Ankara tablolarıyla tanınan
Kemal Çelik, bugüne kadar 7 bin esere imza attı. 61 yıl önce Ardahan’dan Ankara’ya gelen Çelik, “Kaleye çıktım, etraftaki evleri ve Ankara’yı görünce ‘aradığım yeri buldum’ dedim. O günden beri benim Ankaram tarihi kent merkezi Kale ve çevresidir. Resmini yapmadığım ne ev kaldı ne sokak” ifadelerini kullandı. Çocukluğundan beri resim yaptığını belirten Çelik şunları söyledi: “Çocukluğumdan beri resim yapıyorum. Şavşat İlkokulu’nda öğretmenimiz tahtaya padişah posteri astı, bunun resmini çizin dedi. 15-20 dakika sonra sınıfta dolanıp yanımdan geçerken ‘Çocuklar aramızda
ressam da varmış’ dedi. 13 yaşındayım ve bir öğretmen bana ‘ressam’ diyor. Benim yaşam çizgim öyle başladı.
TÜM ANADOLUYU GEZDİMO öğretmen 7 yıl sonra babama
haber yollamış. ‘Hangi okula gönderirsen gönder, mesleği ne olursa olsun Kemal ressam olacak’ demiş. Bütün yaşamım resim yaparak geçti. 70’e yakın il dolaştım, 7 bin resim yaptım. Hepsi ülkemizin tarihi veya doğal güzellikleriyle ilgili. Japonya’dan Amerika’ya kadar dünyanın her tarafında resimlerim var. Resim tutkusuyla 1997’den bu yana kalp, zatürre, koah, kanser hastalığını yendim. Emekli olunca kalede atölye kurdum. Haftanın 7 günü Batıkent’ten çıkıp buraya geliyorum. Çünkü kapıdan içeri girince bütün çirkinleri dışarıda bırakabiliyorum. Atölye kurduğumdan bu yana öğrenciler seçtim ve onları Güzel Sanatlar Sınavı’na hazırladım. Hepsi de kazandı.”