Teknoloji ve üretimde işbirlikleri gündemde
Güncelleme Tarihi:
DOSABSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Nilüfer Çevikel, ihracatı yükseltebilmek için öncelikli olarak hammadde ve enerji maliyetlerinin aşağı çekilmesinin önemine işaret etti. Bursa’nın katma değeri yüksek, teknolojik ürünler üretmesi gerektiğinin altını çizen Çevikel, bu dönemde üretimde ve ticarette uluslararası işbirliklerinin de düşünülebileceğini belirtti. Çevikel, önümüzdeki süreçte sanal fuarların da önemli olacağını vurguladı.
Türkiye’nin 2019 yılını 180 milyar dolar ihracatla kapattığını anımsatan Çevikel, Nisan ayında ihracat rakamlarının yüzde 41,38 oranında azaldığına dikkat çekti. Gerek Bursa’nın, gerekse Türkiye’nin ihracatını yükseltebilmek için öncelikli olarak maliyetlerin aşağı çekilmesi gerektiğine işaret eden Çevikel, “Sanayinin iki temel sorunu var. Bunlar, hammadde ve enerji maliyetleri... Biz, bu konularla ilgili görüşlerimizi ve çözüm önerilerimizi yetkili makamlara iletiyoruz” diye konuştu.
NİTELİK OLARAK ÖNE GEÇMENİN YOLLARINI ARAMALIYIZ
Türkiye’nin birçok sanayi yatırımında öncü olan Bursa’nın katma değeri yüksek, teknolojik ürünler üretmesi gerektiğinin altını çizen Çevikel, “Bunu gerçekleştirdiğimizde üretilen ürün farkını ortaya koyacak ve fiyat ikinci plana geçecektir. Biz; nicelik değil, nitelik olarak öne geçmenin yollarını aramalıyız. Bunun için de altyapımızı güçlendirmeli, Ar-Ge ve Kuluçka Merkezlerimizin sayısını arttırmalıyız. Start-Up’ları çoğaltmalı, inovatif ürünler üzerine daha fazla eğilmeliyiz. Kentimiz, bunun için Türkiye’deki en stratejik bölgedir. Ciddi bir üretim üssü olan Bursa’nın çok güçlü bir teknolojik üs haline gelmesi hepimizin hedefi olmalıdır. Değişen dünya düzeninde bunlar gerçekleştirildikçe; ne kur, ne alternatif pazarlar, ne de ambargo tehditleri ticaretimizi etkileyecektir. Biz, teknoloji kullanma aşamasından, teknoloji üretme aşamasına ivedilikle geçmeliyiz” dedi.
YERLİ VE MİLLİ YAZILIM
Yerli ve milli yazılımın yükselişin temelini oluşturduğuna dikkat çeken Çevikel, “Bir makine ürettiğimizde yazılımı, kodları, kurulumu, parçası veya herhangi noktada o teknolojiyi üreten ülkeye bağımlı olmamalıyız. Tekstil sektöründe de senelerce çalışıyor, sonrasında tekrar bu makinelere yatırım yapıyoruz. Biz çalıştıkça, teknolojiyi üretenler kazanıyor” diye konuştu.
ÜRETİM VE TİCARETTE İŞBİRLİKLERİ
İhracatı arttırmak için kısa vadeli çözümlerden birisinin mevcut pazarları koruyabilmek olduğuna işaret eden Çevikel, daha uzun vadede yeni pazarlara açılıp, üretimi ve ihracatı yükseltmenin önemini belirtti. Çevikel, bu krizin ürettiği fırsatlar penceresinden yeterince yararlanılması gerektiğinin altını çizdi. Türkiye’nin gelişmekte olan ülkelerden birisi olduğunu söyleyen Çevikel, bu dönemde üretimde ve ticarette uluslararası iş birliklerini artırmanın da özel çözümlerin arasında düşünülmesi gerektiğini vurguladı.
SANAL FUARLAR
Üretilen malın satılmasının da önemli konulardan birisi olduğunu belirten Çevikel, “Mevcut sistemde firmalar, fuarlara çok ciddi bütçeler ayırıp, birçok personeli ile binlerce kilometre yol kat ediyor. Ürünlerini dünya pazarına sunmaya çalışıyor. 5G teknolojisinin konuşulduğu günümüz dünyasında çok daha az maliyetle, dünyanın her yerindeki müşterileri ziyaret edebilmemiz, birçok firma tarafından kullanılan sanal gözlüklerle, ürünümüzü en ince detaylarıyla alıcılara teşhir edebilmemiz mümkün. Bizler de dünya ticaretinin artık bu yöne doğru ilerleyeceğini öngörüyor ve firmaların fuar alanlarını yanlarında dünyanın her yerine götürebilecekleri, doğru alıcıların firmalarımızla buluşacağı sanal B2B organizasyonlar yapmayı hedefliyoruz. Firmaların bir tuşla tekstil, bir tuşla otomotiv ve diğer tüm sektörler için fuarlara katılabileceği mümkün hale gelmeli. Hem zamandan, hem maliyetten tasarruf edilmeli. Son olarak Türkiye sermaye ihtiyacı olan ama esnek, güçlü üretim ve iş gücüyle bu pastayı büyütebilecek, güçlü bir ortak olarak dünyada ön plana çıkmaktadır” dedi.