezalandırdı ve bu partiyi üçüncü sırada bıraktı.

ANAP, kalesi olan bu ilde ancak 5 milletvekili çıkarabildi.

İzmir her seçimde halktan, demokrasiden yana olan partileri tuttu, uçlara hiçbir zaman yönelmedi.

İzmir seçmeni, oyunun sahibi olduğunu her zaman gösterdi.

* * *

Tansu Hanım, ‘‘Refah'ı ancak ben durdururum. Refah'ın iktidar olmasını istemiyorsanız oyunuzu bu bacınıza verin'' diyerek bütün Türkiye gibi İzmirlileri de kandırdı.

Ondan sonra koltuk uğruna Refah'la hükümet kurup Erbakan'ı başbakan yapınca, başta kadınlar olmak üzere İzmir halkı, Çiller'i defterden sildi.

Sonraki günlerde Refahyol hükümetine karşı düzenlenen her türlü kitlesel eyleme katıldı.

Işıkları yanıp söndürdü, tencere tava tıngırdattı, yürüdü.

Ama esas intikamı almak için sabırla bekledi.

Sonunda o gün de geldi.

Ve İzmirli, İzmirli olduğunu gösterdi. 7 milletvekilini de Tansu Hanım'ın arkasından çekiverdi.

Tansu Hanım'ın bugün İzmir'de bir tek milletvekili bile yok.

Bu olay çok anlamlı bir demokrasi dersidir.

Ama anlayana...

İzmirlilere helal olsun.

Yazarın Tüm Yazıları