GeriSağlık Kokulu mumlar ve tütsülerden vazgeçemeyenler, dikkat! Evinizin havasını değiştiren kokular sağlığınızı tehdit ediyor olabilir
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi

Kokulu mumlar ve tütsülerden vazgeçemeyenler, dikkat! Evinizin havasını değiştiren kokular sağlığınızı tehdit ediyor olabilir

Kokulu mumlar ve tütsülerden vazgeçemeyenler, dikkat! Evinizin havasını değiştiren kokular sağlığınızı tehdit ediyor olabilir

Birçok kişi kokulu mumları, tütsüleri ve oda parfümlerini evinden eksik etmiyor. Ancak uzmanlar, bu ürünlerin özellikle küçük yaşam alanlarında kullanımının sağlık riskleri yaratabileceğini söylüyor. Peki tehlikenin boyutları ne ölçüde? Mumların ve oda kokularının olası tehlikelerini Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Pelin Aktaş Uysal ile konuştuk...

Kokulu mum kullanımı pek çok insan için vazgeçilmez bir hâl almış durumda. Özel günlerde, stresli ve sıkıntılı zamanlarda yakılan mumların yanı sıra tütsüler ve oda kokuları da bir hayli popüler.

Araştırmalar, bu ürünlerin kullanımının özellikle sonbahar ve kış aylarında yaygınlaştığını gösteriyor. Bu dönemde evlerde elma, amber, çam ve çeşitli baharat kokuları tercih ediliyor.

ABD’nin Philadelphia şehrinde bulunan Clarity Enstitüsünde görevli Marta Becker’a göre, "Koku, beynimizin duygusal ve hafıza merkeziyle yakından bağlantılıdır. Bir koku kişiden kişiye farklı çağrışımlar yapar. Belirli kokular, tam olarak hatırlanmasa bile geçmişe dair unutulmuş bir anıyı canlandırabilir” ifadesine yer verildi. 

Bu nedenle, zihnimizde çeşitli çağrışımlara yol açan kokulara yakınlık hissediyoruz. Oda kokularını kullandığımızda, tütsüleri ya da kokulu mumları yaktığımızda aromatik moleküller burnumuzun içinde bulunan koku sinirlerine bağlanıyor. Becker'ın ifadeleriyle, koku siniri uyarıldığında, beynimize doğrudan ne kokladığımız iletiliyor ve bununla ilgili hafıza odasındaki anılar canlanıyor.

Ancak uzmanlar, ev içinde koku yayan ürünlerin insan sağlığı için ciddi tehlikeler barındırabildiğini söylüyor. Peki bu tehlikenin boyutları ne ölçüde? Bize kendimizi iyi hissettiren kokuların yarattığı risklerin farkında mıyız?

Mumların ve oda kokularının olası tehlikelerini Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Pelin Aktaş Uysal ile konuştuk.

Kokulu mumlar ve tütsülerden vazgeçemeyenler, dikkat Evinizin havasını değiştiren kokular sağlığınızı tehdit ediyor olabilir

‘VOC'LER POTANSİYEL OLARAK KANSERE NEDEN OLUR’

Araştırmalar gösteriyor ki iyi havalandırılmayan, camları kapalı ve küçük ortamlarda yakılan mumlar havayı kirletiyor, astım ve egzama gibi çeşitli hastalıklara yakalanma riskini artırıyor. Uzmanlar özellikle, kokulu mumların yandıklarında asetaldehit, formaldehit, naftalin gibi organik kimyasal maddeleri havaya yaydığını söylüyor.

Kokulu mumların barındırdığı tehlikelerin neler olduğunu sorduğumuz Doç. Dr. Pelin Aktaş Uysal, “Yanan mumlar, uçucu organik bileşikleri ve partikül maddeleri havaya salar. Partikül madde, akciğerlerinize girebilecek son derece küçük sıvı damlacıkları ve partiküllerin bir karışımıdır. Partikül maddeye uzun süre maruz kalmanın kalp ve akciğer sorunlarına yol açabileceği endişesi söz konusudur” ifadesini kullandı.

Uçucu organik bileşiklerin (İngilizce kısaltmasıyla VOC'ler), oda sıcaklığında kolaylıkla gaza dönüşen karbon bileşikler olduğunu söyleyen Doç. Dr. Aktaş, “Bazı VOC'ler doğal olarak çiçeklerde tatlı bir aroma oluşturmak için bulunur. Formaldehit ve benzin gibi diğer VOC'ler potansiyel olarak kansere neden olur” dedi ve ekledi:

“Günlük hayatımızda düzenli olarak partikül madde ve VOC'lere maruz kalıyoruz. Bu VOC'ler araba egzozu, fabrika kirliliği ve fosil yakıtların yandığı her şekilde ortaya çıkar.”

ALERJİSİ OLAN KİŞİLER ÜZERİNDE OLUMSUZ ETKİLERİ BULUNUYOR’

Toksikoloji ve risk değerlendirme şirketi Safer Chemical Analytics'in müdürü Hans Plugge, kokulu mumların yakılmasının ardından, karbondioksit ve küçük siyah karbon isi parçacıkları da dahil olmak üzere pek çok zararlı maddenin havaya karıştığını belirtti.

En büyük problem ise oda kokuları ve tütsülerin iç mekanların gerektiği kadar havalandırılmaması nedeniyle ciddi sağlık sorunlarına neden olması. İyi havalandırılmayan, camları kapalı ve küçük ortamlarda yakılan kokulu mumların ve tütsülerin çeşitli hastalıklara yakalanma riskini artırdığını belirten Doç. Dr. Uysal, şunları söyledi:

“2012'de Amerikan Alerji, Astım ve Bağışıklık Sistemi Üniversitesi'nin (ACAA) yıllık olağan toplantısında bir araya gelen alerji uzmanları evdeki kötü kokulardan kurtulmak için sıkılan ev parfümlerinin ve kokulu mumların alerjisi olan kişiler üzerinde olumsuz etki yapabileceğini bildirmiştir.

Koku verici ürünlerden bazıları; solunum sistemi yakınmaları (nefes darlığı, burun tıkanıklığı, öksürük, astım krizi), cilt belirtileri (egzama, kaşıntı, döküntü), bulantı, gözlerde kuruma/yaşarma, çift görme, kulak çınlaması, baş ağrısı, baş dönmesi, konsantrasyon güçlüğü, huzursuzluk gibi sinir sistemi yakınmalarına yol açabilir.”

Doç. Dr. Uysal sözlerine şöyle devam etti:

“Aerosol şeklindeki oda kokuları; propan, bütan ve izobütan gibi petrokimyasal itici gazlar içerebilir. Oda spreylerinden havaya yayılan gözle görünmeyecek kadar küçük parçacıklar, solunum yoluyla akciğere ulaşır.”

“Özellikle astım gibi altta yatan bir sorunun varlığında, hava yollarını rahatsız edebilen bu gazlar, yüksek doz kullanımda sinir sistemi üzerinde de olumsuz etki yapabilir” diyen Uysal, “Hem bu itici gazlar hem de oda kokularındaki güzel kokulu kimyasallardan bazıları, göz ve deri problemlerine de neden olabilir” açıklamasında bulundu.

Kokulu mumlar ve tütsülerden vazgeçemeyenler, dikkat Evinizin havasını değiştiren kokular sağlığınızı tehdit ediyor olabilir

‘BEYİNDE VE SİNİR SİSTEMİNDE HASARA YOL AÇABİLİR’

Mumların yandığında asetaldehit, formaldehit, naftalin gibi organik kimyasal maddeleri havaya yaydığı biliniyor. Yine mumun yanmasıyla oluşan siyah isin tortusu aslen karbondan oluşsa da ftalat ve uçucu organik bileşikler de içerebiliyor.

Doç. Dr. Uysal söz konusu maddelerin etkisi üzerine daha fazla araştırmaya ihtiyaç olduğunu belirterek, bugüne kadarki araştırmalarda elde edilen bulguları satır başlarıyla şu şekilde sıraladı:

-- İçeriğinde bulunan yüksek kurşun miktarı nedeni ile beyinde ve merkezi sinir sisteminde hasara yol açabilir.

-- İçeriğinde bulunan kimyasal formaldehit maddesi nedeni ile bazı durumlarda burun ve gırtlak kanserine sebep olabilir.

-- Küçük ortamda yakılan mumlar havayı kirletebilir ve astım, egzama gibi çeşitli hastalıklara yakalanma riskini artırabilir.

-- Mum yandığı sürece veya ilerleyen saatlerde baş ağrısı, baş dönmesi gibi rahatsızlıklar görülebilir. Hatta beyinde merkezi sinir sistemi olumsuz etkilenebilir.

-- Bazı tütsüler ve kokulu mumlar solunum yoluna etki ederek bir kısım insanda kansere davetiye çıkarabilir. Bu maddelerin lösemi, beyin tümörleri ve lenfoma gibi hastalıkların oluşmasında rol oynadığı düşünülmektedir.

-- Küçük çocuklar, hamileler ve emziren annelerin bulunduğu ortamda bu tür koku veren maddelerin uzun süreli kullanılmamasına dikkat edilmelidir.

‘GÜVENİLMEYEN YERLERDEN ALINAN KOKULAR KULLANILMAMALI’

Peki "doğal içerikli" ürünler kullanmak bir fark yaratıyor mu?

Bu soruyu yönelttiğimiz Doç. Dr. Uysal, kokulu mumların zararlı olup olmadığı konusunda yapılan bir araştırmaya göre kaliteli malzemeyle ve doğal ürünlerden aroma, esans elde edilerek kokulu mum üretildiğinde sağlık bakımından zararı olmadığına dair sonuçlar ortaya çıktığını söyledi ve ekledi:

“Öte yandan güvenilmeyen yerlerden alınan kimyasal ve bilinmeyen içeriklerin kullanıldığı kokulu mumlar, kanserojen etkiler gösterdiği için kullanılmamalıdır.”

Uzmanlar özellikle tütsünün önemli miktarda partikül madde kaynağı olduğuna işaret ediyor. Toksikoloji uzmanı Hans Plugge, tütsülerin ağır kokuyu kalıcı kılmak için havaya ciddi miktarda kurum salgıladığına ve kurumun kanser tehlikesine yol açabileceğine dikkat çekti. Bir diğer önemli uyarı ise son yıllarda ev içi sıcaklığı koruyabilmek için geliştirilen mantolama sistemi nedeniyle, kimyasalların ev içinde hapsolması. Plugge, evlerdeki temiz hava kanallarının çalışmadığı durumlarda ağır kimyasalların ev içine hapsolduğunu ve giderek havayı daha da kirleteceğini belirtti.

False