Paylaş
Genç kızın kaldığı çocuk yuvasının avukatı savcılığa yaptığı başvuruda 9 haftalık hamile olduğu tespit edilen K.D'nin yaşının küçük olması ve çocuğa bakabilecek durumda olmaması nedeniyle kürtaj izni talep etti. Yasada mahkeme kararı ile hamileliğini sonlandırılmasına ilişkin herhangi bir düzenleme bulunmadığı için kürtaj talebi reddedildi. Koruma altında olan H.B'nin hamileliğinin 17. haftasını bitirdiği belirtildi.
15 yaşındaki bir kız çocuğunun, cinsel istismara uğrayıp bir de istemediği gebeliği yaşamak zorunda kalması, tüm hayatını etkileyecek bir durum. Gebelik dönemi zaten bir kadın için hem fiziksel hem de psikolojik olarak değişimin yaşandığı ve buna adapte olması zor bir dönemdir. Tecavüz psikolojisinin yarattığı travmaya gebelik dönemi psikolojisi de eklendiğinde kaldıramayacağı bir yük üstüne binmiş oluyor. Cinsel saldırıya uğrayan kızın bu olay sonucu oluşan bebeği kabul edebilmesini, doğum yaptıktan sonra da o bebeği kendi çocuğu olarak benimseyip bakması zor bir süreç. Bebek açısından da zorlu bir hayat olma ihtimali yüksek. İstenmeyen bir gebelik sonucu dünyaya gelen, istenmeyen bebek olmanın psikolojisi ile yaşamak onun için de zor olacaktır.
İsteğe bağlı gebeliğin sonlandırılmasında yasal süre 10 hafta. Böyle bir olayda gebeliğin devamına karar verilirken zorla girilen ilişki sonucu gebeliğin mağdurda yarattığı etkilerin dikkate alınabileceğini düşünüyorum. 15 yaşında, daha kendisi çocuk yaşta olan kızın, mağduru olduğu suç dolayısıyla hamileliğinin devam ettirilmesi zorlu bir sürecin de başlangıcı anlamına geliyor. Toplumun bakış açısı, sosyal çevrenin baskısı da cinsel istismarın yarattığı psikolojiye eklenince hamileliğin devamına karar vermek, mağdurun yükünü artırıyor… Sonuç olarak kadın hastalıkları ve doğum uzmanı ve cinsel terapist olarak bizim amacımız ne olursa olsun fiziksel ya da psikolojik olarak sağlıklı bir bebek dünyaya getirmek.
Paylaş