Kimi zaman İngilizce sorularımıza aldığımız Fransızca yanıtlar tek dil bilmenin dahi yetersiz kalabildiğinin göstergesi. Gençlik yıllarının baş bölgesinde duman halinde takılması, ‘Ya keşke İtalyan Kültür’ü ikinci kurda bırakmasaydım’ adlı yerli ve milli pişmanlıklarımızın kaynağı. Bugün ise yeni bir lisan öğrenmek için tek çare dil kursları değil, bir sınıfın ortasında monitöre “Keangıriiu” diye bağırmadan da telafuz geliştirmek mümkün. Artık elinizin altında size yardımcı olacak mobil uygulamalar var. Ve gerçekten çok iyiler!
Duolingo
Adını duymuş olma olasılığınız yüksek. Piyasadaki en popüler dil öğrenme uygulamalarının başında geliyor. Hatta onun için ücretsiz app’ler arasındaki en iyi opsiyon diyebiliriz. Tasarımı şık ve kullanışlı, dil öğrenmeyi oyuna dönüştürerek ilerlemenizi amaçlıyor. Ama yeni başlayanlara daha uygun olduğunu söylemem gerek. Özellikle çocuğun okuluna döktüğü servetin karşılığını “Hadi kızım teyzelere Fransızca konuş ehehe...” gibi dramatik deneylerde arayan ebeveynler yavrularını bu uygulamaya yönlendirip gerçekçi yanıtlara ulaşabilir.
Babbel
Dil öğretirken daha gelenekselci bir yolun yolcusu Babbel. 10-15 dakikalık derslerde dilbilgisi yanlışlarının altını çize çize ilerliyor. Konuşma pratiğine önem vermesi ve derslerin çevrimdışı kullanılıyor olması bir başka artı. Ancak tasarım Duolingo kadar şık görünmüyor ve hizmet aylık sabit ücret karşılığında (ortalama 5-10 dolar) size ulaşıyor. Ama bu kötü bir haber olmak zorunda değil. Spor yapmaya motive olmak için salonlara yıllık para döken binlerce insan var.
Rosetta Stone
Rosetta Stone, hem dil öğretme hem de ücretle el yakma konusunda en iddialı uygulama. Başlangıç için de uygun olmakla birlikte özellikle “Anlıyorum ama konuşamıyorum” seviyesinde temele sahip olanlar için en ideal seçeneklerden biri. Duolingo daha hızlı öğretirken Rosetta Stone daha derinlemesine bir eğitim veriyor. Zaten fiyatı sayesinde insanın derinlemesine lisan öğrenesi geliyor.
Tandem
Türkçenin (t)üretme kabiliyeti, değerini tam bilemediğimiz gerçek bir nimet. Çoğu zaman gözümüzün önünde yaşayan harika kelimelere yabancı duruyoruz. ‘Sevgili’ de onlardan biri. Bir romantik ilişkinin taraflarında aranan temel özelliğin en yalın anlatımı: ‘Sevgi’li. Sadece sevenleri değil, üstünde sevgi taşıyan insanlara özlemi de tarif ediyor. Benzer etkileyiciliği ‘Birlikte olmak’ fiilinde de görüyoruz. Cinsel ilişkiyle ilgili cinsiyetçiliğe en uzak, en zarif tasvirlerden olabilir bu.
Sevgililer Günü’ne birkaç gün kalmış olmasının bu yazının konusuyla ilgisi var muhakkak. 14 Şubat; anneler, babalar, öğretmenler diye çoğaltılabilecek özel günlerin en bilinenlerinden... ‘Sevgi’ borcunu yapılandıran, ‘ilgi’sizliğe 24 saatlik jestlerle tazmin affı getirebilen günler için ihtiyaç talebi, talep de ihtiyacı doğuruyor. Ancak bence Türkçedeki nefis kelimelerin hakkını versek tüm bunlara hiç gerek kalmayacak gibi. Dolayısıyla bu hafta size anlatacağım işlevsel hediye adaylarını 14 Şubat olmayan bir gün takas etmenizi öneriyorum. Söz konusu teknolojik ürünlerin ortak özelliği inovatif olmaları ve Kickstarter’da ‘kitlesel fonlama’ metoduyla [bkz. herkes bir lira verse] yatırım almaları. Linklere tıklayarak ürünlerin sayfasına gidebilirsiniz.
Botanium
Bir ilişkinin olmazsa olmazlarından biri de (ortaklaşa büyütülecek rüyasıyla) evlere konuk olup erken yaşta hayatını kaybeden bitkiler. Hem bitkinin ahını almamak hem de ilişkinizin meyvesini -kelimenin tam anlamıyla- toplayabilmek için Botanium ürünü ideal. Botanium akıllı saksısı bitkiyi periyodik olarak kendi suluyor. Çilek, domates, nane ve fesleğen gibi bol su seven ürünlerde daha iyi performans veriyor.
https://www.kickstarter.com/projects/158584247/botanium-grow-edible- greens-fast-and-effortlessly
60 Second Salad Maker
Sevgili ile sürekli salata yemek kaçınılmaz son olabilir ama onu yapmakla kaybettiğiniz zamandan tasarruf edebilirsiniz. İnovatif dizaynıyla 60 saniyede salata malzemelerini doğramayı mümkün kılan bu ürün, her üşengecin rüyası.
https://www.kickstarter.com/projects/930441187/60-second-salad-maker- healthy-fresh-salads-made-ea
Uçaklar seyyahların kendilerini yuvada hissettiği yerlerdir genelde. Onlar sayesinde kafamıza estiğinde kabuğumuzdan ve nefes alamadıklarımızdan uzaklaşabiliyoruz, uçağın kendisinde değil yolculuk aralarında serüven, anı ve Instagram kalbi biriktiriyoruz. Serüven demişken, havaalanında yaşanması muhtemel macerayı ise hiçbir dirençle karşılaşmadan dilimize sızmayı başarmış bir İngilizce terim tanımlıyor: “Check in”.
ARTILARI
Havaalanları şehir merkezlerine uzak olmalarıyla ünlü yapılar. Yolculuk sabahı genelde şu manzaralar görülür: Uçağı kaçırma korkusu diğer bütün fobilerin önüne geçer. “Ama evladım kalkış zamanından iki saat önce orada olmak gerekiyor”. Tekerlekli çantaların arnavut kaldırımlarıyla sürtüştüğü yolculuk olması gerektiğinden erken başlar. Havaalanına gelindiğine önce bir rötar haberi ekrandan ekrana yayılır, ama asıl acı havadis uçağın içinde pilotun çatallı sesinden duyulur: “Bekliyoruz ama bizim değil onların kabahati” İstanbul-Dalaman 7 saat sürer.
YouCam MakeUp: Makyajsız selfie çekmek zorunda kaldım diye üzülmeyin. Bu uygulama ile fotoğrafı paylaşmadan önce ekran üzerinde makyaj yapabiliyorsunuz.
Facetune: Diş beyazlatma, beyaz saç boyama, sivilce kapatma özellikleriyle dikkat çekiyor. 20 liralık etiketiyle korkutsa da buna değersiniz.
Frontback: Aynı anda hem ön hem de arka kameradan görüntü alabildiğiniz eğlenceli bir uygulama.
OSnap: En büyük özçekim dertlerinden biri de (selfie çekiyor olmak hariç) telefonu tek elle tutarken deklanşöre basmanın zorluğu. OSnap, ekranın herhangi bir yerine basarak fotoğraf çekmeyi mümkün kılıyor. Yukarıdan aşağı ekranı kaydırdığınızda da ön ve arka kamera arasında geçiş yapılabiliyor. Fiyatı 10 lira.
Modern insan, ayın ilk gününde maaşın tamamı faturalara gitmemişçesine tek ve hür, kimseye borcu yokmuş gibi kardeşçe yaşamayı normalleştirmiş olabilir. Ancak genelde ayın henüz ortasını görmeden gelen bir SMS var ki, tepki vermeyi unutmuşlar için bile dantel gibi özenle işlenmiş bir öfkenin müsebbibi:
“İnternet hizmetinize ait hız alanınızı doldurdunuz. İndirme hızınız 3 Mbps, yükleme hızınız 1 Mbps’dir.”
Evet, 2018 sonunda kaldırılacağı açıklanan Adil Kullanım Kotası’ndan (AKK) bahsediyorum. Dünyanın en tuzlu hizmetlerinden birini verirken, kafasına estiğinde internetin altını kısan servis sağlayıcıların sınırsız olmayan sınırsız paketlerindeki muazzam buluşu... İnternet kullanımına limit koyan bu yöntem amacına ulaşamasın, ‘O SMS gelmesin diye’ (1 Mayıs 2017’den itibaren gelecek bazı iyileştirmeleri de değerlendirerek) AKK’ya karşı nasıl mücadele edileceğine bakıyoruz bu hafta...
NELER YAPILABİLİR?
- İndirme işleri geceye: Önce iyi haberler: 1 Mayıs itibariyle gece 02.00-08.00 saatleri arasındaki kullanımlar AKK’ya dahil edilmeyecek. Kota süpürücü işlemleri (mesela Xbox’ta çevrimiçi oyun satın almak gibi) bu saatlere bırakmanızda fayda var.
- Tüketiminizi yakından takip edin: Sınıra dayandığınızı uçurum kenarına gelmeden fark edebilirsiniz. Haftalık bazda tüketimlerinizi kontrol edin.
- Cihazları gözlem altında tutun: Akıllı telefonlar, tabletler, konsollar, her kucakta bir PC derken evler, büfesinde çeyiz fazlası kristal bardaklar olan internet kafelere dönüşüyor. Bu cihazların arka planda hangi programları/uygulamaları çalıştırdığını, otomatik güncelleme ve e-posta çekme gibi işlemleri kontrol etmek hayati. Özellikle oyunseverler, dikkat!
- Doğru paketi seçin: Servis sağlayıcısına taahhüt vermeden önce hizmeti bir ay denemenizi öneririm. Hem kurumu test etmiş hem de kendi tüketim alışkanlıklarınızı görmüş olursunuz. Paketinizin AKK’sına da buna göre karar verebilirsiniz. BTK, 1 Mayıs’tan itibaren hız düşürme uygulamalarını da standarda bağlıyor (Mesela 50 Mbit/sn kullanan kullanıcının hızı en fazla 24’e düşecek). Bu tabloyu da göz önünde bulundurun. (Bakınız: https://www.btk.gov.tr/tr-TR/Kurumdan-Haberler/ADIL-KULLANIM-KOTASINI-2018DE-KALDIRACAK)
Evet, bu hafta yurtdışında internet kullanımıyla ilgili ipuçlarını masaya yatırıyoruz. Herkese iyi pazarlar.
HAVAALANLARI
Havaalanlarında uzun saatler geçirirken mekânların internetinden faydalanmak için iki çaya Prens William’ın düğününde içiyormuş gibi para bayılmak ya da hacker avlanma alanı olan ücretsiz Wi-Fi bağlantılarına bel bağlamak zorunda değilsiniz. Türk bir gezgin tarafından geliştirilen WiFox uygulaması, dünyanın dört bir yanındaki 350’den fazla havaalanında kablosuz bağlantıları ve şifrelerini kullanıcıya sunuyor. Sistem içinde kullanıcılar da Wi-Fi bilgileri ekleyebiliyor veya mevcut infoyu puanlayabiliyor. iOS ve Android’de yer alan uygulama 5,29 lira.
KONAKLAMA
Booking.com, couchsurfing ya da airbnb fark etmez, kalacağınız yeri ayarlarken ücretsiz Wi-Fi olmasına dikkat edin. Sinyal seviyesi de oldukça mühim. Otel odası tutarken odanızın modeme yakınlığını da sorgulayabilirsiniz. Resepsiyonda ayıp olmaz.
YURTDIŞI PAKETİ ALIN
Telefonu sürekli uçak modunda tutacak olsanız bile (öneriyorum), yine de kullanmaya başladığınızda aktif olan veri paketlerinden satın alın. Sizi yol kazalarından koruyacaktır. Günlük kullanımlarınızı takip edecek My Data Manager gibi ücretsiz uygulamaları da telefona yüklemeyi ihmal etmeyin.
TEHLİKELERE DİKKAT
Mobil uygulamalardan bahsederken özellikle WhatsApp’ı farklı bir yere koymakta fayda var. Akıllı telefonların içine tıkıştırdığımız onlarca app arasında yükleme eylemi opsiyonel olmayan belki de tek örnek o. WhatsApp, operatörün torbaya attığı binlerce konuşma dakikasının ıskartaya çıkmasının başsorumlusu. Temel bir ihtiyaç maddesinden bahsediyoruz artık. Sevgilinin sesi ile değil kalpli öpücük atan emojiyle özlem dizginlemeye, iş arkadaşlarıyla ‘Bebeğin olmuş, bravo’ paydasında yapmacıklaşmaya, yalan yanlış duyumları eş dost üstünde test etmeye, bir grupta olmayanları çekiştirmeye, başka grup açıp çekiştiren kişiyi çekiştirilenle çekiştirmeye ihtiyacımız var. Bu hafta WhatsApp’ın daha az bilinen huylarına bakıyoruz. (1 milyar insan, yarısı bilmese 500, iyi iyi).
- KALIN YA DA İTALİK YAZMA: Mesajlarınızı bold, italik ya da üstü çizili şekilde yazabilirsiniz. Kalın harfler için mesajı (*bold*) yıldız karakterleri arasında, italik için iki alt tire ortasında (_bu da italik_) yazmak gerekiyor. ~Üstü çizmenin yolu ise bu.~
- MOBİLDEN PC’YE DOSYA TRANSFER ETME: Evet, çoğunuz (ofiste verimlilik katili olan) WhatsApp Web’i biliyor olmalı. Ancak bu özelliğin pek göze çarpmayan bir yönü mevcut. Mobilden size gönderilen her dosya, Web versiyonunda da görünüyor. WhatsApp Web’i o dosyaları hızlıca PC’ye
kaydetmek için kullanabilirsiniz.
- KİŞİYE ÖZEL CEVAP VERME: Grup sohbetlerinde 3-4 farklı konu eş zamanlı olarak masaya yatırılabilmekte, kimin kime yanıt verdiği anlaşılamadığında ortam TBMM’ye dönebilmekte. Mesajın üstüne basılı tutup ‘Cevapla’yı tıkladığınızda alıntılayarak yanıtlayabilirsiniz. Ayrıca kalabalık gruplarda tek kişiye seslenmek için ‘@‘sonuna kişi adını eklemeniz yeterli. Etiketlenen kişi grubu sessize bile alsa bildirim alacak.
- VERİ KULLANIMINI AZALTMA: WhatsApp aramaları güzel olduğu kadar veri düşmanı da. Ayarlar > Veri ve Depolama Kullanımı’ndan Düşük Veri Kullanımı’nı işaretlerseniz tasarruf edebilirsiniz. Ayrıca video/fotoğraf/ses dosyalarını otomatik indirme seçeneğini de kapatmanızı öneririm.
- TOPLU MESAJ ATMA: Toplu mesaj listeleri oluşturabilirsiniz. Bu özelliğin grup mesajlarından en önemli farkı eklenen kişilerin birbirini görmemesi, mesajın toplu atıldığını bilmemesi. Lirik bayram mesajları için birebir.
- FOTODAN GIF YAPMA:
Haftalarca ucuz uçak bileti kovalanır. En hesaplı konaklama yöntemleri aranır. Üçün beşin çetelesi tutulur. Ancak genelde yurtdışı seyahatlerde cüzdanlar golü hiç beklemedikleri yerden, veri ücretlerinden yer. İşte size yardımcı olacak yurt dışında internet kullanımı ilgili ipuçları…
Seyahatteyken check-in yapma güdüsü, ‘Bakın nasıl geziyorum’ları Instagram’dan bir an önce ilan etme dürtüsü tatil ekonomisi rasyonelliğine çoğu zaman galip gelir. Bunlar da data paketimizi kemirir durur. Ama yuvaya dönüldüğünde telefon faturasına bakıp sarılarak ağlamamayı sağlayacak bir çözüm var: Wi-Fi. Kablosuz internete bağlanma alanlarını efektif şekilde kullanarak hücresel ağa ihtiyaç duymadan tatil yaptığınızı eşe dosta duyurabilirsiniz. Evet, bu hafta yurtdışında internet kullanımı ilgili ipuçlarını masaya yatırıyoruz. Herkese iyi pazarlar.
Havaalanları
Havaalanlarında uzun saatler geçirirken mekanların internetinden faydalanmak için iki çaya Prens William’ın düğününde içiyormuş gibi para bayılmak ya da hacker avlanma alanı olan ücretsiz Wi-Fi bağlantılarına bel bağlamak zorunda değilsiniz. Türk bir gezgin tarafından geliştirilen WiFox uygulaması, dünyanın dört bir yanındaki 350’den fazla havaalanında kablosuz bağlantıları ve şifrelerini kullanıcıya sunuyor. Sistem içinde kullanıcılar da Wi-Fi bilgileri ekleyebiliyor veya mevcut infoyu puanlayabiliyor. iOS ve Android’de yer alan uygulama 5,29 lira.
Konaklama
Booking.com, couchsurfing ya da airbnb fark etmez, kalacağınız yeri ayarlarken ücretsiz Wi-Fi olmasına dikkat edin. Sinyal seviyesi de oldukça mühim. Otel odası tutarken odanızın modeme yakınlığını da sorgulayabilirsiniz. Resepsiyonda ayıp olmaz.
