Tina Brown

Charles’la ilgili kan donduran iddia… Cenaze planları güncellendi… ‘Kralın durumu iyi değil’

Açıklanmayan bir kanser türüyle savaşmaya devam eden Kral Charles’ın sağlık durumu dostlarını ve sarayı endişelendiriyor. Her ne kadar kral bir yandan çalışmaya ve kraliyet görevlerini elinden geldiğince yerine getirmeye çalışsa da gelen haberler iç açıcı değil…

Başkası olsa hayalini kurar... Onlar tahta çıkmaya korkuyor!

Yüzyıllardır dünyanın en çok ilgi çeken 'taçlı ailesi' Büyük Britanya tahtında oturan Mountbatten Windsorlar. İngiliz kraliyet ailesinin neredeyse bütün üyeleri hiçbir şey yapmasalar bile gündemin ilk sıralarındaki yerlerini alıyor. İşte bunun yeni ve belki de en çarpıcı örneklerinden biri de şu sıralarda yaşanıyor.

Sarayda stres var

Prens William ve Galler Prensesi Kate Middleton’ın Kraliçe ve Kral olma konusunda büyük bir stres altında oldukları iddia edildi.

Böyle beslendiği halde kansere yakalanmış... Tacı ve tahtıyla birlikte bu hastalık da ona miras kaldı

İngiltere Kralı 3. Charles, son birkaç gündür dünya basınının manşetlerinden inmiyor... Bunun nedeni de kansere yakalandığının resmi bir açıklamayla duyurulması...

İki kardeşin arası buz gibi: Beni bu hale William getirdi

Aslında ikisi de doğdukları günden itibaren kameralar karşısında büyüdü. Ama milyonlarca insanın hafızasında, genç yaşta ölen annelerinin tabutunun arkasında gözyaşlarını içlerine akıtarak yürüyen biri 14 diğeri 12 yaşında iki çocuk olarak yer etti. Herkes yıllar boyunca 'Diana'nın çocukları' diye söz etti onlardan. Her ne kadar konumları gereği o yaşta bile annesiz kalmanın acısını dışa vurmasalar da belli bir noktaya kadar hep birbirlerine destek oldular. En azından görüntü böyleydi.

Balayında bile üç kişilerdi: Bu hikâyede yanan Diana, amacına ulaşan Camilla oldu

O, çok uzun süre sadece ülkesinin değil dünyanın "en nefret edilen kadını" olarak anıldı. "Gönüllerin prensesi Diana'nın yuvasını yıkan ikinci kadın" olarak nitelendirildi. Bu durum, Kraliçe 2. Elizabeth'in geçen eylül ayındaki ölümüyle bir kez daha Camilla açısından çok ağır biçimde gündeme geldi. Hayranları, 26 yıl önce hayata veda eden Diana'yı andı bir kez daha. Eğer hayatta olsaydı ve tabii Charles ile evliliği sürseydi Camilla yerine Diana'nın 'kraliçe' olarak anılacağını hatırlayıp için için yas tuttu.

Kırmızı halıda Tom Cruise ile el ele yürümüştü: Bu kez 'gerçekten' Hollywood'da

İngiltere Kraliçesi 2. Elizabeth'in ölümünden sonra Galler Prensesi unvanını alan Kate Middleton'ın, geçen yıl James Bond: No Time To Die filminin Londra galasındaki görünümünü hatırlıyor musunuz? Peki ya bu yıl, Top Gun: Maverick'in galasında Tom Cruise ile kırmızı halıda el ele yürümesini? Büyük olasılıkla o iki galada giydiği kıyafetler de endamı da birçok kişinin gözünde onun Hollywood yıldızlarını bile özendireceği yorumlarına yol açmıştı. İşte şimdi önümüzdeki günlerde Middleton yine benzer bir görüntüyle çıkacak dünya sahnesine...

Meghan Markle- Kate Middleton: Amerikalı elti 'başrolü' kaptırmak istemedi: Ailede kalsaydın sen de bu takıları takardın!

2016 yılında dünyanın en gözde bekârlarından biri olan Prens Harry ile flört ettiği ortaya çıktığı andan itibaren bütün gözler Amerikalı oyuncu Meghan Markle'a çevrildi. Önce nişan, ardından 19 Mayıs 2018'de yapılan düğün geldi. Yıllardır Hollywood'da şöhreti bulmaya çabalayan, Suits dizisiyle bunu biraz da olsa başaran Markle, artık dünya sahnesinin en parlak yıldızıydı. Aradığını, kameralar karşısında değilse de bambaşka bir alanda bulmuştu.

Kraliçe 2. Elizabeth ve Diana: Nasıl bir kayınvalideydi? Yarım saat içinde tam üç kez ağladı!

Takvimler, 1980 yılını gösteriyordu. Genç Diana, gelecekteki kocasıyla üçüncü randevuya çıkmak üzereydi. Ama bu, birbirlerinden hoşlanan ve kalpleri heyecanla atan iki gencin buluşmasından biraz farklıydı. Tek fark da Diana'nın buluşacağı kişinin, ülkesinin tahtının varisi Charles olması değildi üstelik.

Diana ile Meghan hakkında çarpıcı değerlendirme: Diana bu aile için köpek gibi çalışmak zorundaydı

Kısa bir süre önce piyasaya çıkan kitabıyla İngiliz kraliyet ailesinin bilinmeyenlerini gözler önüne seren yazardan, çarpıcı Meghan Markle yorumu: "Diana'nın izinden gitmek istedi. Ama bilmediği bir ayrıntı vardı. Diana bugün hâlâ unutulmayan bir ikon haline gelene kadar kraliyet ailesi için 'köpek gibi' çalışmak zorundaydı."

O halinden eser yok: Evde terör estirirmiş...Kral olunca seni cezalandıracağım!

Büyük Britanya kraliyet ailesinin tahta en yakın iki üyesinden biri olan Prens William'ı nasıl bilirsiniz? Dünyanın en yakışıklı prenslerinden biri olarak nitelendirilmesi bir yana iyi bir aile babası, aradan geçen yıllara rağmen eşine aşık bir koca, ailesinin iyiliği için kurallar neyi gerektiriyorsa onları harfiyen yerine getiren bir görev adamı...

Prens Andrew ile Jeffrey Epstein ilişkisinden inanılmaz detaylar! Bir fotoğrafla her şey altüst oldu

O bir zamanlar Kraliçe'nin en sevdiği oğluydu, bugün ise "İngiltere Kraliyet ailesinin yüz karası" olarak anılıyor. Özellikle hakkındaki tecavüz davasıyla son aylarda gündemden düşmeyen Prens Andrew'nun Jeffrey Epstein'le olan yakın ilişkisine dair yepyeni detaylar ortaya çıktı. İşte inanılmaz gerçekler...

Diana hakkında sarsıcı iddialar: Kurnaz ve işini bilen biriydi, kendi mahremiyetini bile ihlâl etti

Ölümünün üzerinden tam 25 yıl geçti ama hâlâ bütün dünya Diana Spencer'ın ya da herkesin onu anımsadığı adıyla Prenses Diana'nın aslında kim olduğunu çözmeye çalışıyor. Bu konuda uzmanların çabaları ve iddiaları da bitmek bilmiyor. Bunlara yeni bir halka da biyografi yazarı Tina Brown'ın kaleme aldığı ve kısa bir süre sonra piyasaya çıkacak olan The Palace Papers adlı kitap.

Bu taht Diana'yı taşıyamazdı: Hayaleti tepelerinde dolanıyor

Henüz zamanı kesin olarak bilinmese de İngiliz kraliyet ailesi, adım adım bir değişime hazırlanıyor. Özellikle de Kraliçe 2. Elizabeth'in, tahta çıkışının 70'inci yıl dönümünde, oğlu Charles'ın yerine geçeceğini ilan edip eşi Camilla için de "o kraliçe olacak" demesinden sonra bu durum daha da belirgin bir hale geldi.

Artık kimse ona 'yuva yıkan kadın' diyemeyecek.. Diana'ya nasip olmayan o tacı Camilla takacak

O çok uzun süre ülkesinin "en nefret edilen kadını" olarak anıldı. "Gönüllerin prensesi Diana'nın yuvasını yıkan" üçüncü kadın olarak nitelendirildi. Fakat şimdi "en tepeden" yapılan açıklamayla ülkenin kraliçesi olacağı ortaya çıktı...

Otel odasında geçen 11 saatten sonra patlayan en büyük skandal

Bundan 23 yıl önce...

Hafızam bir atın hafızası gibi at için geçmiş yoktur

OLIVIERO Toscani, bir dönemin tasarım dünyasına damgasını vuran insan. O, düşünceleriyle bütün dünyayı etkilemiş biri. Ve karşımda. Anlatıyor, anlatıyor... Dün başlayan bu konuşma yarın da sürecek. Sizi Toscani’yle baş başa bırakıyorum...

Çık milletin önüne mertçe özür dile

ADINI vermeyeceğim... Çünkü vermeye değmesi için önce milletin önüne çıkıp özür dilemesi lazım.

Yeni feminizm hareketi sadece kadından ibaret değil

Modern dergiciliğin başmimarı o: Tina Brown. 26 yaşında başına geçtiği İngiliz Tatler dergisinde uyguladığı formül sayesinde, dünya medya devi Condé Nast’ın radarına takıldı; Vanity Fair, The New Yorker, Newsweek gibi dergilerin yayın yönetmenliğini üstlendi. Kurduğu haber sitesi ‘The Daily Beast’ ile dijital basının öncülerinden oldu. 2010’dan beri düzenlediği ‘Women in the World’ adlı panelle kadın haklarının önde gelen savunucularından. New York’ta 9’uncusu düzenlenen konferans öncesi Brown ile bir araya geldik, kadın hareketini ve gazeteciliğin geleceğini konuştuk.

Prenses Diana hakkında konuşulmayan 4 gerçek

Büyük ve özellikle de trajik olayların akılda kalıcı olması gibi, Prenses Diana'nın ölümü de neredeyse herkesin çok net hatırladığı bir olaydır. Onun ölüm haberini tüm dünya 31 Ağustos 1997'de aldı. Diana Spencer, gerçekten de insanların kalbinin kraliçesiydi. Bu yüzden milyonlar, onun ölümüyle şaşkına döndü.

Netflix ve BluTv’de en yeniler

Yılların dergicisi Tina Brown’ı The New York Times’a bölüm özeti yazmaya sevk eden ‘The Crown’ geçen hafta yayına girdi ama hâlâ en çok izlenen ve hakkında en çok konuşulan dizilerden.

İki kadın, ortak kaygı, tek kader

Kocaman bir salonda toplanıp Üçüncü Dünya’nın haklarına kavuşamamış zavallı kadınları için üzülen şık New Yorklular hikâyesi değildi. Donald Trump gibilerin temsil ettiği mizojini de başköşedeydi çünkü. Ve kadın düşmanı Amerikalıları, kendi ülkelerindeki cinsel ayrımcılığı da açıklıkla tartıştılar. Ancak sadede gelirsek... New Yorker’ın eski genel yayın yönetmeni Tina Brown’un (63) başlattığı ‘Dünyada Kadınlar Konferası’nın elbette en canalıcı, en sarsıcı öyküleri maalesef yine bizim buralardan çıktı. Karısını dövüp etrafta ‘kazak’ diye dolaşan erkeklerin...

Tek ses değil koro olmalıyız

Dünyanın dört bir yanından 100’ün üzerinde kadın lider, New York’taki opera binasında bu yıl 7’ncisi düzenlenen ‘Dünya Kadınlar Zirvesi’ için bir araya geldi. Toplantının gala yemeğinde onur konuğu olan ve bir konuşma yapan Hürriyet Yönetim Kurulu Başkanı Vuslat Doğan Sabancı, “Gerçek özgürlük bireysel değil kolektif bir haktır. Tek ses değildir, koroyu oluşturan birçok sestir” dedi.

“Aylan’ın fotoğrafını sansürlemek suçtur”

New York’taki Dünya Kadınları Zirvesi’ndeki “Sığınmacılar: Onlar biziz” başlıklı panelde dünyayı büyük şoka sokan Aylan Kurdi’nin dev fotoğrafı ekrana yansıtılınca salondan alkışlar yükseldi.

Vuslat Doğan Sabancı: Gerçek özgürlük, bireysel değil kolektif bir haktır

Dünyanın dört bir yanından 100’ün üzerinde kadın lider, New York’taki opera binasında “Dünya Kadınları Zirvesi” için bir araya gelirken toplantının ilk günü verilen gala yemeğinde onur konuğu olan ve bir konuşma yapan Hürriyet Yönetim Kurulu Başkanı Vuslat Doğan Sabancı, medya ve kadınların özgürlüklere dair tartışmada oynadıkları role değindi. Vuslat Doğan Sabancı, “Gerçek özgürlük bireysel değil kolektif bir haktır” diyerek, ”Kadının bu alanda katkı sağlamaya dönük özel bir rolü var. Davranışlarımızdaki nezaket ve düşüncelerimizdeki sevgiyle sadece sizin ve benim değil herkesin kabulleneceği ve kendini özgür hissedeceği konuşmalara öncülük edebiliriz” ifadesini kullandı.

Dünyanın en güçlü kadınları New York’ta buluşuyor

Dünyanın en etkili kadınlarını buluşturan New York’taki geleneksel “Dünya Kadınları Zirvesi” bu yıl Türkiye’den önemli katılıma sahne olacak.

İhtişamın yüzyıllık tarihi

Hollywood görkemini, CSI araştırmacılığını dergi sayfalarına zarif ve lezzetli bir dille taşımış, araştırmacı gazeteciliği seksi ve sofistike bir forma dönüştürmüş kült dergi Vanity Fair, 100 yaşında.

Kadına şiddete tüm dünya karşı

BM Kadının Statüsü Komisyonu, ‘Kadınlara ve Kız Çocuklarına Yönelik Her Türlü Şiddetin Önlenmesi ’ gündemiyle New York’ta toplandı.