Varikosel cerrahisi hangi durumlarda, nasıl yapılmalıdır?

Erkek kısırlığının teşhis edilebilen ve geri döndürülebilen nedenleri arasında yer alan varikosel hastalığı, her hastada yaşam konforunu azaltan belirgin şikâyetlere neden olmuyor. Tedavi sürecine başvurulmasını gerektiren semptomlara neden olmaması durumunda ise hastalığın ilerleyebildiği ve ilerleyen dönemde geri döndürmesi zorlu sonuçlara yol açtığı da biliniyor. Varikosel tedavisi için, gelişen tıbbi teknolojiler sayesinde elimizde çok güçlü bir tedavi yöntemi var; mikrocerrahi ile varikosel ameliyatı. Yine de her zamanki gibi tedavinin seçilmiş hastalara, teknikte uzmanlaşmış cerrahlar tarafından uygulanması başarının temelini oluşturuyor. Bu haftaki köşe yazımda hem varikosel hastalığı ile ilgili kısa bir bilgi aktaracağım hem de tedavi için uygun görülen hasta gruplarına değineceğim.

Haberin Devamı

Varikosel Hastalığı Nedir?

Testisleri çevreleyen, testis torbası olarak da adlandırılan skrotumda bulunan toplardamarların varisleşmesi durumu varikosel hastalığı olarak adlandırılır. Varikosel hastalığı tıpkı bacaklarda oluşan varisler gibidir; temelinde bir damar hastalığıdır. Kısırlık tanısı konulan erkeklerin yaklaşık %40’ını etkileyen bu sağlık sorunu kirli kanın testislere ters akımına neden olup testislerin ısınmasına yol açıyor. Testis ısısının artması son derece dikkat edilmesi gereken bir durum; testislerin ısısı idealden fazla olunca sperm üretim süreci dahil olmak üzere testis fonksiyonları zarar görebiliyor.

Tedavi edilmeyen varikosel hastalığının yol açtığı sorunların temeli de testis fonksiyonlarının gördüğü zarara dayanıyor. Sperm sayısı başta olmak üzere sperm kalitesi azalıyor. Elbette sürecin erkeklik hormonu üretimi üzerindeki etkisi de göz ardı edilmemeli, varikosel tedavi edilmediğinde erkeklik hormonu seviyesinde düşüş ve bu duruma bağlı olarak duygudurumu değişiminden kas kitlesinde azalmalara, cinsel isteksizlikten sertleşme problemine kadar çok geniş bir spektrumda sorunlar meydana gelebiliyor.

Yine de “varikosel hastalığının tedavisi şarttır” söylemi tam anlamıyla doğruyu yansıtmıyor. Varikosel tedavisinin gündeme gelebilmesi için belirli durumların yaşanması gerekebiliyor.

Haberin Devamı

Varikosel cerrahisi hangi durumlarda, nasıl yapılmalıdır


Nedir bu durumlar, gelin birlikte inceleyelim.

Tüm cerrahi operasyonlarda olduğu gibi varikosel cerrahisinde de temel dayanak hastanın yaşam kalitesinin yükseltilmesidir. Varikosel bazı hastalarda belirgin ölçüde testis ve kasık ağrısına yol açabilir. Sırt üstü yatınca azalan, yaz aylarında kötüleşen bir ağrı hastaların yaşam kalitesinde belirgin bir düşüşe neden olabiliyor. İşte bu gibi bir durumda, yani hastaların yaşam kalitesi azaldığında varikosel ameliyatı tercihten ziyade bir gerekliliğe dönüşebiliyor.

Varikosel tedavisinin gerekli olduğu durumlardan biri de kısırlık teşhisinin konulmasıdır. Ancak bu konu biraz daha detaylı incelenmelidir. Varikosel hastalığı olan erkeklerde tedavi planlaması yapılırken eş faktörünün de değerlendirilmesi gerekir. Kadın yaşı 35 ve civarındaysa, yumurtalık rezervlerinde azalma söz konusuyla tedavi sonrası süreçte sperm kalitesinin yükselmesi adına beklenmesi gereken zaman dilimi çiftler için uygun olmayabilir. Bu durumda tüp bebek tedavisi dahilinde sperm toplama tekniklerine başvurulması mümkündür. Dolayısıyla hasta ve çift özelinde tedavi planlaması son derece önemlidir.

Varikosel hastalığı ile ilgili tedavi gerektiren ve hatta tedaviyi şart kılan unsurlardan biri de hastanın yaşıdır. Varikosel salt yetişkin erkeklerde görülen bir hastalık değildir, ergenlik döneminde de ortaya çıkabilir. Ergenlik döneminde varikosel teşhisi konulan hastaların tedavisi zorunludur. İlerleyen yaşlarda kısırlık riskinin minimize edilebilmesi adına deneyimli cerrahlar tarafından gerçekleştirilen tedavi süreçleri son derece önemlidir.

Haberin Devamı

Varikosel cerrahisi hangi durumlarda, nasıl yapılmalıdır

Varikosel Tedavisi Nasıl Yapılır?

Varikosel tedavisi cerrahi yöntemle gerçekleştirilir. Günümüzde varikosel tedavisinde altın standart yöntem mikrocerrahi varikosel ameliyatıdır. Cerrahi sırasında kullanılan teknik sayesinde hem varisleşmiş hem de varisleşme ihtimali olan toplardamarların kapatılması mümkündür.

Mikrocerrahi deneyimi olan cerrahlar tarafından gerçekleştirildiğinde yüksek başarı elde edilmesini mümkün kılan mikrocerrahi varikoselektomi, spinal anestezi ile uygulanabilir. Kasık bölgesinden 3-4 cm ‘lik bir kesi yapılarak toplardamarlara ulaşılabilir, operasyon 1 saat gibi bir süreçte tamamlanabilir ve operasyondan 1 gün sonra hastalar yürüyerek taburcu olabilirler.

Mikrocerrahi varikoselektomi operasyonunun bu denli gündemde olması ve önerilmesi açıkçası bir tesadüf değil. Teknik gereği komplikasyon oranı belirgin ölçüde düşük, yapılan bilimsel çalışmalar sonucunda mikrocerrahi ile varikoselektomi sonrası sperm değerlerinde muazzam bir artış yaşanıyor, tüm bunlara ek olarak hastalığın nüksetme oranı ise %0,1’in altında. Dolayısıyla varikosel hastalığının bir çözümü bulunuyor. Önemli olan zamanında müdahale, tedavi alternatiflerinin doğru belirlenmesi ve cerrah seçiminin doğru yapılabilmesi.

Yazarın Tüm Yazıları