Veli ve öğretmenlere 'aşı'yı sorduk

Aşısız öğretmen ve diğer eğitim personelinden haftada iki kez PCR testi isteneceğini daha önce Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan açıklamıştı. Bu önlem, akıllara “Aşı olmayan velilerden de test istenecek mi” sorusunu getirdi. Okullara gönderilen “COVID-19 Salgınında Okullarda Alınması Gereken Önlemler Rehberi” şimdilik öğretmenlere yönelik. Velilerle ilgili bir kısıtlama bulunmuyor. Diğer yandan 15 yaş üstü öğrenciler de isterlerse aşı olabiliyor. 12-15 yaş arası içinse bir kronik rahatsızlık söz konusu değilse şimdilik aşı uygulaması söz konusu değil. Peki okullar 6 Eylül’de de tüm kademeleriyle açılmaya hazırlanırken velilerin aşı hakkında tutumları ne? Çocuklarını okula yollamada kaygıları var mı?

ENDİŞE DUYUYORUM

Özlem Şahin Cenik (39 yaşında, öğretmen, 6 yaşında oğlu var): “Bir veli olarak aşı olmayan velilerden endişe duyuyorum. Artık aşıların etkisi kanıtlandı. Çocuklar uzun süredir okuldan uzak, velilerin aşı olmasını olamayanların da okula alınmamasını istiyorum. Ben bütün aşılarımı oldum. Çocuğum bu yıl ilk kez okula gidecekken, sosyalleşecekken salgın yüzünden sekteye uğramasını istemem. Tekrar vakaların artmasını istemiyorum.”

AŞI OLMAMASI BENİ BAĞLAMAZ

Zümrüt Çerigenç (45 yaşında, yönetici 14 ve 15 yaşlarında 2 kızı var): “Tek doz aşımı oldum ancak ikinci doz için yan etkilerinden dolayı korkuyorum. Çocuğumu asla aşılatmam. Virüsün mutasyonu çıktı, aşının artık çok geçerli olduğunu düşünmüyorum. Çocuğumu okula tabii ki gönderirim, arkadaşlarının ailesinin aşı olup olmaması beni pek bağlayan bir konu değil.”

HERKES ORTAK HAREKET ETMELİ

Duygu Kesikkulak (41 yaşında, muhasebeci, 14 - 20 yaşında iki çocuğu var): “İki doz aşımı da oldum. Herkes aşı olursa salgının seyri açısından olumlu olacağını düşünüyorum. Çocuklar için de aşılanma önemli. Bir kişi olup diğeri olmazsa bu işin önüne geçemeyiz. Bir anlamı olmaz. Güvenli bir şekilde çocuğumu okula göndermek isterim. Bu şartlar altında da göndereceğim tabii ki ancak herkesin aşı olması gerektiğini düşünüyorum.”

2 DOZUMU OLDUM

Hakan Pişkiner (39 yaşında, matematik öğretmeni, 6 yaşında kızı var): “İki doz aşımı da oldum. Kendimi güvende hissediyorum. Herkesin aşılanmasının toplumsal olarak çok önemli olduğunu düşüyorum. Zorunlu yüz yüze eğitime geçilmesi bir eğitimci olarak beni çok mutlu ediyor. Bunun sürmesi için her türlü önlem alınmalı. Aşı olmayan veliler beni tedirgin etse de çocuğumun gelişimi için okula göndermeliyim.”

AŞI BULAŞI ENGELLEMİYOR

Pınar İlhan (46 yaşında, grafik tasarımcı, 12 yaşında kızı var): “Aşı olmadım, henüz olgunlaşmadığını düşünüyorum. Öğretmen aşılı da olsa taşıyıcı olarak çocuğuma oradan da bana bulaştırabilir. Yaptırımları doğru bulmazken, veliler konusunu hiç doğru bulmuyorum. Dolayısıyla çocuğumun okula gitmesinde bir sakınca yok.” 

EN GÜVENLİ ORTAMI İSTİYORUM

Duygu Keleş (40 yaşında, kurumsal iletişim - 8 yaşında kızı var): “İki doz aşı oldum ama endişeliyim. Bu koşullar altında çocuğumu okula göndermek istemiyorum. Ancak geçen yılki kaybından dolayı mecburen göndereceğim. Tabii ki en güvenli ortamı sağlamak istiyorum. Virüsü öldüren bir klima söz konusuymuş, diğer velilerle onu alsak mı diye konuştuğumuz bir süreçte en üst düzeyde tedbir olduğunu bilmek istiyorum.”

KOCA’DAN ANNE BABALARA: BİZE YARDIMCI OLUN

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımlarda hem annelere hem de babalara seslendi: “15.5 milyon kişi, ilk doz COVID-19 aşısını henüz yaptırmadı. Karar verseler, 10 günde ilk dozların hepsi tamamlanır. Aşının önemini çevrenize anlatarak bize yardımcı olun.”

OKULLARA ÖNLEM REHBERİ YOLLANDI ‘AŞINIZI OLUN’ YAZISI

Milli Eğitim Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı işbirliğinde hazırlanan ‘COVID-19 Salgınında Okullarda Alınması Gereken Önlemler Rehberi’ il milli eğitim müdürlüklerine gönderildi. Rehberde ‘Genel Kurallar’ başlığı altında şu maddeler yer alıyor:

- Öğretmenler, eğitim personeli, kantin çalışanları ve öğrenci servisi personelinin tam doz aşılarının tamamlanmış olması önerilir.

- Öğrencilerle bir araya gelmesi zorunlu olan öğretmen ve okul çalışanlarının aşı olmamaları durumunda haftada iki kez PCR testi ile taranmaları istenir ve sonuçlar okul tarafından gerekli işlemler yapılmak üzere kayıt altında tutulur.

- Öğrencilerle aynı ev içerisinde yaşayan kişilerin de aşılı olmaları, tam doz aşılarını tamamlamış olmaları önerilir.

- Tüm okullarda öğrenci, öğretmen ve personelin ihtiyacı olması halinde kullanabilmeleri için yeterli sayıda maske Millî Eğitim Bakanlığı tarafından temin edilir.

- Okul içerisinde, ortak alanlarda, sınıflarda, öğretmen odalarında maske atık kutularının bulundurulması ve günlük olarak boşaltılmaları sağlanmalıdır.

- Öğrenci ve personelin hasta, temaslı veya risklilik durumları Millî Eğitim Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığı arasındaki veri entegrasyonu yolu ile izlenir ve okullara gerekli bildirim yapılır.

- Seminer haftasında enfeksiyon kontrolü ve okula giriş koşullarını içeren eğitim verilir ve okul yönetimince belirlenecek görevli tarafından bu programın uygulanması ve alınacak önlemlerin takibi yapılır.

- Öğrenci, öğretmen, okul görevlisi, veli ve diğer ziyaretçilerin maskelerini nasıl kullanmaları gerektiği ayrıntılı şekilde anlatıldı. Rehbere göre veliler okula gittiklerinde HES kodları kontrol edilerek içeri alınacaklar. (EĞİTİM SERVİSİ)