Prof Dr İlhan Cetin

prof-dr-ilhan-cetin’a ait tüm site haberleri

Sempozyumda böyle uyudular

Sempozyumda böyle uyudular

SİVAS’taki Cumhuriyet Üniversitesi (CÜ) tarafından kronik sağlık sorunu olan 'Epilepsi' hastalığı hakkında sempozyum düzenlendi. Yorgun düşen öğrenciler salonda uyukladı. CÜ Kültür Merkezi Konferans Salonu’nda düzenlenen sempozyuma Sivas Belediye Başkan Yardımcısı Ahmet Özaydın, İl Sağlık Müdürü Dr. Adil Kaya, CÜ Tıp Fakültesi Dekan Vekili İlhan Çetin, akademisyenler ve tıp fakültesi ile hemşirelik bölümü öğrencileri katıldı. Sempozyumda CÜ Tıp Fakültesi Dekan Vekili İlhan Çetin, Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekan Vekili Prof.Dr. Hatice Tel Aydın ile Tıp Fakültesi Dahili Tıp Bilimleri Bölümü ve Nöroloji Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Prof Dr. Ertuğrul Bolayır, 'Epilepsi Hastalığına Genel Bakış' ile 'Epilepsi'de Semptom Yönetimi ve Hastalığa Uyum’ konuları hakkında katılımcılara bilgi verdi. ’Epilepsi Hastalığına Genel Bakış’ konusu hakkında katılımcılara bilgi veren Tıp Fakültesi Dahili Tıp Bilimleri Bölümü ve Nöroloji Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Prof.Dr. Ertuğrul Bolayır, "Epilepsi’de en büyük risk enfeksiyondur. Basit bir idrar yolu enfeksiyonu, diş çürüğü gibi enfeksiyonlar epileptik hastada, ya da epilepsi adayı hastalarda zemini kötüleştirebilir, epilepsiye döndürebilir. Dünyaya bakacak olursak kırsal kesimde epilepsi oranı daha fazladır. Epilepsi oranının fazla olmasında beslenme, bakım gibi koşullardan tutun da bir yaygın enfeksiyon, parazit gibi durumlar tetikleyici olabilir. Biz bize gelen hastalarda bunları sorguluyoruz" dedi.

#Sivas
Türk edebiyatının en iyi 100 eseri

Türk edebiyatının en iyi 100 eseri

Roman, Türk edebiyatına Fransızcadan yapılan basit çevirilerle girdi. Yıl 1862’ydi, Fénelon’un romanı Türkçeye Yusuf Kâmil Paşa’nın çevirisiyle ‘Terceme-i Telemak’ olarak çevrildi. Sonra Victor Hugo geldi... İlk Türk romanıysa bundan 10 yıl sonra yayımlanacaktı. Şemseddin Sami’nin ‘Talat ile Fitnat’ın Aşkı’ adlı eseri, ana-babasının zorlamaları sonucu istemediği biriyle evlendirilen ve sonunda kendini öldüren genç bir kızı anlatıyordu. Sonra Ahmet Midhat Efendi’ler, Recaizade Mahmut Ekrem’ler geldi. Türk edebiyatı akımlardan etkilendi ve yazıldığı döneme ışık tutan eserler üretildi. Kimi yazar insanı öne çıkardı, kimi tarihi, siyasi tutumunu, kimi cinselliği... Hepsi biricikti, hepsi bize masa başında yazılmış gibi görünen ‘gerçek hayatlar’ı anlattı. Okuyana ‘hayatın anlamı’nı sorgulattı. Bir liste yapıp romanlara gömülsek insanların, ülkelerin, psikolojinin, siyasetin nasıl değiştiğine dair tarih dersi almamız da kaçınılmaz. İşte biz de bu büyük fotoğrafa bakalım istedik. Hürriyet Pazar olarak ‘sinema’ ve ‘müzik’ soruşturmalarının ardından eleştirmenler, yazarlar, akademisyenler, edebiyat öğretmenleri ve yayıncılardan oluşan 100 kişilik bir jüriyle ‘Türk Edebiyatının Gelmiş Geçmiş En İyi 100 Romanı’nı çalıştık. Tavsiyemiz bu listeyi alın ve onun izinden bir kütüphane oluşturun.

#Türk Edebiyatının En İyi 100 Eseri