Güneş gözlüklü kadın

3dk okuma

“CEO karakolda” başlıklı haberde, bir şirketin CEO’sunun, Litvanya’dan getirterek birlikte olduğu bir hayat kadınının telefonunu çalmakla suçlandığı aktarılıyordu.

Haberin Devamı

10 Mart’ta yayınlanan haberde suçlanan CEO’nun yüzü tamamen buzlanmış, Litvanyalı kadının fotoğrafı ise yüzü açık olarak kullanılmıştı.

 

Sinan Emre adlı okurumuz, erkeğin yüzü bu şekilde buzlanırken kadının yüzünün gizlenmemesini eleştirdi:

 

“CEO’yu buzlayıp kadını apaçık vermek neden? Kişinin ticari itibarı zedelenebilir diye mi buzlandı? CEO’yu buzlarken, kadının yüzünün kapatılmaması ciddi şekilde şüphe yaratıyor. Magazinel ilgi adına haber yapma niyeti bu. Kadını ifşa etmekten çekinilmiyor.”

 

Okurun görüşlerini aktardığım üçüncü sayfa editörü Cenk Öz, eleştiriye üç madde halinde yanıt verdi:

 

“1. Erkek henüz suçlu bulunmadı, yazılanlar kadının iddiası. 2. Kadının gözlükleri yüzünü bizim buzlamayla kapatacağımızdan daha fazla gizliyor. Bu fotoğrafı o nedenle 5-6 kare arasından seçtik. 3. Ayrıca kadının adını da rumuzlu bile vermedik. Çünkü bu konularda gerçekten çok hassas davranıp hata yapmamaya çalışıyoruz.”

 

Hemen belirteyim, üçüncü sayfada kadınların özne olduğu haberlerde dikkatli davranıldığını ben de gözlüyorum. Bu haberde de özen gösterildiğine inanıyorum. Kadının adının kullanılmaması iyi olmuş.

Haberin Devamı

 

Ancak o güneş gözlüklerinin genç kadının tanınmasını engellediği kanısında değilim. İnternette de kullanılan fotoğraf, bu olayın ülkesinde de duyulmasına yol açabilir. Olayın mağduru olan kadın, ülkesinde mağdur duruma düşebilir.

 

Zaten erkeğin fotoğrafının nasıl buzlandığına bakmak bile aradaki dengesizliği görmek için yeterli. Erkeğin sadece gözleri kapatılmamış, yüzü tamamen buzlanmış. Suçlamalar kesinleşmediği için erkeğin yüzünü gizlemek bence de yerinde bir davranış ama aynı çaba kadın için de harcanmalıydı.

 

Kendi insanlarımıza nasıl davranıyorsak yabancı kişilere de aynı standartları uygulamalıyız. Bu kadın Türkiye vatandaşı olsaydı, o fotoğrafı, güneş gözlüklü diye buzlamadan kullanabilir miydik? Hiç sanmıyorum.

 

ABD’DE SAHİPLENDİRİLEN KÖPEKLER

 

GÜZİN Abla (Feyza Algan) köşesinde yayınlanan “Golden sahipleri dikkat! Hayvanlarınıza sahip çıkın!” başlıklı yazıda Golden cinsi köpeklerin ABD’ye gönderilerek sahiplendirilmesi hakkında iddialar dile getiriliyordu.

 

12 Şubat’ta yayınlanan yazıda, bazıları evlerin bahçelerinden çalınan köpeklerin yasadışı yollarda Türkiye’den çıkarıldığı, kaçak ihracat ve ticaret yapıldığı, hayvanların akıbetinin bilinmediği öne sürülüyordu.

Haberin Devamı

 

Projeyi yürüten Yasemin Baban, bir e-posta göndererek bu iddiaları yalanladı ve Feyza Algan’ın kaleme aldığı yazıyla ilgili olarak şu görüşleri dile getirdi:

 

“ABD’nin Atlanta eyaletindeki Adopt A Golden Atlanta Vakfı’nın desteği ile Türkiye’de sokağa, ormana atılan veya barınaklara terk edilen Golden Retriever cinsi köpekleri ABD’de sahiplendirmekteyiz. Sahiplendirmenin masraflarını vakıf karşılamakta olup, vakfın web sayfasında (adoptagoldenatlanta.com) sahiplendirmeler ile ilgili detaylı bilgi verilmektedir. Sahiplendirilen köpeklerin ailelerinin adres bilgileri bizde mevcuttur ve ABD’de sahiplenilen köpeklerin yurttan çıkışı Tarım Bakanlığı’ndan alınan sağlık sertifikası ve izinle legal olarak yapılmaktadır. Amacımız, bu hayvanlara bir ev bulmak ve sorumlu köpek sahipliği konusunda farkındalık yaratmaktır. ABD’deki derneğin faaliyet alanı Golden’larla sınırlıdır.Yazarlarınızdan Feyza Algan, başarısı Türk ve Amerikan medyasında paylaşılmış olan projemize ilişkin akıl almaz iddialarını gazetenize taşımıştır. Haberler, konu olan tarafların görüşü alınarak yapılmalıdır. Bu husus kamuya ilan ettiğiniz yayın ilkeleri arasında yer almaktadır. Ayrıca Algan’ın yazısı, Hürriyet’in sokağa atılmış Golden’ların ABD’de sahiplendirilmesiyle ilgili (Terk edilen köpeklere ABD’de yuva buluyor /17 Aralık 2015) haberiyle de çelişmektedir.”

 

Baban’ın bu görüşlerini Feyza Algan’a da ilettim. Algan, eleştiriyi kabul etmediğini belirterek, “Bu konuda İstanbul Anadolu Başsavcılığı’nda bir soruşturma yürütülürken beni suçlamak ne kadar doğru?” dedi.

Haberin Devamı

 

Okur Temsilcisi olarak daha önce başka vesilelerle de yazmıştım. Bir kişi ya da kurumu suçlayan iddiaları kaleme alınırken mutlaka suçlanan tarafın görüşüne de yer verilmeli. Nitekim Doğan Yayın İlkeleri’nde “Yayımlanan haberde, suçlanan tarafın görüşüne mutlaka yer verilir” deniyor.

Haberin Devamı

 

İlkeler arasında bir madde daha var; “Hiç kimse, somut bilgi ve belge bulunmadıkça yasaların suç saydığı eylemlerle suçlanamaz”. Başka bir deyişle, hiç kimse bir kişinin sözlerine dayanarak yasaların suç saydığı eylemlerle töhmet altına sokulmamalı...

Haberin Devamı

 

OKURDAN KISA KISA

 

ALİ Tartanoğlu: 7 Mart’ta 23. sayfada “Yaka paça olmaz” başlıklı haberin ikinci paragrafında Başbakan Davutoğlu, “... Yaptıkları, hiçbir saygı atfetmiyor” deniyor. Herhalde “... Saygıyı hak etmiyor” olacaktı. Atfetmek farklı bir kavram.

 

Tuğçe Karayıl: Hürriyet Cumartesi’de bugün 6. sayfada “Yüzde 60’ım yetenek yüzde 40’ım güzellik” başlıklı söyleşiyi okudum. İyi hoş da sadece Kanal D’deki “Ev gezmesi” programını sunduğunu yazmışsınız ama adı yok. Bari ismi ben ekleyeyim, Gizem Hatipoğlu. Bir daha unutmayın. (12 Mart)

 

Orhan Uğuroğlu: “İstanbul’da 5 bin polisin katılımıyla asayiş uygulaması” haberinde “164 promil alkollü sürücü” diye yazılmış. Kanda 164 promil alkol ölüm hali demektir. Doğrusu 1.64 promil olmalı. Zaten yasal sınır 0.50 promil. (6 Mart/DHA/İnternet)

 

Mert Savaş: 10 Mart’ta 40. sayfada “Orman’dan şefkat eli” haberinin girişinde “... Mutlu Kaya’nın tedavi masraflarını üstlendi” yerine “Mutlu Kaya’ya tedavi masraflarını üstlendi” yazılmış.

 

Ümit Şahinler: “Gazeteci kimliğini gizler mi?” yazınıza katkı sağlayacak geçmiş deneyimler de var. Orhan Kemal’in kaçakçılarla geçirdiği günlerde onun gazeteci olduğunu herkes biliyordu. Sizin değindiğiniz haberler de kimlik gizlemeden yapılsaydı daha çok ses getirirdi sanki.

 

Sencer Tümer: 28 Şubat tarihli bulmaca ekinde üstten altıncı sırada bulunan “burulmuş dana” sorusunun cevabında “tosun” yazıldığını gördüm. Sorunun doğru cevabı “öküz” olmalı. Ancak bu da dört harfli.

 

Hakan Bilici: İnternette haberleriniz sansasyonel ve ilk defa duyuluyormuş gibi. Açıp okuyunca kendimi aldatılmış hissediyorum. Uzun süre internet sayfanızı ziyaret etmiyorum. Sonra tekrar deniyorum, değişen bir şey yok.

 

Ferdi Ozan: 2 Mart’ta gazeteniz keşke büyüteç de hediye etseydi. Zira o gün yayınlanan “Akıl Oyunları” bölümü için gerekiyor. Yayınlanan her şeyin okunabilirliği de kontrol edilmeli.

 

Ayşen Zorlu: Yazdığınız haberlerde herkes ünlü ve herkes sanatçı. Kolaylık olsun diye mi bu başlıklar atılıyor? Komik kaçıyor.

Haberle ilgili daha fazlası: