*Tatlı yemeden nasıl duruyorsun?
* Akşamları birşeyler atıştırmadan nasıl yapıyorsun?
Tabii ki yiyorum ama çok seçici davranıyorum. Bedenimiz çok değerli. Normal rutinimdeki beslenmemi bozucaksam kesinlikle kaçamağıma değmeli mantığımdayım. Ama tabii bu bir günde yerleşmedi, zamanla oturdu. Kendimdeki rahatsızlıkları (şişlik, yorgun uyunmak vs.) farkettikçe, bedenimi iyice tanıdıkça süzgeçten geçire geçire oldu.
Diyet yaparak ömrümü geçirmek benim için imkansız. Çünkü, yaradılışımız gereği neye kısıtlama konulursa onu yapmak istiyoruz. Belirli listelerle yapılan diyetler en fazla 6 ay yapılsın ama en temelinde sağlıklı yaşam alışkanlıklarını kazanmadığımız sürece devam ettirilmesi ve sürdürülmesi imkansız. O yüzden, denge en önemlisi.
Ben kendi hayatımda dengeyi şöyle sağladım ve bunları hayatımdan çıkarttım.
* Gazlı içeceklerinin hepsini (cola, fanta, sprite vs)
*Rafine şekerli her şeyi (kendimce güvendiğim markalardan bitter çikolata alıyorum ama onların içinde de kismi rafine şeker var. Onu da 5 gün önce azaltmaya karar verdim)
*Beyaz un ve tam buğday (hiçbir şey eskisi gibi değil, tüm genetik yapıları ile oynanmış durumda)
Temelinde uzun süre açlık yatıyor. O nedenle pek yapamam gibi gelmişti ama sonra faydalarını okudukça uygulamaya karar verdim.
Faydaları çok!
Şimdi ise hem sağlıklı beslenmek hem de enerji için yağ yakarak kilo vermek isteyenlerin tercih ettiği beslenme biçimlerinden biri.
Vücut, şekeri glikojen olarak vücutta saklar. Bu glikojenler ise 8 ila 12 saat içerisinde yakılır. Ancak sık yemek yiyenler vücuda devamlı olarak glikojen depolayacakları için glikojen rezervi hiç tükenmez ve vücut enerji için yağ yakmayı neredeyse unuturken, sadece glikojen yakmaya çalışır. İşte aralıklı oruç, bunun önüne geçer ve vücudun, enerji için yağ yakmasını sağlar. Böylece kilo kaybı gerçekleşir ve istenen kiloya aralıklı oruçla ulaşılır.
Açlık, kimi rahatsızlıklara neden olabildiği gibi, bazı rahatsızlıklar için de tehlikeli olabilir. Bu açıdan uygulama için mutlaka bir uzman onayı almanızı tavsiye ederim.
Erken yenen akşam yemeği kesinlikle insanı gençleştiriyor. En azından zamanı durdursa da olur. Bu benim için büyük bir motivasyon kaynağı oldu…
Vücut gece uyku boyunca sindirimle uğraşmak yerine, enerjisini farklı yenilenmeler ve tamiratlar için kullanıyor.
Aralıklı orucun en sık uygulanan hali 16/8 sistemi, yani 16 saat açlık, 8 saat yemek yeme modu.
Uykunun bağışlık sistemimiz üzerindeki etkisini öğrendiğimde daha da mutlu uyumaya başladım. Uyurken kendimize çok büyük bir iyilik yapıyoruz. Neden mi? Belirli bağışıklık hücreleri uyku sırasında artış gösteriyor ve ayrıca uyku hormonu melatonin, serbest radikaller ve diğer toksinlerle savaşan mükemmel bir antioksidan da ondan. Uykunun kıymetini iki küçük bebekli, pek iyi bilen biri olarak uyku çok çok önemli diyorum…
İstediğiniz kadar sağlıklı beslenin, sporunuzu düzenli yapın, sağlıkla ilgili hiçbir şeyi kaçırmayın ama eğer yeterli uyku uyumuyorsanız bunların hepsi eksik kalır diyor bilim insanları!
“İyi olma” ruh hali içinde olmak ve kendimizi iyi hissetmemiz için yeterli derecede uykumuzu almamız çok önemli. Günlük telaşımız içerisinde her şeye yetişebilmek adına en çok zamanı uykumuzdan çalıyoruz. Sabahları kalkmak istemiyor, nedensiz yere kendimizi sürekli yorgun ve bıkkın hissediyorsak, uykularımızı bir incelemeye almanın sırası gelmiş demektir. Uyku en önemli besin kaynağımız. Bağışıklığımızı arttıran ve koruyan en önemli besinimiz. Nasıl bağırsaklarımız iyi çalıştığında sistemimizi temizliyorsak, iyi uyku uyuduğumuzda da yenileniyoruz ve canlanmış oluyoruz.
Halbuki, güne enerjik ve dinç başladığınızı bir hayal etsenize… Yeterli uyunmuş bir uyku sırasında;
*Tüm iç organlarımız dinlenir ve yenilenir. Cildimizin onarımı, kaslarımızın tamiri, protein sentezinin hepsi uyku sırasında olur.
*İştah kontrolü, stres ve büyüme hormonlarının düzgün çalışmasına yardımcı olur.
*Hafızamız güçlenir, yeni bilgilerin depolanması için yer açılır.
*Yükselen enerji ile beraber kendimize yararlı hayat tarzı alışkanlıkları ediniriz. (spor, kendimize ait günlük bakım ritüelleri, yemek pişirme)
Bu bir kategorize etme şeklidir. Bu protein ailesi içinde bir alt aile vardır ki bu da insanlar için toksiktir. Toksik olanlar arpa, buğday ve çavdarda bulunur.
Ben genellikle gluten kötü değildir, kötü gluten insan için kötüdür derim. Bu da buğday, arpa, çavdarda bulunan, hiç bir insanın sindiremeyeceği glutendir.
Bedenimizde en hızlı yenilenen hücreler bağırsaklarımızın iç çeperini oluşturan hücrelerdir. 3-7 gün içinde bağırsak çeperinin tamamı yenilenir. Tost yeriz yenilenir, makarna yeriz yenilenir, ekmek yeriz yenilenir, kurabiye yeriz yenilenir. Günler, haftalar, aylar, yıllar sonra bir gün bir waffle yersiniz ve bu bağırsaklarınızın iç çeperini yine delersiniz ama o hiç gelmeyeceğinizi düşündüğünüz gün gelmiştir ve bağırsak çeperiniz artık iyileşmez.
Çünkü insanlar her buğday yedikten sonra hemen, her an hasta olmazlar ama buğday herkes için problemi tetikler ve tolere edip bağırsağın onardığı şeyler artık gün gelir onarılamamaya başlar. Bu da artık inflamasyonun yani yangının başladığına işarettir. Organlarına ve dokuna zarar almaya başladıkça fonksiyon bozuklukları ortaya çıkar.
Fonksiyonel bozukluklar ortaya çıkmaya başladıktan kısa bir süre sonra da hastalıklar ortaya çıkar.
Öncelikle beslenmemizden özellikle bu dönemde;
@ebrununsagliklidunyasi hesabımdan özellikle bu dönem nasıl beslenmemizle ilgili çok detaylı bilgilere ulaşabilirsiniz. Çünkü yukarıda saydıklarımı beslenmemizden çıkarırken kocaman bir adım atmış oluyoruz.
Mutfaklarımıza yani ‘şifa merkezlerimize’ daha çok girip, hem kendimiz hem de ailemiz için şifalı yiyecekler pişirmemizin gerekli olduğu bir zamandayız.
Alternatif tıbbın en ünlü doktorlarından Mark Hyman’ın da dediği gibi “Yüz yılın ilacı bulundu! Besinlerimiz.” O nedenle özellikle bu dönem bedenimizi dış etkenlere karşı korumak için neler yemeliyiz diye sorarsanız;
Peki bunları beslenmemize ekleyelim ama hangi ruh halinde? Çünkü yemek yediğimiz sırada ruh halimiz inanılmaz önemli. Biz eğer stresli bir halde yemek yersek, o tabaktakiler dünyanın en doğal, en şifalı besinleri de olsa ne yazık ki stres altında, yani yüksek kortizol altında, sindirim enzimleri çalışmıyor ve yediklerimizi sindiremiyoruz, bu da bedenimizde de ayrıca bir stres yaratıyor.
O zaman hadi gelin şunlara dikkat edelim ne dersiniz? Hem de uygulaması sizin alışkanlıklarınızdaki minik değişikliklerle mümkün.
Şifa olmasını dilerim.
Sevgiyle,
İşte hemen yapabileceğiniz, ekmek yerine tüketebileceğiniz bir “Nohutlu Ekmeğimsi” tarifim:
Malzemeler:
Nasıl Yapacağız?
@ebrununsagliklidunyasi hesabımdan özellikle bu dönem nasıl beslenmemizle ilgili çok detaylı bilgilere ulaşabilirsiniz.
Şifa olmasını dilerim.
Sevgiyle,
Ebru Zeynep Altay
Ebru’nun Sağlıklı Dünyası