Çok şey bileni vurmalı

İsmet SOLAK

Meclis kulislerinde sürekli gerilim yoktur. Öyle sohbetlere rastlarsınız ki, tadına doyum olmaz. Bütçe maratonu öncesindeki bir çay sohbetinde bu güzelliği yaşadık. Çalışma Bakanı Nami Çağan ve Devlet Bakanı Şükrü Sina Gürel ile DSP'li Ahmet Tan, Fikret Ünlü, Ahmet Piriştina ve Hakan Tartan dereden tepeden konuşuyorlar. Tan, masadaki kalın kitabı gösterip, ‘Bu kimin?’ diye soruyor. Çağan'ın gözden geçirilmiş Vergi Hukuku kitabının 5. baskısı olduğu anlaşılıyor. Tan hemen takılıyor:

‘‘Hocam, Maliye Bakanı Çalışma Bakanı'na kazık atmış olmuyor mu? Kitabı yeniden gözden geçirip çıkarıyorsun, Maliye Bakanı ise Vergi Yasası'nı aynı anda değiştiriyor. Yeni tasarıda senin kitabındaki sistem yok.’’

Çağan, espriyi aynı dozda tutuyor:

‘‘O tasarı çıkıncaya kadar, benim kitap çoktan tükenir.’’

Gülmekten kırılıyoruz. Tan, ‘‘Ne yani Hoca, tasarı Meclis'ten çıkmayacak mı?’’ diye soruyor ve ekliyor: ‘‘Çalışma Bakanı Vergi Hukuku kitabını yazdı diye, Maliye Bakanı da İş Hukuku kitabı yazarsa ne yaparız?’’

Tam o sırada Zekeriya Temizel geliyor. Neşeyi görüp, 'Hayrola?' diye sorunca olanları özetliyorum. Temizel'in yanıtı tada tat katıyor: ‘‘Kimden duydunuz İş Hukuku kitabı yazdığımı? Tasarısı olmasa çoktan piyasadaydı.’’

Piriştina, çay ocağına seslendi:‘‘Bayraaak, çayları tazele!’’

ÇOK ŞEY BİLİYORDU!

Bayındırlık Bakanı Yaşar Topçu, son trafik kazalarından duyulan kuşkuyu dile getirirken bir kovboy hikayesi anlatıyor..

Hızlı silah çeken bir kovboy, iyi giyimli bir centilmene kafayı takıyor. Kapışmak için fırsat kolluyor, ama bulamıyor. Bir gün bara girdiğinde viski içerken görüyor. ‘Bir skoç da bana’ diye sesleniyor. İki, üç kadeh derken adama, ‘‘Söyle bakalım, iki kere iki kaç eder?’’ diye soruyor. Adam, ‘‘Dört eder’’ der demez, kovboy hızla tabancalarını ateşliyor. Ve centilmen ölüyor.

Salondakiler şaşkınlık, korku ve telaş içinde, ‘‘Yahu adamı niye vurdun? Yanlış söylemedi ki?’’ diye soruyorlar. Kovboy tek tek bakıp yanıt veriyor:

‘‘Çok şey biliyordu!’’

LASTİK TAMİR EDENLER

Eski CHP Genel Sekreter Yardımcısı Erol Tuncer'den bir anı..

Gümüşhane'ye görünüşü kaba-saba, ama çok kültürlü bir Ağır Ceza Reisi geliyor. Her gün spor yapıyor.. Bir sabah, patlayan lastiği tamir eden bir kamyon şoförünü görüp seyretmeye başlıyor. Kan ter içindeki şoför, Reisi öyle görünce, ‘‘Ne dikildin oraya be adam, yardım etsene’’ diyor. Reis yardım ediyor. Bunu gören vatandaşlar etrafa toplanıyor, büyük kalabalık oluşuyor. Şoför kalabalığı görünce yine sinirlenip, ‘‘Ne toplandınız?’’ diye bağırıyor.

Bir vatandaş, ‘‘Sen bu adamı biliin mi?’’ diye soruyor. Şoför, adamın Ağır Ceza Reisi olduğunu duyunca ezilip büzülüyor, ‘‘Affet beyim’’ diyor. Reis ise umarsamadan uğraşını sürdürüyor: ‘‘Bırak özür dilemeyi de, bunu nasıl tamir edeceğimizi tarif et, işi bitirelim.’’

Erol Tuncer, son seçim sonuçlarına göre sol oyların haritasını çıkardı. Nerde sola oy yok, orada gelir de yok. Nerde sol oylar önde ise Marmara, Ege ve Trakya gibi, gelir de önde.

Tuncer, TESAV'da böyle işler yapıyor. Yani, lastik tamir ediyor!