Dalgalı ve kıvırcık saçları düzleştirmek için pek çok yöntem var. Günlük olarak fön ve düzleştirici kullanımının yanı sıra bu düzlüğü kalıcı hale getirmek için en sık başvurulan yöntemler de kimyasal ürünler. Yeni bir araştırma bu ürünlerin rahim kanserini tetiklediğini ortaya çıkardı. Peki uzmanlar ne diyor?
#Saç DüzleştiriciEge Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Aslı Başaran, denizlerde ve okyanuslarda giderek artan mikroplastik tehlikesine dikkat çekerek, "Dünyada yılda 8.8 milyon ton plastik atık denizlere ulaşıyor. Bu atıklar deniz canlıların midesinde yer kaplıyor ve hayvanlar doyduklarını sandıkları için yetersiz beslenme nedeniyle can veriyor. Modellemelere göre, 2050 yılında denizde balıklardan çok mikroplastiklerin oluşacağı iddia ediliyor" dedi.
#Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim ÜyesiEge Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Aslı Başaran, denizlerde ve okyanuslarda giderek artan mikroplastik tehlikesine dikkat çekerek, "Dünyada yılda 8.8 milyon ton plastik atık denizlere ulaşıyor. Bu atıklar deniz canlıların midesinde yer kaplıyor ve hayvanlar doyduklarını sandıkları için yetersiz beslenme nedeniyle can veriyor. Modellemelere göre, 2050 yılında denizde balıklardan çok mikroplastiklerin oluşacağı iddia ediliyor" dedi.
#İzmirPlastikler, hafiflik, esneklik, dayanıklılık, kolay işlenebilme ve ekonomik olma gibi avantajları nedeniyle günlük hayatımızın her alanında kullanılan polimerik malzemelerdir. Dünyadaki plastik tüketimi son 70 yıldır katlanarak artmıştır. 2050 yılına kadar, dünya yüzeyine 33 milyar ton plastik atığın daha ekleneceği tahmin edilmektedir.
#Plastiğin ZararlarıGöğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta, bir kişinin, günde yaklaşık 80 bin kimyasalla karşılaştığını söyledi. BPA, fitalat, triklosan gibi insan sağlığına zararlı maddelerin en çok karşılaşılan kimyasallar olduğunu belirten Prof. Dr. Küçükusta, bu kimyasal maddelerin kozmetik sektöründe kullanımı ile ilgili olarak yeterli araştırmalar yapılamadığını, zararlarının ise yıllar sonra ortaya çıktığını ifade etti.
#KozmetikMS, Parkinson, Alzheimer gibi sinir sistemi hastalıklarına neden olduğu iddialarıyla daha önce tartışma konusu olan diş dolguları ile ilgili bilim adamları en geniş araştırmayı yaptı. 15 bin kişi üzerinde yapılan araştırmaya göre amalgam dolgu olarak da bilinen diş dolgularının içindeki cıva ve diğer metaller gerçekten de zararlı olabilir.
#DolguPet su şişeleri, damacanalar, biberonlar, plastik saklama kapları, su içtiğiniz karton ve plastik bardaklar... Hepsi hormon bozucu, kansere neden olan, obezite, diyabet ve kalp hastalıklarının önemli bir nedeni olan Bisfenol A maddesini içeriyor.
#PlastikCumhuriyet Üniversitesi Gıda Mühendisliği Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Nevcihan Gürsoy, damacanalarda bulunan “Bisfenol A” maddesinin, damacana suyunu kullanan anne adaylarını ve karınlarındaki bebeğin sağlığını tehdit ettiğini belirterek, anne adaylarına suyu cam kaplarda muhafaza etmelerini önerdi.
A Haber, Mehmet Ali Önel yönetimindeki Deşifre programının ortaya çıkardığı damacana su skandalı tartışması sürüyor. Deşifre Programına katılan firma sahibi Kadir Koçyiğit’e göre ise kirliliğin kaynağı damacanaların vatandaşlar tarafından amaç dışı kullanımı ve polikarbon damacanalar.Kadir Koçyiğit: "Suyun mikrobiyal kalitesini bozan şeyler, vatandaşın şişeye saygılı davranmayışından. Affedersiniz içine idrarını koyması, ayran koyması. Üretilen su temiz, fabrikada su temiz. Damacanada oluşan kılcal çatlaklara mikroplar yuvalanıyor. Fabrikada yapılan analizde bir şey yok ancak bir hafta bekleyen suda, kılcal çatlaklardan çıkan mikrop suda üremeye başlıyor ve özellikle yazın daha fazla oluyor" dedi. Programa konuk olan Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta ise polikarbon damacanalardaki fitalat ve bisfenol a maddelerinin, kanserden, kalp hastalıklarına, hormonal bozukluklardan, diyabete, üreme sorunlarından astıma pek çok hastalığa sebep olduğuna dikkat çekti.
#Htvhaber“Erken ergenlik” sorunu, özellikle kız çocuklarını tehdit ediyor. Bu sorun kız çocuklarında boy kısalığına, kilo problemlerine, hormonal düzensizliklere, meme ve rahim kanseri riskinin artmasına yol açıyor. Araştırmalar erken ergenlik değişikliklerinin psikolojik sorunlara da sebep olduğunu gösteriyor.